Okulların açılmasının yaklaşmasıyla kantin yasakları da belli oldu. MEB’e bağlı resmi ve özel okulların-kurumlarında bünyesinde faaliyet gösteren kantin, büfe ve çay ocağı gibi işletmelerde satılacak hazır ambalajlı ürünlerde “Okul Gıdası” logosu uygulaması 16 Eylül’de hayata geçiyor
Okul kantinlerinde, çiğ tüketilen sebzeler, salatalık ve meyveler, doğal kurutulmuş meyve, işlenmemiş kuru yemiş, süt, ayran, peynir, çeşnili ve tahıllı ekmek çeşitleri, yumurta, doğal mineralli su ve şekersiz sakız, taze sıkılmış meyve ve sebze suları, bilim kurullarınca belirlenmiş kriterlerde üretilmiş hazır paketli yiyecek ve içeceklerin satışı mümkün olabilecek. Her türlü şekerli, kolalı, gazlı ve aromalı içecekler, kızartmalar, cipsler, tüm çikolata türleri, tüm şeker ve şekerlemeli ürünler, hamurlu şekerli tatlılar, tatlandırıcı katılmış yiyecek ve içecekler, kek ve pasta türleri, gevrek çerezler, kremalı ürünlerin satışı yapılmayacak.
Yasal dayanak henüz net değil
16 Eylül’de başlayacak “Okul Logosu” uygulaması hakkında Sabah’a konuşan Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, “Okul gıdasında logo tamam, ama uygulama henüz net değil” ifadelerini kullanırken, “Ana akım medyada çıkan ‘okul gıdası’ logosu olmayan ürünler satılmayacak manşetleri yayınlansa da konunun yasal dayanağı henüz net değil. Bakan ve ilgili yetkililerin basında verdiği demeçler ile yasal dayanak arasında uyumsuzluk var. Buradan yerel medya aracılığı ile soruyoruz, “Okul Gıdası Logosu” olmayan ambalajlı ürünler okullarda satılabilecek mi? Şartları sağladığını beyan eden üreticilerin ürünlerinin içeriklerine yönelik rutin denetimler olacak mı, yani okul gıdası şartlarını sağladığını beyan eden her üretici okullarda satış yapabilecek mi?” diye sordu.
Okullarda kontrollü
gıda satışını doğru buluyoruz
Okullarda kontrollü gıda satışını doğru bulduklarının altını çizen Aydın, “Çocuk yaşta başlayacak sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kültüre dönüşmesi halk sağlığı açısından çok önemli ve olumlu sonuçlar doğuracağını öngörüyoruz. Bununla birlikte okul gıdası logosu uygulamasında standartların sağlanmasının, uygunluğun kontrol altına alınmasının önemini vurgulamak istiyoruz” dedi.
Okullarda satılan ürünlerden numune
alınıp beyanlarla karşılaştırılmalı
Okul gıdası logosu kullanımının ihtiyacı karşılamaktan uzak, markalar arasındaki rekabeti haksız bir noktaya taşıyacak riskleri barındırdığını söyleyen Aydın, “Bu konunun akredite bağımsız kuruluşlarca denetlenmesi, okullarda satılan tüm ürünlerden numuneler alınıp, beyanlar ile karşılaştırılarak kontrol edilmesi gerekmektedir. Denetim kapasitesi zaten sınırlı Tarım ve Orman İl Müdürlükleri üzerinden okul kantinlerinin denetiminin yetersiz olacağını düşünüyoruz. Yani hali hazırdaki işletmeleri bile bir yıldan uzun periyotlarda ancak denetleyebilen, kadrosu yetersiz olan Tarım ve Orman Bakanlığına bu işi bırakmak pek etkin olmayacaktır” şeklinde ifadelere yer verdi.
En etkili denetçi tüketici
“Sağlıklı bir neslin temelleri çocuk ve ergenlik dönemindeki beslenmeyle doğrudan ilişkilidir” diyen Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, konuşmasını şu cümlelerle noktaladı: “Sağlıklı beslenen bireyler ve beslenme kültürü ile halk sağlığı arasında doğrudan bir ilişki olduğuna dair bilimsel çalışmalar mevcut. Logo kullanılan ürünler içerisinde de eğer sağlıklı olmadığını düşündükleri ürünler olması durumunda Alo 170 Gıda ihbar hattına şikayet etmeleri gerekir. Velilerin, öğrencilerin ve okul yöneticilerinin bu konuda dikkatli olması gerekir. En etkili denetçi tüketicidir. Öğrencilere ve velilere bu konuda bilgilendirme ve farkındalık çalışması yapılması, velilerin ve okul yönetimlerinin çocuklarını bilgilendirmesi gerekir. Ambalajsız satılan, yiyecekler, taze hazırlanan yemek ve içeceklerin de Türk Gıda Kodeksine uygun olması gerekecek. Uygunluğun sağlanması ve okullarda gıda güvenliği ve halk sağlığı çalışmalarının etkin yapılması için, denetimlerin sıklığının ve etkinliğinin arttırılması gerekir.” Hüseyin Karataş
Okul kantinlerinde, çiğ tüketilen sebzeler, salatalık ve meyveler, doğal kurutulmuş meyve, işlenmemiş kuru yemiş, süt, ayran, peynir, çeşnili ve tahıllı ekmek çeşitleri, yumurta, doğal mineralli su ve şekersiz sakız, taze sıkılmış meyve ve sebze suları, bilim kurullarınca belirlenmiş kriterlerde üretilmiş hazır paketli yiyecek ve içeceklerin satışı mümkün olabilecek. Her türlü şekerli, kolalı, gazlı ve aromalı içecekler, kızartmalar, cipsler, tüm çikolata türleri, tüm şeker ve şekerlemeli ürünler, hamurlu şekerli tatlılar, tatlandırıcı katılmış yiyecek ve içecekler, kek ve pasta türleri, gevrek çerezler, kremalı ürünlerin satışı yapılmayacak.
Yasal dayanak henüz net değil
16 Eylül’de başlayacak “Okul Logosu” uygulaması hakkında Sabah’a konuşan Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, “Okul gıdasında logo tamam, ama uygulama henüz net değil” ifadelerini kullanırken, “Ana akım medyada çıkan ‘okul gıdası’ logosu olmayan ürünler satılmayacak manşetleri yayınlansa da konunun yasal dayanağı henüz net değil. Bakan ve ilgili yetkililerin basında verdiği demeçler ile yasal dayanak arasında uyumsuzluk var. Buradan yerel medya aracılığı ile soruyoruz, “Okul Gıdası Logosu” olmayan ambalajlı ürünler okullarda satılabilecek mi? Şartları sağladığını beyan eden üreticilerin ürünlerinin içeriklerine yönelik rutin denetimler olacak mı, yani okul gıdası şartlarını sağladığını beyan eden her üretici okullarda satış yapabilecek mi?” diye sordu.
Okullarda kontrollü
gıda satışını doğru buluyoruz
Okullarda kontrollü gıda satışını doğru bulduklarının altını çizen Aydın, “Çocuk yaşta başlayacak sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kültüre dönüşmesi halk sağlığı açısından çok önemli ve olumlu sonuçlar doğuracağını öngörüyoruz. Bununla birlikte okul gıdası logosu uygulamasında standartların sağlanmasının, uygunluğun kontrol altına alınmasının önemini vurgulamak istiyoruz” dedi.
Okullarda satılan ürünlerden numune
alınıp beyanlarla karşılaştırılmalı
Okul gıdası logosu kullanımının ihtiyacı karşılamaktan uzak, markalar arasındaki rekabeti haksız bir noktaya taşıyacak riskleri barındırdığını söyleyen Aydın, “Bu konunun akredite bağımsız kuruluşlarca denetlenmesi, okullarda satılan tüm ürünlerden numuneler alınıp, beyanlar ile karşılaştırılarak kontrol edilmesi gerekmektedir. Denetim kapasitesi zaten sınırlı Tarım ve Orman İl Müdürlükleri üzerinden okul kantinlerinin denetiminin yetersiz olacağını düşünüyoruz. Yani hali hazırdaki işletmeleri bile bir yıldan uzun periyotlarda ancak denetleyebilen, kadrosu yetersiz olan Tarım ve Orman Bakanlığına bu işi bırakmak pek etkin olmayacaktır” şeklinde ifadelere yer verdi.
En etkili denetçi tüketici
“Sağlıklı bir neslin temelleri çocuk ve ergenlik dönemindeki beslenmeyle doğrudan ilişkilidir” diyen Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, konuşmasını şu cümlelerle noktaladı: “Sağlıklı beslenen bireyler ve beslenme kültürü ile halk sağlığı arasında doğrudan bir ilişki olduğuna dair bilimsel çalışmalar mevcut. Logo kullanılan ürünler içerisinde de eğer sağlıklı olmadığını düşündükleri ürünler olması durumunda Alo 170 Gıda ihbar hattına şikayet etmeleri gerekir. Velilerin, öğrencilerin ve okul yöneticilerinin bu konuda dikkatli olması gerekir. En etkili denetçi tüketicidir. Öğrencilere ve velilere bu konuda bilgilendirme ve farkındalık çalışması yapılması, velilerin ve okul yönetimlerinin çocuklarını bilgilendirmesi gerekir. Ambalajsız satılan, yiyecekler, taze hazırlanan yemek ve içeceklerin de Türk Gıda Kodeksine uygun olması gerekecek. Uygunluğun sağlanması ve okullarda gıda güvenliği ve halk sağlığı çalışmalarının etkin yapılması için, denetimlerin sıklığının ve etkinliğinin arttırılması gerekir.” Hüseyin Karataş