DSÖ’nün tüm dünya çocukları için önerdiği aşılar Ulusal Aşı takvimimizde yer almıyor

Bağışıklama hizmetleriyle edindiğimiz kazanımlarımız tehdit altında olduğunu sözlerine ekleyen Eroğulları, “DSÖ’nün tüm dünya çocukları için önerdiği aşılar Ulusal Aşı takvimimizde yer almıyor. Yürütülen bağışıklama programı halen çocukları koruma yönelimli. DSÖ’nün önerdiği gibi yaşam boyu bağışıklamaya evriltilmedi. Bağışıklama hizmetlerinin yönetimi ülkemizin deneyimleri ve bilimsel birikimlerle uyumlu değil. Sürveyans verileri toplanma amacına uygun kullanılmıyor, paylaşılmıyor” dedi.

Kızamık aşılamasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu için eşitsizlik dikkate değer

Eroğulları, “İllere göre aşılanma oranları Türkiye’de paylaşılmasa da, DSÖ kaynaklarından derleyebildiğimiz DSÖ sistem performansı verilerine göre: DBT3 için 81 ilin 69’unda; kızamık içeren aşılarda ise 1. doz için illerin 40’ında, 2. doz için ise illerin 43’ünde yüzde 95 ve üzerinde kapsayıcılık sağlanabildi. Tam aşılı oluşta yoksullar için, kızamık aşılamasında da Doğu ve Güneydoğu Anadolu için eşitsizlik dikkate değer” tespitinde bulundu.

Vakaların yere göre dağılımı halkın bilgisine sunulmadı

Türkiye’de düzensiz göç kaynağı olarak öne çıkan Afganistan’ın polio ve kızamık açısından endemik oluşunun kazanımlar konusundaki endişeleri diri tuttuğunu sözlerine ekleyen Eroğulları, “Nitekim Türkiye, 2022 Aralık ayında başlayan ve henüz sönümlenmeyen bir kızamık salgını yaşanıyor. Kızamık hastalığının doğal seyrine aykırı bir biçimde hiç ölüm bildirimi yapılmamıştı. Vakaların yere göre dağılımı halkın bilgisine sunulmadı” açıklamasını yaptı.

Aşı ile önlenebilir hastalıkların durumunu anlama ve önleme bağlamında ciddi kaygı verici

Hiçbir aşı yaptırmayanların Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) bulgularına göre 2003’te 12-23 aylık çocuklarda yüzde 2,8 iken 2018’de yüzde 2,2 olarak saptandığını vurgulayan Eroğulları, “COVID-19 pandemisini ve infodeminin dünya genelinde gözlenen aşılamaya olumsuz etkisinin Türkiye’de ne boyutta olduğu bilgisinden yoksunuz. Dahası bir yanda, ülke içinde eşitsizlik mağdurlarının yoğun olduğu bölgede 11 milyon dolayında insanı etkileyen ve sağlık sistemini çökerten deprem, diğer yanda bağışıklama ile ilgili toplumu temsil eden verilerin kaynağı olarak TNSA 2023’ün henüz yapılmamış olduğu bilgisi aşı ile önlenebilir hastalıkların durumunu anlama ve önleme bağlamında ciddi kaygı verici” uyarısında bulundu.

Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı K. Doğan Eroğulları, konuşmasını şöyle tamamladı: “Aşı ile önlenebilir hastalıkların ve bu hastalıklara karşı aşılamanın, yalnızca hastalananlarla ya da aşılananlarla sınırlı olmayan etkileri, devleti, sağlamların sağlığını koruma, salgını önleme sorumluluğu ile yükümlü̈ kılıyor. Bu yükümlülüğün ülkemizde eksiksiz olarak yerine getirilmediğinin, tersine, aşıların ve topluma yönelik bağışıklama hizmetlerinin sağlığımıza katkılarının değersizleştirildiğinin farkında olarak, “Bir insan hakkı” konusu olan aşı savunuculuğunu, sağlık ve yaşamın savunuculuğunu sürdürmek konusunda kararlılığımızı ifade ediyoruz. Sağlık yöneticilerine ve sahadaki tüm uygulayıcılara toplum sağlığına yönelik sorumluluklarının başında gelen bağışıklama hizmetlerini, deneyimlerimize ve mevcut bilimsel bilgiye uygun ve kararlı bir şekilde geliştirmeleri çağrımızı yineliyoruz.”