KESK Gaziantep Şubeler Platformu, “OHAL Komisyonu derhal lağvedilmeli” konulu basın açıklaması yaptı. KESK Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez, “Komisyon yaptığı bu açıklamada; OHAL kapsamında yayımlanan KHK’ler ile 125 bin 678’i kamu görevinden çıkarma olmak üzere toplam 131 bin 922 tedbir işlemi gerçekleştirildiğini, Komisyona yapılan başvuru sayısının 125 bin 6 olduğunu açıklamıştır. Açıklamanın devamında 3 bin 700’ü kabul, 46 bin 600’ü ret edildi. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere karara bağlanan dosyalardan yüzde 93’ü ret edilmiştir” dedi.
Kamu görevlileri hakları ile
birlikte görevlerine dönmeli
Ersönmez, “Demokrasinin işlediği bir yerde temel hak ve özgürlüklerin kullanımı bırakın ihraç edilme gerekçesi olmayı, soruşturma konusu bile yapılamaz. Dolayısıyla Komisyon derhal lağvedilmeli ve haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmedir” ifadelerini kullandı.
Başvuruların yüzde
40’ı karara bağlandı
Komisyona yapılan 125 bin 612 başvurudan 4 bin 617 kişinin KESK üyesi olduğunu kaydeden Ersönmez, “Bu da başvurular içerisinde yüzde 3,6’ya denk düşmektedir. Komisyon başvurulardan şu ana kadar yüzde 40’ını karara bağlamıştır. Yüzde 40 içinde başvurusu ele alınan KESK’lilerin oranı ise yüzde 0,7’dir. Bu oran “KESK’lilerin başvurularının karara bağlanması bilinçli olarak mı geciktiriliyor?” sorusunu akla getirmektedir. Bu olasılığın kuvvetle muhtemel olduğunu düşünüyoruz. Kararlar geciktirilerek ikinci bir cezalandırma yoluna gidilmektedir. Konfederasyonumuza yönelik sendikal ayrımcılığa Komisyon da alet olmaktadır” diye açıklamada bulundu.
Ret kararlarında vahim
sonuçlarla karşılaşılıyor
“Konfederasyonumuza da ulaşan ret kararları incelendiğinde vahim bir durumla daha karşılaşmaktayız” diyen Ersönmez, “Haklarında soruşturma yürütülen, savcılıklar tarafından takipsizlik ya da mahkemeler tarafından beraat kararı verilen kamu emekçilerinin görevlerine geri dönmeleri önünde herhangi bir yasal engel olmamasına rağmen, başvuruları ret edilmektedir. İhraç gerekçesi yargı kararı ile açıkça ortadan kalkmış olmasına rağmen başvuruların ret edilmesi komisyonun uluslararası sözleşmeleri, anayasayı ve yasaları hiçe saydığını ve suç işlediğini göstermektedir” şeklinde ifadeler kullandı. Hüseyin Karataş
Kamu görevlileri hakları ile
birlikte görevlerine dönmeli
Ersönmez, “Demokrasinin işlediği bir yerde temel hak ve özgürlüklerin kullanımı bırakın ihraç edilme gerekçesi olmayı, soruşturma konusu bile yapılamaz. Dolayısıyla Komisyon derhal lağvedilmeli ve haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmedir” ifadelerini kullandı.
Başvuruların yüzde
40’ı karara bağlandı
Komisyona yapılan 125 bin 612 başvurudan 4 bin 617 kişinin KESK üyesi olduğunu kaydeden Ersönmez, “Bu da başvurular içerisinde yüzde 3,6’ya denk düşmektedir. Komisyon başvurulardan şu ana kadar yüzde 40’ını karara bağlamıştır. Yüzde 40 içinde başvurusu ele alınan KESK’lilerin oranı ise yüzde 0,7’dir. Bu oran “KESK’lilerin başvurularının karara bağlanması bilinçli olarak mı geciktiriliyor?” sorusunu akla getirmektedir. Bu olasılığın kuvvetle muhtemel olduğunu düşünüyoruz. Kararlar geciktirilerek ikinci bir cezalandırma yoluna gidilmektedir. Konfederasyonumuza yönelik sendikal ayrımcılığa Komisyon da alet olmaktadır” diye açıklamada bulundu.
Ret kararlarında vahim
sonuçlarla karşılaşılıyor
“Konfederasyonumuza da ulaşan ret kararları incelendiğinde vahim bir durumla daha karşılaşmaktayız” diyen Ersönmez, “Haklarında soruşturma yürütülen, savcılıklar tarafından takipsizlik ya da mahkemeler tarafından beraat kararı verilen kamu emekçilerinin görevlerine geri dönmeleri önünde herhangi bir yasal engel olmamasına rağmen, başvuruları ret edilmektedir. İhraç gerekçesi yargı kararı ile açıkça ortadan kalkmış olmasına rağmen başvuruların ret edilmesi komisyonun uluslararası sözleşmeleri, anayasayı ve yasaları hiçe saydığını ve suç işlediğini göstermektedir” şeklinde ifadeler kullandı. Hüseyin Karataş