İş dünyası Merkez Bankası’nın faizi yüzde 46’dan 43’e düşürmesini olumlu karşıladı… Şimdi faiz kararının kredi maliyetlerine yansıtılması bekleniyor
GSO Başkanı Adnan Ünverdi, Merkez Bankası’nın (MB) politika faizinde bugün yaptığı 300 baz puanlık indirimin ardından, sürecin pekiştirilerek sanayinin toparlanması ve buna bağlı olarak istihdamın sürdürülebilirliği için banka kredi maliyetlerinin ivedi olarak düşürülmesi ve üretimi destekleyecek tüm enstrümanların devreye alınması gerektiğini söyledi.
GTB Başkanı Mehmet Akıncı da faiz indiriminin kredi maliyetlerine süratle yansıtılması gerektiğini belirterek, işletmelerin uygun koşullarda finansmana erişiminin; üretim, yatırım ve istihdam açısından kritik önemde olduğunu ifade etti. Faiz indiriminin, üretim ve yatırım odaklı ekonomik faaliyetlerin ivmelenmesi açısından önemli bir fırsat sunduğunu, bu adımın reel sektöre olumlu yansımalarının en kısa sürede görülmesi gerektiğini söyledi.
İhracatımız canlanır ve istihdam kayıplarının önüne geçilmiş olur
Sanayicilerin iç ve dış piyasadaki zorluklar karşısında yaşadıkları kıskaçtan bir an önce kurtulması gerektiğinin altını çizen Ünverdi, daralan ekonomik koşullarından en fazla yara alan kesimin sanayiciler olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: “Bu zincirleme bir süreç; sanayi toparlanırsa makro ekonomiye destek olur, ihracatımız canlanır ve istihdam kayıplarının önüne geçilmiş olur. Bunun için de ilk olarak firmalarımızı ayakta tutabilmemiz gerekiyor. Mevcut göstergeler karşısında işletmelerin de direnci gün geçtikçe azalıyor. Sanayisiyle ülkemizin itekleyen gücü olan Gazi şehrimiz de her dönemde üretim ve ticaretiyle ülkemize moral olurken bugün ciddi zorluklar yaşıyor.”
Uygun koşullarda finansman üretim ve yatırım açısından çok önemli
Küresel ve bölgesel ekonomik zorluklar karşısında yatırım iştahının yeniden artması için finansmana erişimin kilit önemde olduğunu vurgulayan GTB Başkanı Mehmet Akıncı, politika faizindeki düşüşün kredi maliyetlerine hızlı ve etkili şekilde yansımasının önemine dikkat çekti.
Akıncı değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi: “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın politika faizinde yaptığı son indirimin, ekonomik aktivitenin üretim ve yatırım odaklı bir zeminde güçlenmesine katkı sunacağı kanaatindeyiz. Finansman maliyetlerinin aşağı yönlü hareketi, işletmelerin kaynaklara erişimini kolaylaştırarak özellikle yatırım planlamalarında öngörülebilirliği artıracaktır. Bu gelişmenin, üretim kapasitesinin genişletilmesi ve istihdamın korunması açısından reel sektöre destek sağlayacak önemli bir fırsat sunduğunu düşünüyoruz.
Söz konusu faiz indiriminin etkili bir şekilde ticari kredi mekanizmalarına yansıtılması, reel ekonomi üzerindeki yansımaların daha somut ve yaygın hissedilmesini sağlayacaktır. Bu noktada, finansal sistemin dinamik ve yapıcı bir yaklaşımla sürece katkı vermesi büyük önem taşımaktadır.”
İşverenin maliyetlerini azaltacak adımlar atılmalı
Sanayicilerin farklı alanlarda çok yönlü mücadele verdiğini dile getiren Ünverdi, “İSO 1000’de yer alan ülkemizin en büyük firmalarına bakıldığında kâr marjlarındaki düşüş açık olarak görülüyor. Burada hammadde fiyatları, enerji maliyetleri, navlun fiyatları ve özellikle emek yoğun sektörlerde rakip ülkelerin işçi maliyetlerindeki avantajları rekabet konusunda bizi çok zorluyor. Bu noktadan hareketle en büyük sorunumuz olan finansman maliyetleri konusunda MB’nin aldığı faiz indirimi doğrultusunda bankacılık sektörü de beklemeden, ivedilikle kredi maliyetlerini düşürmeli ve krediye erişimi sağlamalıdır. Merkez Bankası’nın faiz indirim kararı memnuniyet vericidir ve bunun yansımalarını reel sektör ve tüm ticari kredilerde bir an önce görmek istiyoruz. Bu doğrultuda darboğazdan çıkış için kamu tarafından da işverenin maliyetlerini azaltacak adımlar atılmalı, mali yükü azaltacak yapısal reformalar hayata geçirilmeli, ihracatta rekabetimizi güçlendirecek destek mekanizmaları daha aktif hale getirilerek ülkemizin en büyük gücü olan sanayimizin toparlanması için tüm enstrümanlar devreye alınmalıdır.”
Üretim ve ihracat odaklı büyüme hedeflerine ivme kazandıracak
Açıklamasında faiz politikasının istikrarlı ve koordineli şekilde sürdürülmesinin yatırım ortamına olan güveni pekiştireceğine de işaret eden Akıncı,
“Faiz politikasında atılan bu adımın, makroekonomik istikrarın korunmasıyla eşgüdüm içinde sürdürülmesi; üretim ve ihracat odaklı büyüme hedeflerine ivme kazandıracaktır. Yatırım kararlarının güçlenmesi, sadece firmalarımızı değil, aynı zamanda ülkemizin ekonomik dayanıklılığını da artıracaktır” dedi.