Ekonomik krizin her geçen gün kendisini daha çok hissettirdiği ülkemizde açlık ve yoksulluk sınırı yükselmeye devam ediyor. Türk-İş Konfederasyonu, şubat ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre açlık sınırının 23 bin 324 liraya yükseldiği Türkiye’de yoksulluk sınırı ise 76 bin liraya dayandı
Türk-İş Konfederasyonu, şubat ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırma sonuçlarını açıkladı. Yapılan araştırma asgari ücretin 22 bin 104 lira olduğu günümüzde hem açlık hem de yoksulluğun arttığını gösteriyor. Ayrıca mutfak enflasyonunun durdurulamaz yükselişi sürüyor.
Açlık sınırı 23 bin 323 lira oldu yoksulluk sınırı ise 76 bin liraya dayandı
Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapılması gereken aylık gıda harcaması tutarı açlık sınırı 23 bin 323 liraya, gıda harcaması ile giyim, kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise yoksulluk sınırı 75 bin 973 liraya çıktı. Bekâr bir çalışanın yaşama maliyeti aylık 30 bin 206 lira oldu. Aylık yüzde 5,39 olan aylık mutfak enflasyonu on iki aylık yüzde 43, yıllık ortalama yüzde 57 olarak kaydedildi.
Asgari ücret insanca yaşanacak bir seviyeye çıkartılmalı
Açlık ve yoksulluk sınırı araştırma sonuçlarını değerlendiren Türk-İş Gaziantep İl Başkanı Mehmet Akif Sarıca, ‘’Ortaya çıkan sonuçlar işçinin, emekçinin, dar ve sabit gelirlilerin alım gücünün gün geçtikçe düştüğünü, geçim şartlarının ise ne kadar zorlaştığını ortaya koyuyor. Bu şartlar altında mevcut asgari ücret ile yıl sonunun getirilmesinin mümkünatı yok. O yüzden bir an evvel iyileştirilmeli. İnsanca yaşanacak bir ücret seviyesine çıkartılmalı’’ dedi.
İnsan onuruna yaraşır bir yaşam sürdürebilme imkânı çoğu ücretli çalışan için mümkün olmuyor
‘Çalışanların satın alma gücü her geçen gün gerilemekte ve bu nedenle çalışanlar gıda harcamalarında bile tasarruf yapmak zorunda kalıyor’ diyen Sarıca, ‘’Ülkemizde insan onuruna yaraşır bir yaşam sürdürebilme imkânı çoğu ücretli çalışan için mümkün olmuyor. Toplumun çoğunluğunu oluşturan ücretli çalışanlar ve emekliler için zorunlu harcama ile elde edilen gelir arasındaki fark giderilmeli’’ ifadelerini kullandı.
Fırsatçılık yapan işletmeler en ağır şekilde cezalandırılmalı
Ramazan fırsatçılarından dert yanan Sarıca, ‘’Ramazan ayının gelmesiyle birlikte fırsatçılar yine ortaya çıktı. Hayat pahalılığının arttığı ve yaşam koşullarının zorlaştığı bir dönemde fırsatçılık yapan işletmelere fırsat verilmemeli. En ağır şekilde cezalandırılmaları gerekir ki bir daha böyle işlere kalkışmasından. Ayrıca yapılan denetimleri takdirle karşılıyoruz, ama daha da arttırılması düşüncesindeyiz’’ açıklamasını yaptı.
RSS