ANASAYFA arrow right Güncel

Kadının kendi varlığı başlı başına bir sanat eseridir

Kadının kendi varlığı başlı başına bir sanat eseridir
YAYINLAMA: 05 Mart 2024 / 19.20
GÜNCELLEME: 05 Mart 2024 / 19.20

Gaziantep Ticaret Odası bünyesinde faaliyet gösteren Gaziantep AB Bilgi Merkezi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü anlamlı bir etkinlikle kutladı

Gaziantep AB Bilgi Merkezi organizasyonunda düzenlenen “Kültür & Sanatta Kadın ve Sivil Toplumun Gücü” etkinliğinde Oyuncu Ceyda Düvenci ve toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu Yanındayız Derneği Kurucu Üyesi, Oyuncu Mert Fırat’ın kültür ve sanatta toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine keyifli söyleşisi ardından Devlet Opera & Balesi Caz ve Müzikal Sanatçısı Zeynep Burcu Altınel’in canlı performansı alkışlar eşliğinde izlendi.

GTO üyelerinin yoğun ilgisine sahne olan etkinlikte konuşarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Dünya üzerindeki her şey kadının eseridir” sözüne vurgu yapan GTO Başkanı Tuncay Yıldırım, “Kadının kendi varlığı başlı başına bir sanat eseri… Yaratılışından gelen üretkenliği, hassasiyeti, estetiği, düşünme biçimi kadını hem bir sanat eseri hem yaşamın en üretken sanatçısı hem de sanat eserlerinin en büyük ilham kaynağı yapıyor.” dedi.

Cinsiyet ayrımcılığı için gerekçe olamaz

Konuşmasının devamında kadın ve erkeğin genetik, fizyolojik ve biyolojik özellikler bakımından eşit yaratılmadığını söyleyen fakat bunun aile, istihdam, ekonomi, hukuk, eğitim, politika, sanat ve yaşamın hiçbir anında cinsiyet ayrımcılığı yapılması için bir gerekçe olamayacağını vurgulayan Yıldırım, “Evet, biyolojik olarak eşit yaratılmadık ama öyle güzel bir şekilde var olmuşuz ki birbirimizi tamamlar, dengeler nitelikteyiz. İşte bu dengeye, bu tamamlayıcılığa odaklanmalıyız… Yani biyolojik cinsiyet özelliklerimizdeki eşitsizliği toplumsal cinsiyet noktasında fırsata çevirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Çocuklarımızı yetiştirme şeklimizi gözden geçirmeliyiz

Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda herkesin bireysel sorumlulukları olduğunu ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sadece bir kadın meselesi olmadığını belirten Başkan Yıldırım, “Şikâyet ettiğimiz durumlar için bir şey yapmamız, adım atmamız gerek. Cinsiyet eşitliğinin tartışılmadığı, kadın cinayetlerinin, kadına yönelik şiddetin olmadığı, kadınların pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duymadığı bir dünya istiyorsak işe kendi kapımızın önünü süpürmekle başlamalıyız. Yani çocuklarımızı yetiştirme şeklimizi gözden geçirmeliyiz. İnanıyorum ki; biyolojik farklılıkları, toplumsal eşitsizlik haline getirmeyecek bir yetiştirme tarzını benimsemek en azından gelecek nesillerde bu sorunun çözümünü destekleyecektir.” diye ekledi.

Kadının iş gücündeki varlığına göz yuman şirketler ilerleyen süreçte yaptırıma dahi maruz kalabilir

Yıldırım’ın konuşması ardından toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu Yanındayız Derneği Kurucu Üyesi, Oyuncu Mert Fırat, her alanda olduğu gibi sivil toplumda ve iş hayatında kadının varlığının önemine dikkat çekti. İçinde bulunduğu tüm STK’lar ve şirketlerde kadın çalışan sayısının %50 üzerinde olduğunun altını çizen Fırat, “Kadının iş gücündeki varlığına göz yuman şirketler ilerleyen süreçte yaptırıma dahi maruz kalabilir.” dedi.

Hayatınızda hiç kimsenin size manevi ya da bedensel şiddet uygulamasına izin vermeyin

Kültür ve sanatta toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine gerçekleşen söyleşide Oyuncu Ceyda Düvenci ise manevi ve fiziksel şiddete dikkat çekerek “Hayatınızda hiç kimsenin size manevi ya da bedensel şiddet uygulamasına izin vermeyin. Hiç kimse size kelimeleriyle de bedeniyle de zarar veremez. Önce cümlelerimizi, sonra sinirimizi kustuğumuz kelimelerimizi, sonra da gerçek sevginin içinde herhangi bir şiddet olmadığını önce kendimize sonra evlatlarımıza hatırlatırsak bir sene sonra bile farklı şeyler konuşuyor olacağız” şeklinde konuştu.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *