Zer, “Bu tür virüslerin doğasında çoğalırken çeşitli değişimlere uğramak (mutasyon) söz konusu olup, sonraki yıllarda da bu tür varyantlar oluşturacak. Bununla birlikte küçük çocuklar, kronik hastalığı olanlar ve 65 yaş üstü bireylerde daha ciddi enfeksiyonlar, akciğer tutulumu görülebileceğinden mutlaka koruyucu tedbirler alınmalı” uyarısında bulundu.
Virüs, solunum yolu ile bulaşıyor
Virüsün hasta kişilerden öksürük, hapşırık sonucu havaya saçılan solunum damlacıklarının sağlam kişilerce solunması sonucu bulaştığını sözlerine ekleyen Ze, “Hasta kişinin kendini izole etmesi veya maske takması bulaştırıcılığın önlenmesi açısından çok önemli. Şu ana kadar ki veriler, pandemide yaşamış olduğumuz maske ve kapanma gibi tedbirlerin gerektiğini göstermiyor. Temel tedavi dinlenme ve destek tedavisi olarak ifade ettiğimiz, bol sıvı tüketmek, ılık bitki çayları, bağışıklık sistemini güçlendiren vitamin takviyesi gibi yöntemler. Takviye olarak C vitamini içeren besinler tüketilebilir. Hasta kişilerin kendilerini izole etmesi veya maske takması bulaşmanın önlenmesinde önemli. Ayrıca kişisel hijyen kurallarına dikkat etmek ve ellerin bol su ve sabunla yıkaması hastalıktan korunmada temel kurallar” şeklinde konuştu.
COVID-19 etkeni SARS-Cov-2 virüsü beklendiği gibi mutasyona uğradığını ve bu sürecin normal bir sonucu olarak varyantların ortaya çıktığını ifade eden Zer, “COVID-19 Omicron varyantının tüm dünyada yaygın hale gelmesiyle birlikte alt varyantlar da tanımlanmaya başlandı. Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) göre EG.5 Haziran 2023 sonunda Covid-19 olgularının yüzde 7.6’sını oluştururken Temmuz 2023’te bu oran yüzde 17.4’e yükselmiş ve bunun üzerine DSÖ, Eris’i “gözlem altındaki varyant” statüsünden “izlenmesi gereken varyant" statüsüne yükseltti” açıklamasını yaptı.
51 ülkede EG.5 varyantı bildirilmiş
Zer, “Hem DSÖ raporunda 7 Ağustos 2023 itibariyle, hem de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi tarafından 51 ülkeden (Çin, Amerika Birleşik Devletleri, Kore Cumhuriyeti, Japonya, Kanada, Avustralya, Singapur, Birleşik Krallık, Fransa, Portekiz, İspanya gibi) EG.5 varyantı bildirilmiş. EG.5 grubunda yer alan EG.5.1 alt varyantı sosyal medyada Yunan mitolojisindeki tanrıça Eris’in adıyla anılmaya başlandı. Resmi olmasa da “Eris” olarak adlandırılan bu varyant tüm EG.5 dizinlerinin yüzde 88’ini oluşturuyor” açıklamasını yaptı.
Global olarak baskın hale gelebileceği belirtiliyor
Mevcut kanıtlara dayalı olarak, EG.5'in ortaya koyduğu halk sağlığı riski küresel düzeyde düşük olarak değerlendirildiğini sözlerine ekleyen Prof. Dr. Zer, “EG.5, kolay bulaşması ve bağışıklıktan kaçış özellikleri göstermekle birlikte, hastalık şiddetinde artış olduğuna dair bulgu bulunmuyor. DSÖ’ne göre bu varyantın artış gösterdiği bazı ülkelerde hastaneye yatışlarda artış görülmüş ancak daha şiddetli bir hastalık yaptığı ile ilgili kanıt olmadığı bildirilmiş. Artan görülme hızıyla birlikte bazı ülkelerde, hatta global olarak baskın hale gelebileceği belirtiliyor” ifadelerini kullandı.
Gaziantep-Kilis Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yasemin Zer, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Ülkemizde de EG.5 varyant geçen hafta içinde olgular saptandı. EG.5 varyantı ile oluşan enfeksiyonlar; öksürük, halsizlik-yorgunluk, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, baş ve kas ağrıları yer almakta grip, soğuk algınlığı veya zatürre tarzında da hissedilebilir. Coronavirüs’ün diğer solunum yolu virüslerinden birine dönüştüğü, gerek hastalığı geçirmek, gerekse aşılanmak suretiyle oluşan toplumsal bağışıklığın etkenin hafif seyirli enfeksiyonlar yapmasında etken olduğu söylenebilir.”