“Örgüte yardım etmek” iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılması üzerine 9 Mayıs 2022’de tutuklanan ve cezasının bir yıl ertelenmesi üzerine serbest bırakılan yüzde 61 engelli 81 yaşındaki Makbule Özer'in yeniden cezaevine girecek.
İnsan Hakları Derneği Antep Şube Başkanı Av. Bahri Oğuz, Gaziantep Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, “hukuka ve vicdana aykırı karar nedeniyle Makbule Özer, bugün hapishaneye girecek. Bir an önce bu hukuksuzluğa dur denilmelidir. Makbule Özer hakkında verilen bu karardan dönülmesi ve hasta mahpusların bir an önce serbest bırakılması konusunda yetkili makamlara çağrıda bulunuyoruz” dedi.
Yaşı, sağlık ve engel durumu nedeniyle cezaevinde kalmaması gereken Makbule Özer hakkında hukukun gereği yerine getirilmesi, tekrardan Adli Tıp Kurumu’na sevkinin yapılması, infazın ertelenmesi veya konutta infazın gereği yerine getirilmesi şeklindeki uzman görüşüyle Makbule Özer’in hapishanede kalamayacağının belirtildiğini kaydeden Oğuz, “Yine Makbule Özer’in ailesi, avukatları ve demokratik kitle örgütlerinin yoğun çabaları üzerine bağımsız raporlar ışığında ATK’ye sevki ve infazının ertelenmesi için başvurular yapılmış, doğuştan ortopedik sorunları, astım, işitme kaybı, şeker hastalığı ve kemik erimesi hastalıkları olan, 81 yaşındaki yüzde 61 engelli Makbule Özer, geçen yıl Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan değerlendirme neticesinde “Hayatını yalnız başına idame ettiremez” şeklinde rapor düzenlenmesi üzerine2 yıl 1 aylık hapis cezasının bir yıl ertelenmesine dair karar verilmiş ve 7 Eylül 2022’de serbest bırakılmıştı” hatırlatmasını yaptı.
ATK’nin kararları mahpusların hapishanelerde ölüme terk edildiğini gösteriyor
Oğuz, “Hayatını tek başına idame ettiremeyen, Adli Tıp Kurumu’na dahi tekerlekli sandalye ile götürülen Makbule Özer hakkında, 11 Kasım 2023 tarihinde yeniden yapılan değerlendirme sonrasında, sağlık sorunlarında herhangi bir değişiklik olmadığı kurul raporuna yansımasına rağmen “R (rehabilitasyon) tipi cezaevi şartlarında kalmasının uygun olduğuna dair karar verildi. Bir önceki raporda ATK 3. İhtisas Kurulu yaptığı tetkikler sonrası verdiği rapora, “Tedavisiz kalması kemik kırığı riski yaratıyor. Yaşı dikkate alındığında uzun vadede risk oluşturabilir” notu düşülmüştü. Raporunun devamında Makbule Özer’in, hapishanede banyodayken kayarak düştüğü ve sağ el parmağında kırık oluştuğu tespitine yer verilmişti. ATK’nin Özer’in yaşı ve hastalıkları artmasına rağmen böylesi bir rapor hazırlanmış olması ATK’nin kararları ile mahpusların hapishanelerde ölüme terk edildiğini gösteriyor. Bu durumun tıbbi, hukuki ve vicdani açıdan ayrı ayrı ağır sorumluluğu bulunmaktadır ve evrensel hekimlik değerleriyle bağdaşmıyor” açıklamasını yaptı.
Makbule Özer, yaşlılık sebebiyle lavabo, banyo gibi en temel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamıyor
“Makbule Özer, yaşlılık sebebiyle lavabo, banyo gibi en temel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamıyor” diyen Oğuz, “Türkçe dahi bilmeyen Özer’in R tipi hapishanesinde tutulmasının insani olmadığı açık. Makbule Özer’in, Türkiye’de sadece İzmir ve Elazığ illerinde bulunan, hak ihlallerinin yoğun olduğu, mahpusların sağlık hakkı başta olmak üzere hiçbir hakkına erişemediği, mahpusların rehabilite edilmediği aksine hapishaneye konulduktan sonra hastalıklarının daha da ilerlediği R tipi hapishanelerinden birine gönderilmesi Özer’in en başta yaşam hakkının riske atıldığı açıkça görülüyor” ifadelerini kullandı.
Hapishanelerdeki yoğun hak ihlallerinden en çok hasta mahpuslar etkileniyor
İnsan Hakları Derneği Antep Şube Başkanı Av. Bahri Oğuz, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Hapishanelerdeki yoğun hak ihlallerinden en çok hasta mahpuslar etkileniyor. Hasta mahpuslar, insan onuruna yaraşmayan koşullarda hapishanelerde tutuluyor. Sağlık hakları, tedavi hakları, yaşam hakları ellerinden alınıyor. Bu durum açıkça Birleşmiş Milletler ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi başta olmak üzeri tüm uluslararası sözleşmelerin ihlali.”