Yerel perakendecilerde çalışma şartları çok ilkel
Gaziantep’te yerel marketlerde çalışma şartlarının çok ilkel olduğunu ifade eden Tez-Koop-İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Bilal Öztokmak, “İş girişlerinde boş senetlere imza attırılıp, işçiler bunlarla tehdit ediliyor. İşçilerin iş akitleri tazminatsız feshediliyor. Onun için yerel zincirlerde çok ciddi hak ihlalleri var” dedi.
Sorunlar minimize ediliyor
veya toplu sözleşmelerle çözülüyor
Ulusal çaptaki perakende mağazalarında sendika olarak örgütlü olduklarını belirten Öztokmak, “İşçiler sözleşme ile çalışıyor. Dolayısıyla buradaki sorunlar minimize ediliyor veya toplu sözleşmelerle çözülüyor. Toplu sözleşmeler sayesinde çalışanların ücretleri konusunda ciddi iyileştirmeler yaptırabiliyoruz. Kısacası ülkemiz şartlarına göze çok daha iyi çalışma şartlarına sahipler” şeklinde konuştu.
Yerel perakendecilerde
çalışma şartları çok ilkel
“Yerel perakendecilerde çalışma şartları çok ilkel. İşçiler 50-100 yıl önceki çalışma şartlarına tabii tutuluyorlar” diyen Öztokmak, işçilerin 10-12 ve asgari ücretle çalıştıklarının altını çizdi. “Sosyal yaşamları da ciddi anlamda kısıtlanıyor, ciddi mobing ve tacizlere maruz kalıyorlar. Onun için buradaki işçilerle sürekli diyalog halinde olmaya çalışıyoruz. Çalışma şartlarının iyileştirilmesi için sendikal örgütlenmeler yapıyoruz. Çalışama Müdürlüklerinin buralarda ciddi denetimler ve arkadaşların sendikal örgütlenmeye geçerek sorunlarını çözmeye çalışması gerekiyor. İş girişlerinde boş senetlere imza attırılıp, işçiler bunlarla tehdit ediliyor. İşçilerin iş akitleri tazminatsız fesih ediliyor. Onun için yerel zincirlerde çok ciddi hak ihlalleri var” diye açıklama yaptı.
Denetimler olsa
dahi etkisiz kalınıyor
Normal şartlarda bir işçinin haftalık 45 saat çalışması gerektiğini sözlerine ekleyen Tez-Koop-İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Bilal Öztokmak, konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer işçi bu saatin üzerinde çalıştırılsa fazla mesai ücretinin verilmesi lazım. Ama yerel zincirlerin hiç birinde fazla mesai ödemesi yapılmıyor, haftalık 60 saat çalıştırılıyorlar ve itiraz edenlerde işten çıkartılıyor. Çalışma Müdürlükleri şikâyet halinde buraların denetimlerini yapıyorlar ama yasal olarak çok ciddi yaptırımları yok. Dolayısıyla denetim olsa dahi etkisiz kalınıyor.”
Yargı bu şekilde devam ederse yeni
yasalar çıkarsan bile
uygulamada sıkıntılar çıkıyor
İşçiler ve vatandaş sorunları karşısında dava açabileceklerinin altını çizen Öztokmak, “Fakat ülkemizde en basit bir dava dahi 2-2,5 yıl sürüyor. Ülkedeki yargı bu şekilde devam ettiği sürece yeni yasalar çıkarsan bile uygulamada sıkıntılar çıkıyor. Çözüm olarak idari denetimler olabilir, ama bunun yanında da işçinin kendisini savunma mekanizmasını geliştirmesi gerekiyor. En başta sendikal örgütlenmelerin önünün açılması lazım. Sendikaların buradaki dengeyi sağlayabilmesi gerekiyor. Çünkü işçiler işveren karşısında çok zayıf kalıyor. Haliyle işçiler evine ekmek götürmek için olumsuz koşullara rağmen çalışmak zorunda kalıyor” ifadelerini kullandı.
Toplumda 20-30 yıldan beri
sendikalaşma çok farklı algılandı
Sendikal örgütlenmenin yapmanın çok zor olduğunu vurgulayan Öztokmak, “Bir işçi sendikaya üye olmaya kalktığı zaman işten çıkarılma tehdidi adı altında psikolojik baskıya maruz kalıyor ve sendikal hakkını kullanmaktan vazgeçiyor. Toplumda 20-30 yıldan beri sendikalaşma çok farklı olarak algılandı. Fakat sendikaların amaçları kutsal amaçlardır” diye konuştu. Erkan Günyolu
Gaziantep’te yerel marketlerde çalışma şartlarının çok ilkel olduğunu ifade eden Tez-Koop-İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Bilal Öztokmak, “İş girişlerinde boş senetlere imza attırılıp, işçiler bunlarla tehdit ediliyor. İşçilerin iş akitleri tazminatsız feshediliyor. Onun için yerel zincirlerde çok ciddi hak ihlalleri var” dedi.
Sorunlar minimize ediliyor
veya toplu sözleşmelerle çözülüyor
Ulusal çaptaki perakende mağazalarında sendika olarak örgütlü olduklarını belirten Öztokmak, “İşçiler sözleşme ile çalışıyor. Dolayısıyla buradaki sorunlar minimize ediliyor veya toplu sözleşmelerle çözülüyor. Toplu sözleşmeler sayesinde çalışanların ücretleri konusunda ciddi iyileştirmeler yaptırabiliyoruz. Kısacası ülkemiz şartlarına göze çok daha iyi çalışma şartlarına sahipler” şeklinde konuştu.
Yerel perakendecilerde
çalışma şartları çok ilkel
“Yerel perakendecilerde çalışma şartları çok ilkel. İşçiler 50-100 yıl önceki çalışma şartlarına tabii tutuluyorlar” diyen Öztokmak, işçilerin 10-12 ve asgari ücretle çalıştıklarının altını çizdi. “Sosyal yaşamları da ciddi anlamda kısıtlanıyor, ciddi mobing ve tacizlere maruz kalıyorlar. Onun için buradaki işçilerle sürekli diyalog halinde olmaya çalışıyoruz. Çalışma şartlarının iyileştirilmesi için sendikal örgütlenmeler yapıyoruz. Çalışama Müdürlüklerinin buralarda ciddi denetimler ve arkadaşların sendikal örgütlenmeye geçerek sorunlarını çözmeye çalışması gerekiyor. İş girişlerinde boş senetlere imza attırılıp, işçiler bunlarla tehdit ediliyor. İşçilerin iş akitleri tazminatsız fesih ediliyor. Onun için yerel zincirlerde çok ciddi hak ihlalleri var” diye açıklama yaptı.
Denetimler olsa
dahi etkisiz kalınıyor
Normal şartlarda bir işçinin haftalık 45 saat çalışması gerektiğini sözlerine ekleyen Tez-Koop-İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Bilal Öztokmak, konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer işçi bu saatin üzerinde çalıştırılsa fazla mesai ücretinin verilmesi lazım. Ama yerel zincirlerin hiç birinde fazla mesai ödemesi yapılmıyor, haftalık 60 saat çalıştırılıyorlar ve itiraz edenlerde işten çıkartılıyor. Çalışma Müdürlükleri şikâyet halinde buraların denetimlerini yapıyorlar ama yasal olarak çok ciddi yaptırımları yok. Dolayısıyla denetim olsa dahi etkisiz kalınıyor.”
Yargı bu şekilde devam ederse yeni
yasalar çıkarsan bile
uygulamada sıkıntılar çıkıyor
İşçiler ve vatandaş sorunları karşısında dava açabileceklerinin altını çizen Öztokmak, “Fakat ülkemizde en basit bir dava dahi 2-2,5 yıl sürüyor. Ülkedeki yargı bu şekilde devam ettiği sürece yeni yasalar çıkarsan bile uygulamada sıkıntılar çıkıyor. Çözüm olarak idari denetimler olabilir, ama bunun yanında da işçinin kendisini savunma mekanizmasını geliştirmesi gerekiyor. En başta sendikal örgütlenmelerin önünün açılması lazım. Sendikaların buradaki dengeyi sağlayabilmesi gerekiyor. Çünkü işçiler işveren karşısında çok zayıf kalıyor. Haliyle işçiler evine ekmek götürmek için olumsuz koşullara rağmen çalışmak zorunda kalıyor” ifadelerini kullandı.
Toplumda 20-30 yıldan beri
sendikalaşma çok farklı algılandı
Sendikal örgütlenmenin yapmanın çok zor olduğunu vurgulayan Öztokmak, “Bir işçi sendikaya üye olmaya kalktığı zaman işten çıkarılma tehdidi adı altında psikolojik baskıya maruz kalıyor ve sendikal hakkını kullanmaktan vazgeçiyor. Toplumda 20-30 yıldan beri sendikalaşma çok farklı olarak algılandı. Fakat sendikaların amaçları kutsal amaçlardır” diye konuştu. Erkan Günyolu