Şahinbey Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çolak, gerçekleştirdiği basın açıklaması ile tarıma ve çiftçiye verilmeyen desteklere dikkat çekerek Koronavirüs sürecinin atlatılmasından sonra gıda üretimi konusunda Türkiye’nin sorun yaşayabileceğine dikkat çekti. Çiftçinin destek beklediğini söyleyen Çolak “Güneydoğu olarak şu günler çiftçinin sebze ekim zamanı. Destek verilmezse Korona virüs sonrasında sebze, meyve ve gıda üretiminde ciddi sorunlar yaşanabilir” dedi.
Koronavirüsle mücadele günlerinde yaklaşık 19 kalemde hükümet desteği çeşitli meslek alanlarında sunulurken tarımsal desteklerin yine göz ardı edildiğini söyleyerek Koronavirüs sonrasında tarımsal sorunların net olarak baş göstereceğini söyleyen Çolak şu açıklamalarda bulundu, “Ülkemiz tüm dünyanın olduğu gibi Koronavirüs dolayısıyla çok zorlu bir dönemden geçiyor. Bu dönemde devlet birçok alanda desteklemelerde bulunmakla birlikte yine tarımı ve çiftçiyi desteklemeyi unutmuştur. Koronavirüsü yendiğimiz zaman bir şey için çok geç kalınmış olabilir. O da tarımsal üretimdir. Şu anda tarımsal üretime bir destek söz konusu değil. Bunun etkisini Koronavirüs atlatıldığında çok net olarak hissedeceğiz. Acilen açıklanan destek kapsamları içinde yer almayan tarıma ve çiftçiye destek verilmesi gerekmektedir.”
Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi için sebze ekim dönemi olduğuna dikkat çekerek tarıma destek verilmemesi durumunda önümüzdeki aylarda gıda alanında ciddi sorunlar yaşanabileceğini söyleyen Çolak, “Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi olarak düşündüğümüzde 15 Nisan tarihine kadar sebze ve meyve ekim zamanları. Çiftçi şu anda tarlasına gidip bu ekimi yapamazsa yarın bir gün pazarlar marketler manavlar boş kalır bunu kimse görmüyor. Fabrikasyon üretimler bir şekilde yapılabilir ancak tarım söz konusu olduğunda durum çok farklı olur. Şu anda hiçbir ülke gıda ürünlerini ithal etmiyor. Tarım ülkesiyiz zaten tarımsal ürünü ithal almak bu ülke için yakışık olmaz. Çiftçi için birazcık da olsa desteğe ihtiyaç var. Çiftçilerimizin tarlasına gidebilmesi için mutlaka yaşam şartları, sağlık koşulları düzeltilmeli. Kriz öncesinde de şimdi de çiftçilerimiz her zaman üvey evlat muamelesi gördü” açıklamalarında bulundu.
Çiftçilerin içinde bulunduğu zorlu süreci değerlendiren Çolak, “Çiftçilerimizin çoğunun şu anda elektrik faturalarını ödeyemediği için abonelikleri iptal edildi. Ziraat Bankası ve özel bankalara olan borçlardan dolayı çiftçilerin traktörleri, tarlaları hacizli. Çiftçinin eli kolu bağlı. Çiftçiye destek verilip çiftçiyi tarlasında tutmak varken çiftçi her zaman olduğu gibi yine unutuldu. 80 milyon insana bakan çiftçimiz için destek sunulmaması çok büyük bir yanlıştır. Müteahhitlerin destekleneceğine çiftçiler desteklenebilirdi. Müteahhit ev yapmasa yaşanır ancak tarla ekilmez ise herkes aç kalır ve kimse aç yaşayamaz. Önce bunu anlamak gerekiyor. Bu yanlıştan devletin biran önce dönmesi gerekiyor” dedi.
Güneydoğu Bölgesi olarak tarımsal desteğe önemli oranda ihtiyaç olduğunu sözlerine ekleyen Çolak, hükümetin biran önce çıkaracağı desteklerle özellikle genç nesli tarımsal üretime yönlendirmesi gerektiğini belirten Çolak, “Tarımsal politikada büyük tehlikeler bizleri bekliyor. Özellikle Güneydoğu Anadolu’da bu sorunu bizler görüyoruz. Bu bölgenin genç çiftçisi yok. En genç çiftçilerimiz 55-60 yaşlarında. Gençler ne yazık ki tarım için çiftçilik için desteklenmiyor. Şu anda tarlasını boş koymaktan dolayı utanan ve tüm zararı göz önüne alarak tarlasını eken bu yaş gurubundaki çiftçilerimiz de iş yapamaz duruma geldiğinde bu tarlalar ne olacak? Kim çiftçilik yapacak? Kim üretecek? Genç çiftçilere fırsat verilmesi gerekiyor. Köyden kente göçü durdurmamız gerekiyor. Köylü üretmezse şehirli yiyecek ekmek bulamaz. Devlet yetkililerinin mutlaka şunu çok iyi bilmesi gerekiyor. Köye dönüş projeleri adı altında projeler yapılıyor ancak içleri boş. Aranan kriterler hiçbir genç çiftçiyi tutmuyor “ diye konuştu. Leyla Adın
Koronavirüsle mücadele günlerinde yaklaşık 19 kalemde hükümet desteği çeşitli meslek alanlarında sunulurken tarımsal desteklerin yine göz ardı edildiğini söyleyerek Koronavirüs sonrasında tarımsal sorunların net olarak baş göstereceğini söyleyen Çolak şu açıklamalarda bulundu, “Ülkemiz tüm dünyanın olduğu gibi Koronavirüs dolayısıyla çok zorlu bir dönemden geçiyor. Bu dönemde devlet birçok alanda desteklemelerde bulunmakla birlikte yine tarımı ve çiftçiyi desteklemeyi unutmuştur. Koronavirüsü yendiğimiz zaman bir şey için çok geç kalınmış olabilir. O da tarımsal üretimdir. Şu anda tarımsal üretime bir destek söz konusu değil. Bunun etkisini Koronavirüs atlatıldığında çok net olarak hissedeceğiz. Acilen açıklanan destek kapsamları içinde yer almayan tarıma ve çiftçiye destek verilmesi gerekmektedir.”
Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi için sebze ekim dönemi olduğuna dikkat çekerek tarıma destek verilmemesi durumunda önümüzdeki aylarda gıda alanında ciddi sorunlar yaşanabileceğini söyleyen Çolak, “Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi olarak düşündüğümüzde 15 Nisan tarihine kadar sebze ve meyve ekim zamanları. Çiftçi şu anda tarlasına gidip bu ekimi yapamazsa yarın bir gün pazarlar marketler manavlar boş kalır bunu kimse görmüyor. Fabrikasyon üretimler bir şekilde yapılabilir ancak tarım söz konusu olduğunda durum çok farklı olur. Şu anda hiçbir ülke gıda ürünlerini ithal etmiyor. Tarım ülkesiyiz zaten tarımsal ürünü ithal almak bu ülke için yakışık olmaz. Çiftçi için birazcık da olsa desteğe ihtiyaç var. Çiftçilerimizin tarlasına gidebilmesi için mutlaka yaşam şartları, sağlık koşulları düzeltilmeli. Kriz öncesinde de şimdi de çiftçilerimiz her zaman üvey evlat muamelesi gördü” açıklamalarında bulundu.
Çiftçilerin içinde bulunduğu zorlu süreci değerlendiren Çolak, “Çiftçilerimizin çoğunun şu anda elektrik faturalarını ödeyemediği için abonelikleri iptal edildi. Ziraat Bankası ve özel bankalara olan borçlardan dolayı çiftçilerin traktörleri, tarlaları hacizli. Çiftçinin eli kolu bağlı. Çiftçiye destek verilip çiftçiyi tarlasında tutmak varken çiftçi her zaman olduğu gibi yine unutuldu. 80 milyon insana bakan çiftçimiz için destek sunulmaması çok büyük bir yanlıştır. Müteahhitlerin destekleneceğine çiftçiler desteklenebilirdi. Müteahhit ev yapmasa yaşanır ancak tarla ekilmez ise herkes aç kalır ve kimse aç yaşayamaz. Önce bunu anlamak gerekiyor. Bu yanlıştan devletin biran önce dönmesi gerekiyor” dedi.
Güneydoğu Bölgesi olarak tarımsal desteğe önemli oranda ihtiyaç olduğunu sözlerine ekleyen Çolak, hükümetin biran önce çıkaracağı desteklerle özellikle genç nesli tarımsal üretime yönlendirmesi gerektiğini belirten Çolak, “Tarımsal politikada büyük tehlikeler bizleri bekliyor. Özellikle Güneydoğu Anadolu’da bu sorunu bizler görüyoruz. Bu bölgenin genç çiftçisi yok. En genç çiftçilerimiz 55-60 yaşlarında. Gençler ne yazık ki tarım için çiftçilik için desteklenmiyor. Şu anda tarlasını boş koymaktan dolayı utanan ve tüm zararı göz önüne alarak tarlasını eken bu yaş gurubundaki çiftçilerimiz de iş yapamaz duruma geldiğinde bu tarlalar ne olacak? Kim çiftçilik yapacak? Kim üretecek? Genç çiftçilere fırsat verilmesi gerekiyor. Köyden kente göçü durdurmamız gerekiyor. Köylü üretmezse şehirli yiyecek ekmek bulamaz. Devlet yetkililerinin mutlaka şunu çok iyi bilmesi gerekiyor. Köye dönüş projeleri adı altında projeler yapılıyor ancak içleri boş. Aranan kriterler hiçbir genç çiftçiyi tutmuyor “ diye konuştu. Leyla Adın
RSS