ANASAYFA arrow right Güncel

Kazanılan hak ve özgürlükler kaybediliyor

Kazanılan hak ve özgürlükler kaybediliyor
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.26
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.26
İnsan Hakları Derneği Gaziantep Şubesi, açlık grevleri ile ilgili basın açıklaması yaptı. İnsan Hakları Gaziantep Şube B
İnsan Hakları Derneği Gaziantep Şubesi, açlık grevleri ile ilgili basın açıklaması yaptı. İnsan Hakları Gaziantep Şube Başkanı Salman Yergin, “İHD olarak cezaevlerinde son üç yıl içerisinde yaptığımız inceleme ve araştırmaya dayalı hazırladığımız raporlara göre yaşanan hak ihlallerinin neredeyse 12 Eylül günlerini aratmayacak yoğunluğa ulaştığını tespit etmiş durumdayız. Özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL döneminde yoğunlaşan hak ihlalleri kısa süre içerisinde sistematikleşmiş, olağanüstü hal bahanesiyle 12 Eylül sonrasında insan hak ve özgürlükleri alanından büyük mücadelelerle sağlanan kazanımların büyükçe bir kısmını birer birer ortadan kaldırılmıştır” değerlendirmesinde bulundu.
1999 yılındaki açlık grevlerinde
çok sayıda can kaybı yaşandı
“Türkiye, 12 Eylül askeri darbesinden sonra hapishanelerdeki ihlallere karşı açlık grevi eylemleriyle tanışmış, ne yazık ki bu şekilde çok sayıda yurttaş yaşamını yitirmiştir” diyen Yergin, “En son 1999 yılındaki açlık grevleri çok sayıda can kaybına yol açmıştır. Açlık grevlerine yol açan koşulların ağırlığı, açlık grevi yapanların ölümü göze almalarına sebep olmaktadır. Türkiye’nin 12 Eylül sonrasındaki tarihi bunun açık bir kanıtıdır. Siyaset, medya, hukuk kurumları ve kamuoyu üzerinde etkisi olan bütün kişi ve kuruluşlar, yurttaşların ölümü göze almalarına yol açan ağır hak ihlallerine karşı hukuk ve demokrasiye inancın doğal bir gereği olarak ses verme borcu altındadırlar” ifadelerini kullandı.
Siyasi partilerin, daha fazla
ses çıkarmaları gerekiyor
Yaşanan ağır hak ihlalleri karşısında mecliste temsil edilen veya meclis dışındaki diğer siyasi partilerin de daha fazla ses çıkarması gerektiğini bir kez daha hatırlatan Başkan Yergin, “Benzer şekilde, medya kuruluşlarının da ağırlıklı olarak meseleyi sessizce geçiştirmeye eğilimli olduğunu üzülerek gözlemlemekteyiz. Hatta, bazı yayın organlarının cezaevlerindeki durumu tamamen görmezden gelen bir yayın politikası izlediği de gözlemlenmektedir. Cezaevlerine ilişkin mahpus haklarını ihlal eder nitelikteki uygulamaların çözümünde önemli bir işleve sahip baroların bu konuda daha aktif olması beklenmektedir” diye açıklama yaptı. Hüseyin Karataş
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *