ANASAYFA arrow right Güncel

Hırsızlık, dolandırıcılık ve uyuşturucu ticareti suçlarında ciddi bir artış var

Hırsızlık, dolandırıcılık ve uyuşturucu ticareti suçlarında ciddi bir artış var
YAYINLAMA: 07 Ocak 2024 / 21.47
GÜNCELLEME: 07 Ocak 2024 / 21.50

“Kentin bir tarafı Paris veya Londra, diğer taraf ise Malezya ve Hindistan”

Gaziantep’in Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi içerisinde suç oranlarının en yüksek olduğu iller arasında yer aldığının altını çizen Av. İpek Serinkoz, “Kentte hırsızlık, dolandırıcılık ve uyuşturucu ticareti suçlarında ciddi bir artış var. Cezalar caydırıcı olmadığı için insanlar tekrardan suça çabuk eğilim gösterebiliyor. Bazılarının 20’ye yakın suç dosyası olduğunu veya şüpheli olarak yargılandığı soruşturmaları görmekteyiz” tespitini yaptı.

Gaziantep, çevre illerden yoğun bir göç alıyor

Gaziantep’in birçok ilden yoğun bir göç aldığını belirten Serinkoz, “Yoğun göç nedeniyle alışkanlıklar ve insanların hayat tarzları değişmeye başladı. Dolayısıyla adli vakalarda artış söz konusu. Gaziantep adliyesinde söz konusu suç ve türleri kapsamında her geçen gün yeni bir mahkemeye ihtiyaç duyuluyor” ifadelerini kullandı.

Şehirde suç oranlarının artması ekonomi ile doğrudan bağlantılı

Kentteki suç oranlarının artmasında ekonominin doğrudan bağlantılı olduğunu dile getiren Serinkoz, “Vatandaşlar arasındaki gelir-gider makası artıyor. Kentin bir tarafı Paris veya Londra olurken diğer taraf ise Malezya ve Hindistan. Gelir dağılımında büyük bir dengesizlik var. O nedenle bu durum insanları suça teşvik edebiliyor. Göç artıyor, nüfus kalabalıklaştıkça suç oranları da buna paralel olarak yükseliyor” dedi.

Yargıya güven azaldıkça insanlar kendi adaletini kendisi sağlıyor

Av. Serinkoz, bencil bir toplum haline geldiğimizi ve insanların sadece kendilerini düşünür hale geldiğini sözlerine eklerken, bireysel silahlanma konusunda şunları dile getirdi: “Yargıya olan güvenin azalması, yargılamaların uzun sürmesi, hukuki zemine dayanmayan gerekçelerle kararların çıkması sonucunda insanlar kendi adaletini kendilerini sağlamaya çalışıyor. İnsanların ilk başvuracağı yerler adli merciler olması gerekirken maalesef insanlar kendi sorunlarını kendilerini çözme yoluna başvuruyorlar. Bu belli bir noktadan sonra istenmeyen olayların yaşanmasına neden oluyor.”

Bir an önce Anayasa Mahkemesi’nin kararı uygulanmalı

Yargıtay’ın Can Atalay’ın kararını değerlendiren Serinkoz, “Yargıtay’ın verdiği karar, yargının bir ayağının kopartılması anlamına geliyor. Normlar hiyerarşisinde Anayasa Mahkemesi’nin tüm kararları bağlayıcı olmakla beraber kurumlar kararı tanımak zorunda. Bu kanunlarımızda çok açık ve net bir şekilde belirtiliyor. Ancak herhangi bir yargı merciinin Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararı tanımaması yargıya büyük bir darbe. Mahkemeler kendi kanaatleriyle hareket etmeye devam ederlerse yargıya az olan güven tamamen yok olacak. O nedenle bir an önce Anayasa Mahkemesi’nin kararı uygulanmalı” çağrısında bulundu.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *