Asım Meriç, “Suriye ile bizim ne işimiz vardı? Balıklama gittik, neticede belayı satın aldık” diye uygulanan dış politikayı eleştirdi
Yaşayan en eski CHP İl Başkanı Asım Meriç, “Çevremizde yalnız kaldık, Avrupa Birliği’nde yalnız kaldık. Amerika ile tersiz, Almanya ile tersiz, diğer bütün komşu ülkeler Irak, İran, Suriye, Mısır, Rusya, Libya bütün ülkelerle düşman olduk. Bütün dünya çevresini genişletirken, dostlukları büyütürken, biz maalesef kendi içimize kapandık, çevremizde bir tek dost kalmadı” diye yakındı.
Sorumlulari olayların büyümesi
için elerinden geleni yapıyor
Yaşayan en eski CHP İl Başkanı Asım Meriç, “Ülke nasıl diye sormak bana çok ters geliyor. Sebebini soracak olursanız, elbette ki sorumlular var. Sorumlular bu sorunları çözecekleri yerde daha fazla olayların büyümesi için ellerinden gelen her türlü gayreti yapıyorlar. Çünkü bundan seçim menfaati görüyorlar” dedi. Meriç, “Her gün 3-5 şehidin geldiği bir ülkede, bombaların patladığı bir ülkede bozulmuş birlik, dirlik, insani yaşam tarzları, güven bunların hepsi zedelenmiş durumda” diye konuştu.
Çevremiz tamamen ateş çemberi oldu
Meriç, “Ben vicdanen bu memleketin çocuğu olarak 74 yaşında bir vatandaş olarak huzurlu ve güvenli değilim. Biz geldik ve gidiyoruz. Allah torunlarımıza daha güzel ve güvenli bir ülke versin. Ama durum son derece kötü. Çevremiz tamamen ateş çemberi oldu. Bunun ilk sorumlusu da biziz. Suriye ile bizim ne işimiz vardı? Balıklama gittik, neticede belayı satın aldık” şeklinde konuştu.
Ülkedeki basın mensuplarının baskı altında olduğunu kaydeden Meriç, “Bir çok gazete bedava dağıtılıyor. Kaynağı belli değil. Televizyonu açtığın zaman yüz kanaldan 80 tanesi belli hedeflere hitap ediyor. Haksızlıklar, yanlışlıklar, tutuklamalar, generallerin ve subayların onur ve haysiyetleri ile oynamalar, ondan sonra yanıldık, bu yanılmanın neticesinde ne kadar büyük bir grup haksız yere ceza çekti” ifadesini kullandı.
“Tek kafa ve tek vücudun hareket etmesiyle meydana gelen çok büyük hatalar yapılıyor” diyen Asım Meriç, “Rus uçağı düşürüldü. Aniden aynı anda en yetkili kişiler emiri ben verdim diyor. Sonuç olarak ülkeye nelere mal oldu. Kendi ülkemizde kendi sınırlarımızda uçağımızı kaldıramıyoruz. İşte bunların hepsi yetkili kimselerin meclisi dinlemeden dilleriyle hareket etmeleri. Çevremizde yalnız kaldık, Avrupa Birliği’nde yalnız kaldık. Amerika ile tersiz, Almanya ile tersiz, diğer bütün komşu ülkeler Irak, İran, Suriye, Mısır, Rusya, Libya bütün ülkelerle düşman olduk. Bütün dünya çevresini genişletirken, dostlukları büyütürken, biz maalesef kendi içimize kapandık, çevremizde bir tek dost kalmadı. Bu sefer binlerce kilometre uzaktaki devletlerle dost olma yollarına gidiyoruz. Bu dostlukların sununda hiçbir şey çıkmaz. Çünkü küçük küçük ekonomisi olmayan ülkeler. Benim tek bir düşüncem var. Allah’ım ülkemize yardım etsin” diye umutsuzluğunu dile getirdi..
Ülkemizin çocuklarına
bakınca benim için sızlıyor
Meriç, “Ülkemizin çocuklarına bakınca benim için sızlıyor” derken, “O kadar içim yanıyor ki. Ellerinde ekmek kırığı dahi yok, ayaklarında yırtık ayakkabı, çarık dahi yok. Arabanın önlerine kendi kendilerini atıyorlar. Otoban yollarına çıkmışlar açız açız diye bağırıyorlar sadaka istiyorlar. Bu yaşımızda sokağa çıkmaya korkuyoruz. Biri geliyor açım diyor, biri geliyor para istiyor. Bu işin altında nasıl kalkacağız doğrusu çok merak ediyorum” diye konuştu. Adem Kesenek
Yaşayan en eski CHP İl Başkanı Asım Meriç, “Çevremizde yalnız kaldık, Avrupa Birliği’nde yalnız kaldık. Amerika ile tersiz, Almanya ile tersiz, diğer bütün komşu ülkeler Irak, İran, Suriye, Mısır, Rusya, Libya bütün ülkelerle düşman olduk. Bütün dünya çevresini genişletirken, dostlukları büyütürken, biz maalesef kendi içimize kapandık, çevremizde bir tek dost kalmadı” diye yakındı.
Sorumlulari olayların büyümesi
için elerinden geleni yapıyor
Yaşayan en eski CHP İl Başkanı Asım Meriç, “Ülke nasıl diye sormak bana çok ters geliyor. Sebebini soracak olursanız, elbette ki sorumlular var. Sorumlular bu sorunları çözecekleri yerde daha fazla olayların büyümesi için ellerinden gelen her türlü gayreti yapıyorlar. Çünkü bundan seçim menfaati görüyorlar” dedi. Meriç, “Her gün 3-5 şehidin geldiği bir ülkede, bombaların patladığı bir ülkede bozulmuş birlik, dirlik, insani yaşam tarzları, güven bunların hepsi zedelenmiş durumda” diye konuştu.
Çevremiz tamamen ateş çemberi oldu
Meriç, “Ben vicdanen bu memleketin çocuğu olarak 74 yaşında bir vatandaş olarak huzurlu ve güvenli değilim. Biz geldik ve gidiyoruz. Allah torunlarımıza daha güzel ve güvenli bir ülke versin. Ama durum son derece kötü. Çevremiz tamamen ateş çemberi oldu. Bunun ilk sorumlusu da biziz. Suriye ile bizim ne işimiz vardı? Balıklama gittik, neticede belayı satın aldık” şeklinde konuştu.
Ülkedeki basın mensuplarının baskı altında olduğunu kaydeden Meriç, “Bir çok gazete bedava dağıtılıyor. Kaynağı belli değil. Televizyonu açtığın zaman yüz kanaldan 80 tanesi belli hedeflere hitap ediyor. Haksızlıklar, yanlışlıklar, tutuklamalar, generallerin ve subayların onur ve haysiyetleri ile oynamalar, ondan sonra yanıldık, bu yanılmanın neticesinde ne kadar büyük bir grup haksız yere ceza çekti” ifadesini kullandı.
“Tek kafa ve tek vücudun hareket etmesiyle meydana gelen çok büyük hatalar yapılıyor” diyen Asım Meriç, “Rus uçağı düşürüldü. Aniden aynı anda en yetkili kişiler emiri ben verdim diyor. Sonuç olarak ülkeye nelere mal oldu. Kendi ülkemizde kendi sınırlarımızda uçağımızı kaldıramıyoruz. İşte bunların hepsi yetkili kimselerin meclisi dinlemeden dilleriyle hareket etmeleri. Çevremizde yalnız kaldık, Avrupa Birliği’nde yalnız kaldık. Amerika ile tersiz, Almanya ile tersiz, diğer bütün komşu ülkeler Irak, İran, Suriye, Mısır, Rusya, Libya bütün ülkelerle düşman olduk. Bütün dünya çevresini genişletirken, dostlukları büyütürken, biz maalesef kendi içimize kapandık, çevremizde bir tek dost kalmadı. Bu sefer binlerce kilometre uzaktaki devletlerle dost olma yollarına gidiyoruz. Bu dostlukların sununda hiçbir şey çıkmaz. Çünkü küçük küçük ekonomisi olmayan ülkeler. Benim tek bir düşüncem var. Allah’ım ülkemize yardım etsin” diye umutsuzluğunu dile getirdi..
Ülkemizin çocuklarına
bakınca benim için sızlıyor
Meriç, “Ülkemizin çocuklarına bakınca benim için sızlıyor” derken, “O kadar içim yanıyor ki. Ellerinde ekmek kırığı dahi yok, ayaklarında yırtık ayakkabı, çarık dahi yok. Arabanın önlerine kendi kendilerini atıyorlar. Otoban yollarına çıkmışlar açız açız diye bağırıyorlar sadaka istiyorlar. Bu yaşımızda sokağa çıkmaya korkuyoruz. Biri geliyor açım diyor, biri geliyor para istiyor. Bu işin altında nasıl kalkacağız doğrusu çok merak ediyorum” diye konuştu. Adem Kesenek
RSS