Doğa ve kent talanı, her sarsıntıda ve yangında en yoksulun üzerine yıkıldı

Bu ülkenin acısının tesadüf değil tercihlerin sonucu olduğunu dile getiren DEM Parti Nurdağı İlçe Eş Başkanı Ali Durmaz, ‘’Deprem vergileriyle, yerel ve merkezi bütçelerle halkın canını korumak yerine ihaleci düzen büyütüldü; imar aflarıyla riskler katlandı; denetim piyasaya, yaşam kadercilik masallarına terk edildi. Doğaya ve kente yönelen talan, her sarsıntıda, her yangında en yoksulun, en görünmeyenin üzerine yıkıldı. Kadınlar bakım emeğini görünmez bir kriz yönetimi olarak üstlenirken çocuklar güvensiz barınma ve kesintili eğitimle baş başa bırakıldı’’ şeklinde konuştu.

Verilen sözler tutulmadı; barınma, altyapı, sağlık ve eğitim vaatleri ya kâğıt üzerinde kaldı

Yirmi altı yılın, iki buçuk yılın ardından hâlâ güçlendirme yapılmadığını söyleyen Durmaz, ‘’Hâlâ rant amacı gütmeyen, yerinde ve adil dönüşüm hayata geçirilmedi. Hatay’dan Nurdağı’na, İslahiye’den Maraş’a kadar yıkımın en ağır olduğu yerlerde verilen sözler tutulmadı; barınma, altyapı, sağlık ve eğitim vaatleri ya kâğıt üzerinde kaldı ya da eşitsiz, düzensiz ve gecikmeli biçimde uygulandı’’ dedi.

Yaralar ancak şeffaf, bilim temelli, eşitlikçi bir kamusal iradeyle sarılabilir

Durmaz, ‘’Biz DEM Parti olarak; sosyalist, ekolojist ve kadın özgürlükçü bir çizgide, yaşamı savunmak için buradayız.  Nurdağı’ndan yükselen sesimiz nettir: Yaşam haktır; hesap sormak, dayanışmayı büyütmek ve adil bir yeniden inşa için örgütlenmekten vazgeçmeyeceğiz. Bugün yasımızla, öfkemizle ve umudumuzla bir aradayız. Hatay’ın, Nurdağı’nın, İslahiye’nin, Maraş’ın yaraları kader değil; bu yaralar ancak şeffaf, bilim temelli, eşitlikçi bir kamusal iradeyle sarılabilir’’ ifadelerini kullandı.

Kentlerimizi şirketlerin değil, halkın ve doğanın ihtiyacına göre yeniden kuracağız

‘Kentlerimizi şirketlerin değil, halkın ve doğanın ihtiyacına göre yeniden kuracağız’ diyen Durmaz, ‘’Kayyuma değil demokratik yerel yönetimlere; talana değil ormanların, suların ve zemin güvenliğinin korunmasına ihtiyacımız var. Oysa rant ve kâr uğruna ölüme ve yoksulluğa tek ediliyoruz. Sözümüzdür; deprem, afet kaynaklarının kuruşuna kadar bağımsız denetimi ve kamuya açıklanması, imar aflarının son bulması, risk üreten kararların yargı önüne taşınması. Yerinde, adil ve ekolojik dönüşüm; gerçek zemin etütleri ve bağımsız denetim; toplanma alanları, erken uyarı ve tahliye planlarının mahalle meclisleriyle birlikte güncellenmesi. Kadın ve çocuklar için güvenli merkezler, psikososyal destek, ücretsiz sağlık-hijyen; şiddete karşı 7/24 hatlar; bakım hizmetleri ve eğitim sürekliliği. Afet sonrası gelir ve barınma güvencesi, kira desteği ve borç erteleme; kayıt dışı emek dahil herkes için iş güvencesi. Orman yangınlarına karşı önleme, ekipman ve yerel ekosistem restorasyonu gerçekleştireceğiz; rant projelerine, doğa talanına son vereceğiz. Tüm bunlar için mücadelemizi ve örgütlülüğümüzü büyüteceğiz’’ mesajını verdi.