Sivas Katliamında insanlık suçu işlenmeyedevam ediyor!
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi tarafından yapılan açıklamada, “2 Temmuz 93’te Sivas’ta bu toprakların en güzel, en aydınlık 33 yüzü vahşice katledildi. Bu sadece Sivas’ın değil Türkiye tarihinin ayıbı, insanlık katliamıydı…33’ü aydın-sanatçı, 35 insanımız yanarken sadece Sivas değil, Devlet’te bu ayıba seyirci kaldı” denildi.
Sivas katliamının yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Türkiye’de yaşayan çeşitli inanç ve mezheplerden halklarımızın umudu ve aydınlık geleceği olan aydın, yazar ve sanatçıların da içinde olduğu 35 insanın ırkçı-gerici güçler tarafından katledilmesiyle insanlık tarihe “kara bir leke” ve büyük bir utanç olarak geçmiştir. Sivas katliamı, tıpkı 1 Mayıs 77 katliamı, Malatya, Maraş, Çorum, Gazi Mahallesi katliamları gibi bilinçli bir şekilde karanlıkta bırakılarak unutturulmak istenmiş, önceki katliamlar gibi, arkasındaki karanlık güçler bilinçli olarak açığa çıkarılmamış, katilleri korunarak yaşanan katliamlar unutturulmak istenmiştir.
Geçmişte Maraş’ta, Çorum’da ve ülkenin çeşitli yerlerinde yaşanan katliamları tertip eden ve faillerini koruyan zihniyet aradan geçen 20 yıla rağmen bugün de varlığını sürdürmektedir. Gezi eylemleri sırasında polis kurşunuyla öldürüldüğü açıkça belli olan Ethem SARISÜLÜK’ün katilini koruyanlar, Lice’de karakol yapımına karşı demokratik tepkisini gösterirken asker kurşunuyla öldürülen 18 yaşındaki Medeni YILDIRIM’ın katilini koruyanlar ile Sivas katliamını yaptıran ve katillerini koruyan zihniyet aynıdır.”
AKP katliamı sahiplendi
AKP iktidarının, geçtiğimiz yıllarda Sivas’ta katliam anması yapmayı yasaklayacak kadar ileri gitmesinin katliamı açıkça sahiplendiğini gösterdiğine de dikkat çekilerek, “20 yıl önce Sivas katliamı sanıklarının avukatlığını yaparak katliamı açıkça sahiplendiğini gösteren bazı şahısların, bugün iktidar partisi saflarında milletvekili, hatta bakan olarak görev yapıyor olması, başka bir söze gerek bırakmamaktadır. Türkiye’de geçmişte halkları birbirine düşürerek katliamlara zemin hazırlayanlar, bugün hala ayrımcı, ırkçı-gerici politikalarını sürdürerek halkların kardeşliğini ve emekçilerin birliğini engellemek için ellerinden geleni yapmaktadır. Başbakan’ın Gezi eylemleri sırasında halkın masum dini duygularını kullanarak “Camide içki içildi” şeklinde yalan beyanlarda bulunması, halkın demokratik başkaldırısının K.Maraş, Çorum, Sivas katliamı gibi kitlesel katliam kışkırtıcılığı ile bastırılmak istendiğini göstermektedir” şeklinde açıklama yapıldı.
Polis şiddeti ile tehdit
Toplumsal yaşamı hükümeti ve onun bir numaralı şiddet aracı polis şiddeti ile tehdit eden, doğrudan iktidar destekli tüm saldırı ve katliamların, Anadolu’nun farklı renklerinin, kimliklerinin ve kültürlerinin barış içinde bir arada yaşama isteğini kırmayı asla başaramayacağına da vurgu yapılarak, “İnsanlık, kendisine karşı işlenmiş suçları asla unutmamıştır ve unutmayacaktır., 2 Temmuz Sivas katliamının 20. yılı vesilesiyle Eğitim Sen olarak 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yaşanan ve “insanlık suçu” olarak tarihe geçen devlet destekli katliamın üzerinden tam 20 yıl geçti.
20 yıldır yüreğimizi yakan Sivas katliamını yapanları, onları kışkırtanları, devletiyle, hükümetiyle, yargısıyla ve çarpık demokrasi anlayışı ile yaşamını yitiren canlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, katliamı gerçekleştirenleri ve destekçilerini büyük bir öfke ile lanetliyoruz” denildi.
Eğitim Sen Gaziantep Şubesi tarafından yapılan açıklamada, “2 Temmuz 93’te Sivas’ta bu toprakların en güzel, en aydınlık 33 yüzü vahşice katledildi. Bu sadece Sivas’ın değil Türkiye tarihinin ayıbı, insanlık katliamıydı…33’ü aydın-sanatçı, 35 insanımız yanarken sadece Sivas değil, Devlet’te bu ayıba seyirci kaldı” denildi.
Sivas katliamının yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Türkiye’de yaşayan çeşitli inanç ve mezheplerden halklarımızın umudu ve aydınlık geleceği olan aydın, yazar ve sanatçıların da içinde olduğu 35 insanın ırkçı-gerici güçler tarafından katledilmesiyle insanlık tarihe “kara bir leke” ve büyük bir utanç olarak geçmiştir. Sivas katliamı, tıpkı 1 Mayıs 77 katliamı, Malatya, Maraş, Çorum, Gazi Mahallesi katliamları gibi bilinçli bir şekilde karanlıkta bırakılarak unutturulmak istenmiş, önceki katliamlar gibi, arkasındaki karanlık güçler bilinçli olarak açığa çıkarılmamış, katilleri korunarak yaşanan katliamlar unutturulmak istenmiştir.
Geçmişte Maraş’ta, Çorum’da ve ülkenin çeşitli yerlerinde yaşanan katliamları tertip eden ve faillerini koruyan zihniyet aradan geçen 20 yıla rağmen bugün de varlığını sürdürmektedir. Gezi eylemleri sırasında polis kurşunuyla öldürüldüğü açıkça belli olan Ethem SARISÜLÜK’ün katilini koruyanlar, Lice’de karakol yapımına karşı demokratik tepkisini gösterirken asker kurşunuyla öldürülen 18 yaşındaki Medeni YILDIRIM’ın katilini koruyanlar ile Sivas katliamını yaptıran ve katillerini koruyan zihniyet aynıdır.”
AKP katliamı sahiplendi
AKP iktidarının, geçtiğimiz yıllarda Sivas’ta katliam anması yapmayı yasaklayacak kadar ileri gitmesinin katliamı açıkça sahiplendiğini gösterdiğine de dikkat çekilerek, “20 yıl önce Sivas katliamı sanıklarının avukatlığını yaparak katliamı açıkça sahiplendiğini gösteren bazı şahısların, bugün iktidar partisi saflarında milletvekili, hatta bakan olarak görev yapıyor olması, başka bir söze gerek bırakmamaktadır. Türkiye’de geçmişte halkları birbirine düşürerek katliamlara zemin hazırlayanlar, bugün hala ayrımcı, ırkçı-gerici politikalarını sürdürerek halkların kardeşliğini ve emekçilerin birliğini engellemek için ellerinden geleni yapmaktadır. Başbakan’ın Gezi eylemleri sırasında halkın masum dini duygularını kullanarak “Camide içki içildi” şeklinde yalan beyanlarda bulunması, halkın demokratik başkaldırısının K.Maraş, Çorum, Sivas katliamı gibi kitlesel katliam kışkırtıcılığı ile bastırılmak istendiğini göstermektedir” şeklinde açıklama yapıldı.
Polis şiddeti ile tehdit
Toplumsal yaşamı hükümeti ve onun bir numaralı şiddet aracı polis şiddeti ile tehdit eden, doğrudan iktidar destekli tüm saldırı ve katliamların, Anadolu’nun farklı renklerinin, kimliklerinin ve kültürlerinin barış içinde bir arada yaşama isteğini kırmayı asla başaramayacağına da vurgu yapılarak, “İnsanlık, kendisine karşı işlenmiş suçları asla unutmamıştır ve unutmayacaktır., 2 Temmuz Sivas katliamının 20. yılı vesilesiyle Eğitim Sen olarak 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yaşanan ve “insanlık suçu” olarak tarihe geçen devlet destekli katliamın üzerinden tam 20 yıl geçti.
20 yıldır yüreğimizi yakan Sivas katliamını yapanları, onları kışkırtanları, devletiyle, hükümetiyle, yargısıyla ve çarpık demokrasi anlayışı ile yaşamını yitiren canlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, katliamı gerçekleştirenleri ve destekçilerini büyük bir öfke ile lanetliyoruz” denildi.