Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İlçe Belediye Başkan adaylarını Karataş Kapalı Spor Salon’unda düzenlenen törenle tanıttı. AK Parti’nin Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan adayı Fatma Şahin olurken, Şahinbey Belediye Başkan adayı Mehmet Tahmazoğlu, Şehitkamil Belediye Başkan adayı Rıdvan Fadıloğlu, Nizip Belediye Başkan adayı Mehmet Sarı, İslahiye Belediye Başkan adayı Kemal Vural, Nurdağı Belediye Başkan adayı Ökkeş Kavak, Yavuzeli Belediye Başkan adayı Mustafa Kemal Sakaroğlu ve Araban Belediye Başkan adayı Mehmet Özdemir oldu. AK Parti Cumhur İttifakı çerçevesinde Oğuzeli ve Karkamış’ı MHP’ye bıraktı. MHP’nin Oğuzeli Belediye Başkan adayı Mehmet Sait Kılıç olurken, Karkamış Belediye Başkan adayı ise Meymet Seydi Yılmaz oldu. AK Parti, bu iki ilçede aday çıkarmayacak, MHP’nin adayı desteklenecek.
AK Parti ve MHP Cumhur
ittifakının sembol isimleridir
Aday tanıtım töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin bağrından çıkmış bir parti olarak her seçimi temsilcisi olduğumuz halkımıza bir hesap verme vesilesi olarak görüyoruz. Aynı anlayışla her seçimde milletimizin karşısına en ideal en çalışkan en ehil kadro ile çıkmaya çalışıyoruz. Adaylarımız gerek AK Parti gerekse Milli Hareket Partisi olarak, Cumhur ittifakının sembol isimleridir. 31 Mart seçimleri içinde böyle bir hazırlık yaptık. Beraber çalışacağız, çok çalışacağız. Bu bizim partiden bu sizin partiden yok. Her ikisi de bizim parti” dedi.
31 Mart’ta Gaziantep ile
birlikte yeni destanlar yazacağız
31 Mart akşamında Gaziantep ile birlikte yeni destanlar yazacaklarını belirten Erdoğan, Gaziantep’in, merhametli ve sabırlı duruşu ile tüm dünyaya insanlık dersi verdiğini söyleyerek, “Teröristlerden arındırılan bölgelerin yeniden ayağa kaldırılmasında da Gaziantep, çok büyük sorumluluk üstlendi, fedakarlık yaptı. Şehir nüfusunun neredeyse yüzde 20'sine ulaşan muhacirlere, ensarlık yapan Gaziantepli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Ülkemizin huzurunu bozmak, milletimizin arasına fitne sokmak için çırpınan içerideki gafillere, teröristlere, ve dışarıdan gelen ajanlara itibar etmeyen Gaziantepli kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Gazianteplilerin, seçimlerde tercihini hizmet siyasetinden ve gönül belediyeciliğinden yana kullanacağını belirten Erdoğan, “Cumhur İttifakı ile kurduğumuz gönül birliğine özellikle sahip çıkacak ve inşallah hep birlikte en yükseğe taşıyacağız. Gaziantep, sadece insanlığın, ahde vefanın, bölüşmenin değil, aynı zamanda sanayinin, ticaretin, ihracatın, tarımın ve turizminde şehridir. Hükümetlerimiz olarak dönemimizde Gaziantep'e bugüne kadar 35 katrilyonluk yatırım yaptık. Eğitimde 10 bin 830 yeni derslik inşa ettik. 60 binden fazla yüksek öğrenim öğrencisinin öğrenim gördüğü şehrimize ikinci devlet üniversitesi Gaziantep İslam, Bilim ve Teknoloji üniversitesini kurduk. Yüksek öğrenim öğrencilerimiz için 9 bin 440 kişi kapasiteli yurt binalarını hizmete soktuk. Bir kaç yıl içinde 2 bin 250 yatak kapasiteli yeni yurt binalarını şehrimize kazandırıyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
16 bin 219 konutu hak
sahiplerine teslim ettik
Gaziantep'e 33 bin seyirci kapasiteli stadyum inşa ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Millet Bahçesi projelerinden en güzellerinden birini burada gerçekleştiriyoruz. Toplamda 546 bin metrekarelik bir alanda çocuk kütüphanesinden, yüzme havuzuna kadar her türlü sosyal ve spor tesisine sahip millet bahçemize merhum Hasan Celal Güzel’in adını verdik. Ayrıca içinde millet kıraathanesinin de olduğu 65 bin metrekarelik ikinci bir millet bahçesini de eski stadyumun yerine yapıyoruz. Alleben deresini eski günlerine kavuşturmak için rehabilite edip çevresinde de şehrin dokusuna ve kültürüne uygun rekreasyon alanı yapıyoruz. Gaziantep savunmasının kahramanlarından Şahinbey’in şehit edildiği bölgeyi Milli Mücadele Tabiat Parkı haline getiriyoruz. Toplu konutta ise 16 bin 219 konutu hak sahiplerine teslim ettik. Ülkemizin en büyük ve en kapsamlı toplu konut projesi olan Kuzeyşehir projesini başlattık. Yerel ve yatay mimari ilkesiyle 50 bin konutluk yeni bir şehri, tüm ticari sosyal ve kültürel alanlarıyla birlikte kuruyoruz. Geneyik bölgesinde 140 bin vatandaşımızın yaşayacağı bir şehir daha kuruyoruz. Bu yıl 2 bin 750 konut ile projenin inşasına başlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Gaziantep-İskenderun
arası mesafe kısalacak
Gaziantep’te son 16 yılda 19’u hastane olmak üzere toplam 80 sağlık tesisinin inşa edildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapımı yüzde 40-50 tamamlanan bin 875 yataklı şehir hastanesinin de içinde bulunduğu 6 sağlık tesisinin inşasının devam ettiğini belirtirken, konuşmasına şöyle devam etti: “Gaziantep’te ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza, şehit yakınlarımıza, gazilerimize, engellilerimize ve yaşlılarımıza 4 katrilyon kaynak aktardık. Bay Kemal bunlardan haberin var mı? 2002 yılında 116 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, biz buna 396 kilometreye ulaştırdık. Yapımı devam eden İslahiye-Kırıkhan, Kahramanmaraş-Nurdağı ve Kahramanmaraş-Narlı-Gaziantep yolunu bu yıl tamamlıyoruz. Gaziantep-Birecik, Nizip-Karkamış, Gaziantep-Oğuzeli-Karkamış yolunu ve Osmaniye-Nurdağı yolunu ise önümüzdeki yıl tamamlıyoruz. Amanos dağlarını tünel ile geçeceğimiz, içinde viyadüklerin ve köprülerinde olduğu dört yol hassa yolu ile ilgili adımı bu yıl içerisinde atacağız. Böylelikle Gaziantep-İskenderun limanı arasındaki mesafe kısaltarak yeni bir sanayi ve ticaret aksı oluşturuyoruz.”
CHP'nin yapabileceği bir iş
değil, bu bizim yaptıklarımız
“Şanlıurfa-Gaziantep hızlı tren projesinin etüt çalışmaları sürüyor. Günlük 358 bin yolcuyu taşıyacak 16 istasyonlu Gaziray'ın yapımı devam ediyor” diyen Erdoğan, bunun büyük bir yatırım olduğunu aktarırken, “CHP'nin yapabileceği bir iş değil, bu bizim yaptıklarımız ve yapacaklarımız. GAR-Düztepe, şehir hastanesi güzergahında yer alacak sürücüsüz metro hattı projemizin inşasına yakında başlıyoruz. Havalimanının yolcu sayısı 2003 yılında 223 bin iken geçtiğimiz yıl 2 milyon 655 bin oldu. Bay Kemal bizim icraatımızın ulaştığı yere, senin hayallerin bile ulaşamaz. Havalimanın kapasitesini yıllık 5 milyon yolcuya çıkarmak için yaptığımız yeni bir terminal ve apronu seneye inşallah tamamlıyoruz. Gaziantep’te 500 hektarlık alanda lojistik köy kurulur, tahsis ve imar çalışmaları bitti, yakında inşasına başlıyoruz. Gaziantep’in uzun vadeli içme suyunu karşılamak için Düzbağ projesini hayata geçiyoruz. 1,2 katrilyona mal olan bu projenin ilk aşaması tamamlandı. Son 16 yılda yaptığımız sulama tesisleri ile 203 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Doğanpınar barajının inşasında da sona gelindi. Gaziantepli çiftçilerimize toplam 1,5 katrilyon tutarında tarımsal, destek verdik, Bay Kemal. 2 katrilyon teşvik ile 86 bin Gaziantepli işverenimize katkı sağladık. 2 yeni OSB ile 2 teknokent,
10 araştırma ve geliştirme merkezi kurduk” şeklinde ifadeler kullandı.
Bir gece ansızın gider
gereğini yaparız
Türkiye’nin, Suriye, Irak, Kıbrıs, Balkanlar, Kafkaslar ve Orta ve Güney Asya politikalarını anlamak isteyenlerin Gaziantep’e bakması gerektiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz burada huzur ve güven içerisinde yaşarken, yanı başımızdaki kardeşlerimizi zalimlerin insafına, bombalarına bırakamayız. Bunu kimi zaman göstere göstere kimi zamanda sessiz sessiz yaparız. Elimizden gelen gayreti ortaya koyarız ve bir gece ansızın gider gereğini yaparız. Coğrafyamızda hiçbir tarihi ve insani ilişkileri olmayanlar 12 bin kilometreden gelip Suriye’de cirit atarken, elimize kolumuz bağlı mı duracağız? Türkiye’nin Suriye’de ne işiniz var diyenlere, Baba Esat ile Türkiye 1998’de “Adana Mutabakatı’nı imzaladı” deyin ve bu anlaşma hükmü icra edilmesi gereken bir anlaşmadır. 2001’de yenilenmiş ve yola devam edilmiştir. Sorsanız hepsi DEAŞ ile mücadele için Suriye’de. 1 milyon Suriyeli kardeşimizin ölümüne ya göz yumdular ya da doğrudan ortak oldular. Bir terör örgütü olmanın yanında İslam’ında en büyük düşmanı olarak gördüğümüz DEAŞ ile mücadelede somut başarıları olan tek ülke Türkiye’dir. Son 2 yılda yaklaşık 8 bin DEAŞ mensubunu gözaltına aldık. Bunlardan 2 bin 300’den fazlasını tutukladık. Sadece El-Bab’da 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. Ülkemizde çoğu Suriyeli olmak üzere 4 milyon sığınmacı hayatını sürdürüyor. İnşallah Suriye'de güvenli hale getirdiğimiz yerleri çoğalttıkça bu yükü daha hızlı hafifleteceğiz” diye konuştu.
300 bin Suriyeli
topraklarına döndü
“Şu ana kadar Suriye topraklarına geri dönen sığınmacıların sayısı 300 bine yaklaştı” diyerek konuşmasına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şu şekilde devam etti: “Bir yandan Ruslar ve İranlılarla diğer taraftan Amerikalarla tabi en başta Suriye’nin kendi halkı ile işbirliği içinde bölgemize büyük felaketten kurtarmakta kararlıyız. Önceliğimiz siyaset ve diplomasi yollarını sonuna kadar kullanmaktır. İdlib’de ortak bir müdahaleyi Rusya ile beraber yapmasaydık yüz binler topraklarımıza gelecekti. Yaptığımız operasyon bu işi çözdü ve İdlibli kendi topraklarında kaldı. Şu anda aynı bu koruma ve güvenlik devam ediyor. Gerektiğinde askeri yöntemlerden kaçınmayacağımızı Fırat Kalkanı ve Zeytindalı harekatlarımızda gösterdik. Münbiç ve Fırat’ın doğusu için gerektiğinde kullanmak üzere askeri hazırlıklarımızı büyük ölçüde tamamladık. Oldu oldu, olmadı bir gece ansızın oralardayız. Bunun için bize bedel ödetme tehditleri yapanlara diyoruz ki, “Biz bu bedeli öderiz ama istikbalimizden ve istiklalimizden taviz vermeyiz.”
Yeni bir seferberlik
ilan ediyoruz
Erdoğan, Türkiye’nin ekonomik tuzaklara da maruz kaldığını belirtirken, “Geçtiğimiz yılında Ağustos ayından itibaren kur, faiz, enflasyon üçgeninde gerçekleştirilen ekonomik saldırıya uğradı. Konu ekonomi olunca çözümü de zaman alıyor. 2 yıl içerisinde 1,5 milyonluk ilave istihdam elde etmiştik. Geçenlerde TOBB’da Türkiye’de oda ve borsalarla bir araya geldik, kendilerinden 2,5 milyon istihdam taahhüdü aldık. Çünkü sanayicimize, tüccarımıza, odalarımıza ve borsalarımıza güveniyorum. Biz biriz, beraberiz, kardeşiz ve yolculuğumuzu da böyle devam ettireceğiz. Şimdi hem kaybımızı telafi etmek hem de atılım hamlesi başlatmak için yeni bir seferberlik ilan ediyoruz. Sanayiciden esnafa, çiftçiden ihracatçıya kadar her kesime üretimlerini, ticaretlerini, istihdamlarını artırmaya yönelik destekler, teşvikler, muafiyetler veriyoruz. Üretimi ve istihdamı artırmanın yolu yatırımdır. Hem kendi vatandaşlarımızdan hem de yurt dışından ülkemizde yatırım yapmak isteyenlere kapılarımızı sonuna kadar açtık. Hem Batı ülkelerinden, hem Orta Doğu'dan, Körfez'den, hem Orta Asya'dan, hem Uzak Doğu'dan ciddi yatırımcı ilgisi var. Bunların fiilen hayata geçmesi ve istihdama dönüşmesi zaman alıyor, bir anda bunlar olmuyor ama artık tünelin ucu göründü. KOBİ2ye işini büyütmesi için uygun şartlarda finansman sağlıyoruz, ama bazı kişilerin bu kaynağı işinde kullanmak yerine faize yatırdığını duyuyoruz” dedi.
Bunun adı olsa olsa fırsatçılıktır,
riyakarlıktır, tefeciliktir,
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şu cümlelerle devam etti: “Benim burada bir ricam var, marketlere, çarşıya, pazara bakıyoruz, maalesef, çarşı pazarda, marketlerde fiyatlar, üreticiden alındıktan sonra aracılar vasıtasıyla tırmandırılıyor. Fiyatlar birbirini tutmuyor. Burada belediyelerimize büyük görevler düşüyor. Bu tür fiyatları artıranları hesaba çekmeniz lazım, bunları silkelemeniz lazım. Benim vatandaşıma bu şekilde yüksek rakamlarla bu fiyatlarda mal satanları hesaba çekmeniz lazım. Hazırlıklarımız var ve bu uygulamayı da yapacağız, kusura bakmasınlar. Bunun adı ticaret değil, para kazanma değildir, bunun adı olsa olsa fırsatçılıktır, riyakarlıktır, tefeciliktir, hatta ülkeye ve millete ihanettir. Fiyatları piyasa belirler, gerçek serbest rekabette ama bu o değil. İşte pazara bakıyoruz ne alemde, markete bakıyoruz ne alemde. Piyasayı manipüle ederek bu fırsatçılığı meşrulaştırmaya çalışmanın serbest piyasa ekonomisinde yeri yoktur. Dünyanın hiçbir yerinde devletin ve toplumun böyle bir çarpıklığa göz yumması, gözünü hırs bürümüş bir avuç spekülatöre teslim olması söz konusu olamaz. Gaziantepli alnının teri ile kazanmanın bereketini çok iyi bilir. Onun için Gaziantep, son dönemde yaşanan dalgalanmalardan en az etkilenen şehirlerimizden biridir.” Hüseyin Karataş
AK Parti ve MHP Cumhur
ittifakının sembol isimleridir
Aday tanıtım töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin bağrından çıkmış bir parti olarak her seçimi temsilcisi olduğumuz halkımıza bir hesap verme vesilesi olarak görüyoruz. Aynı anlayışla her seçimde milletimizin karşısına en ideal en çalışkan en ehil kadro ile çıkmaya çalışıyoruz. Adaylarımız gerek AK Parti gerekse Milli Hareket Partisi olarak, Cumhur ittifakının sembol isimleridir. 31 Mart seçimleri içinde böyle bir hazırlık yaptık. Beraber çalışacağız, çok çalışacağız. Bu bizim partiden bu sizin partiden yok. Her ikisi de bizim parti” dedi.
31 Mart’ta Gaziantep ile
birlikte yeni destanlar yazacağız
31 Mart akşamında Gaziantep ile birlikte yeni destanlar yazacaklarını belirten Erdoğan, Gaziantep’in, merhametli ve sabırlı duruşu ile tüm dünyaya insanlık dersi verdiğini söyleyerek, “Teröristlerden arındırılan bölgelerin yeniden ayağa kaldırılmasında da Gaziantep, çok büyük sorumluluk üstlendi, fedakarlık yaptı. Şehir nüfusunun neredeyse yüzde 20'sine ulaşan muhacirlere, ensarlık yapan Gaziantepli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Ülkemizin huzurunu bozmak, milletimizin arasına fitne sokmak için çırpınan içerideki gafillere, teröristlere, ve dışarıdan gelen ajanlara itibar etmeyen Gaziantepli kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Gazianteplilerin, seçimlerde tercihini hizmet siyasetinden ve gönül belediyeciliğinden yana kullanacağını belirten Erdoğan, “Cumhur İttifakı ile kurduğumuz gönül birliğine özellikle sahip çıkacak ve inşallah hep birlikte en yükseğe taşıyacağız. Gaziantep, sadece insanlığın, ahde vefanın, bölüşmenin değil, aynı zamanda sanayinin, ticaretin, ihracatın, tarımın ve turizminde şehridir. Hükümetlerimiz olarak dönemimizde Gaziantep'e bugüne kadar 35 katrilyonluk yatırım yaptık. Eğitimde 10 bin 830 yeni derslik inşa ettik. 60 binden fazla yüksek öğrenim öğrencisinin öğrenim gördüğü şehrimize ikinci devlet üniversitesi Gaziantep İslam, Bilim ve Teknoloji üniversitesini kurduk. Yüksek öğrenim öğrencilerimiz için 9 bin 440 kişi kapasiteli yurt binalarını hizmete soktuk. Bir kaç yıl içinde 2 bin 250 yatak kapasiteli yeni yurt binalarını şehrimize kazandırıyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
16 bin 219 konutu hak
sahiplerine teslim ettik
Gaziantep'e 33 bin seyirci kapasiteli stadyum inşa ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Millet Bahçesi projelerinden en güzellerinden birini burada gerçekleştiriyoruz. Toplamda 546 bin metrekarelik bir alanda çocuk kütüphanesinden, yüzme havuzuna kadar her türlü sosyal ve spor tesisine sahip millet bahçemize merhum Hasan Celal Güzel’in adını verdik. Ayrıca içinde millet kıraathanesinin de olduğu 65 bin metrekarelik ikinci bir millet bahçesini de eski stadyumun yerine yapıyoruz. Alleben deresini eski günlerine kavuşturmak için rehabilite edip çevresinde de şehrin dokusuna ve kültürüne uygun rekreasyon alanı yapıyoruz. Gaziantep savunmasının kahramanlarından Şahinbey’in şehit edildiği bölgeyi Milli Mücadele Tabiat Parkı haline getiriyoruz. Toplu konutta ise 16 bin 219 konutu hak sahiplerine teslim ettik. Ülkemizin en büyük ve en kapsamlı toplu konut projesi olan Kuzeyşehir projesini başlattık. Yerel ve yatay mimari ilkesiyle 50 bin konutluk yeni bir şehri, tüm ticari sosyal ve kültürel alanlarıyla birlikte kuruyoruz. Geneyik bölgesinde 140 bin vatandaşımızın yaşayacağı bir şehir daha kuruyoruz. Bu yıl 2 bin 750 konut ile projenin inşasına başlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Gaziantep-İskenderun
arası mesafe kısalacak
Gaziantep’te son 16 yılda 19’u hastane olmak üzere toplam 80 sağlık tesisinin inşa edildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapımı yüzde 40-50 tamamlanan bin 875 yataklı şehir hastanesinin de içinde bulunduğu 6 sağlık tesisinin inşasının devam ettiğini belirtirken, konuşmasına şöyle devam etti: “Gaziantep’te ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza, şehit yakınlarımıza, gazilerimize, engellilerimize ve yaşlılarımıza 4 katrilyon kaynak aktardık. Bay Kemal bunlardan haberin var mı? 2002 yılında 116 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, biz buna 396 kilometreye ulaştırdık. Yapımı devam eden İslahiye-Kırıkhan, Kahramanmaraş-Nurdağı ve Kahramanmaraş-Narlı-Gaziantep yolunu bu yıl tamamlıyoruz. Gaziantep-Birecik, Nizip-Karkamış, Gaziantep-Oğuzeli-Karkamış yolunu ve Osmaniye-Nurdağı yolunu ise önümüzdeki yıl tamamlıyoruz. Amanos dağlarını tünel ile geçeceğimiz, içinde viyadüklerin ve köprülerinde olduğu dört yol hassa yolu ile ilgili adımı bu yıl içerisinde atacağız. Böylelikle Gaziantep-İskenderun limanı arasındaki mesafe kısaltarak yeni bir sanayi ve ticaret aksı oluşturuyoruz.”
CHP'nin yapabileceği bir iş
değil, bu bizim yaptıklarımız
“Şanlıurfa-Gaziantep hızlı tren projesinin etüt çalışmaları sürüyor. Günlük 358 bin yolcuyu taşıyacak 16 istasyonlu Gaziray'ın yapımı devam ediyor” diyen Erdoğan, bunun büyük bir yatırım olduğunu aktarırken, “CHP'nin yapabileceği bir iş değil, bu bizim yaptıklarımız ve yapacaklarımız. GAR-Düztepe, şehir hastanesi güzergahında yer alacak sürücüsüz metro hattı projemizin inşasına yakında başlıyoruz. Havalimanının yolcu sayısı 2003 yılında 223 bin iken geçtiğimiz yıl 2 milyon 655 bin oldu. Bay Kemal bizim icraatımızın ulaştığı yere, senin hayallerin bile ulaşamaz. Havalimanın kapasitesini yıllık 5 milyon yolcuya çıkarmak için yaptığımız yeni bir terminal ve apronu seneye inşallah tamamlıyoruz. Gaziantep’te 500 hektarlık alanda lojistik köy kurulur, tahsis ve imar çalışmaları bitti, yakında inşasına başlıyoruz. Gaziantep’in uzun vadeli içme suyunu karşılamak için Düzbağ projesini hayata geçiyoruz. 1,2 katrilyona mal olan bu projenin ilk aşaması tamamlandı. Son 16 yılda yaptığımız sulama tesisleri ile 203 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Doğanpınar barajının inşasında da sona gelindi. Gaziantepli çiftçilerimize toplam 1,5 katrilyon tutarında tarımsal, destek verdik, Bay Kemal. 2 katrilyon teşvik ile 86 bin Gaziantepli işverenimize katkı sağladık. 2 yeni OSB ile 2 teknokent,
10 araştırma ve geliştirme merkezi kurduk” şeklinde ifadeler kullandı.
Bir gece ansızın gider
gereğini yaparız
Türkiye’nin, Suriye, Irak, Kıbrıs, Balkanlar, Kafkaslar ve Orta ve Güney Asya politikalarını anlamak isteyenlerin Gaziantep’e bakması gerektiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz burada huzur ve güven içerisinde yaşarken, yanı başımızdaki kardeşlerimizi zalimlerin insafına, bombalarına bırakamayız. Bunu kimi zaman göstere göstere kimi zamanda sessiz sessiz yaparız. Elimizden gelen gayreti ortaya koyarız ve bir gece ansızın gider gereğini yaparız. Coğrafyamızda hiçbir tarihi ve insani ilişkileri olmayanlar 12 bin kilometreden gelip Suriye’de cirit atarken, elimize kolumuz bağlı mı duracağız? Türkiye’nin Suriye’de ne işiniz var diyenlere, Baba Esat ile Türkiye 1998’de “Adana Mutabakatı’nı imzaladı” deyin ve bu anlaşma hükmü icra edilmesi gereken bir anlaşmadır. 2001’de yenilenmiş ve yola devam edilmiştir. Sorsanız hepsi DEAŞ ile mücadele için Suriye’de. 1 milyon Suriyeli kardeşimizin ölümüne ya göz yumdular ya da doğrudan ortak oldular. Bir terör örgütü olmanın yanında İslam’ında en büyük düşmanı olarak gördüğümüz DEAŞ ile mücadelede somut başarıları olan tek ülke Türkiye’dir. Son 2 yılda yaklaşık 8 bin DEAŞ mensubunu gözaltına aldık. Bunlardan 2 bin 300’den fazlasını tutukladık. Sadece El-Bab’da 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. Ülkemizde çoğu Suriyeli olmak üzere 4 milyon sığınmacı hayatını sürdürüyor. İnşallah Suriye'de güvenli hale getirdiğimiz yerleri çoğalttıkça bu yükü daha hızlı hafifleteceğiz” diye konuştu.
300 bin Suriyeli
topraklarına döndü
“Şu ana kadar Suriye topraklarına geri dönen sığınmacıların sayısı 300 bine yaklaştı” diyerek konuşmasına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şu şekilde devam etti: “Bir yandan Ruslar ve İranlılarla diğer taraftan Amerikalarla tabi en başta Suriye’nin kendi halkı ile işbirliği içinde bölgemize büyük felaketten kurtarmakta kararlıyız. Önceliğimiz siyaset ve diplomasi yollarını sonuna kadar kullanmaktır. İdlib’de ortak bir müdahaleyi Rusya ile beraber yapmasaydık yüz binler topraklarımıza gelecekti. Yaptığımız operasyon bu işi çözdü ve İdlibli kendi topraklarında kaldı. Şu anda aynı bu koruma ve güvenlik devam ediyor. Gerektiğinde askeri yöntemlerden kaçınmayacağımızı Fırat Kalkanı ve Zeytindalı harekatlarımızda gösterdik. Münbiç ve Fırat’ın doğusu için gerektiğinde kullanmak üzere askeri hazırlıklarımızı büyük ölçüde tamamladık. Oldu oldu, olmadı bir gece ansızın oralardayız. Bunun için bize bedel ödetme tehditleri yapanlara diyoruz ki, “Biz bu bedeli öderiz ama istikbalimizden ve istiklalimizden taviz vermeyiz.”
Yeni bir seferberlik
ilan ediyoruz
Erdoğan, Türkiye’nin ekonomik tuzaklara da maruz kaldığını belirtirken, “Geçtiğimiz yılında Ağustos ayından itibaren kur, faiz, enflasyon üçgeninde gerçekleştirilen ekonomik saldırıya uğradı. Konu ekonomi olunca çözümü de zaman alıyor. 2 yıl içerisinde 1,5 milyonluk ilave istihdam elde etmiştik. Geçenlerde TOBB’da Türkiye’de oda ve borsalarla bir araya geldik, kendilerinden 2,5 milyon istihdam taahhüdü aldık. Çünkü sanayicimize, tüccarımıza, odalarımıza ve borsalarımıza güveniyorum. Biz biriz, beraberiz, kardeşiz ve yolculuğumuzu da böyle devam ettireceğiz. Şimdi hem kaybımızı telafi etmek hem de atılım hamlesi başlatmak için yeni bir seferberlik ilan ediyoruz. Sanayiciden esnafa, çiftçiden ihracatçıya kadar her kesime üretimlerini, ticaretlerini, istihdamlarını artırmaya yönelik destekler, teşvikler, muafiyetler veriyoruz. Üretimi ve istihdamı artırmanın yolu yatırımdır. Hem kendi vatandaşlarımızdan hem de yurt dışından ülkemizde yatırım yapmak isteyenlere kapılarımızı sonuna kadar açtık. Hem Batı ülkelerinden, hem Orta Doğu'dan, Körfez'den, hem Orta Asya'dan, hem Uzak Doğu'dan ciddi yatırımcı ilgisi var. Bunların fiilen hayata geçmesi ve istihdama dönüşmesi zaman alıyor, bir anda bunlar olmuyor ama artık tünelin ucu göründü. KOBİ2ye işini büyütmesi için uygun şartlarda finansman sağlıyoruz, ama bazı kişilerin bu kaynağı işinde kullanmak yerine faize yatırdığını duyuyoruz” dedi.
Bunun adı olsa olsa fırsatçılıktır,
riyakarlıktır, tefeciliktir,
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şu cümlelerle devam etti: “Benim burada bir ricam var, marketlere, çarşıya, pazara bakıyoruz, maalesef, çarşı pazarda, marketlerde fiyatlar, üreticiden alındıktan sonra aracılar vasıtasıyla tırmandırılıyor. Fiyatlar birbirini tutmuyor. Burada belediyelerimize büyük görevler düşüyor. Bu tür fiyatları artıranları hesaba çekmeniz lazım, bunları silkelemeniz lazım. Benim vatandaşıma bu şekilde yüksek rakamlarla bu fiyatlarda mal satanları hesaba çekmeniz lazım. Hazırlıklarımız var ve bu uygulamayı da yapacağız, kusura bakmasınlar. Bunun adı ticaret değil, para kazanma değildir, bunun adı olsa olsa fırsatçılıktır, riyakarlıktır, tefeciliktir, hatta ülkeye ve millete ihanettir. Fiyatları piyasa belirler, gerçek serbest rekabette ama bu o değil. İşte pazara bakıyoruz ne alemde, markete bakıyoruz ne alemde. Piyasayı manipüle ederek bu fırsatçılığı meşrulaştırmaya çalışmanın serbest piyasa ekonomisinde yeri yoktur. Dünyanın hiçbir yerinde devletin ve toplumun böyle bir çarpıklığa göz yumması, gözünü hırs bürümüş bir avuç spekülatöre teslim olması söz konusu olamaz. Gaziantepli alnının teri ile kazanmanın bereketini çok iyi bilir. Onun için Gaziantep, son dönemde yaşanan dalgalanmalardan en az etkilenen şehirlerimizden biridir.” Hüseyin Karataş