Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in “Batı Balkan Stratejisi”ni açıklarken Sırbistan ve Karadağ’ın AB üyeliğinin reformlara bağlı olarak 2025 yılına kadar gerçekleşebileceğini duyurması, Alman basınında eleştirilere hedef oldu. Die Welt gazetesi, Komisyonun verdiği sözü “hata” olarak niteledi.
Die Welt gazetesi, “Batı Balkan ülkelerine üyelik sözü vermek hataydı” görüşünü dile getirdiği yorumunda Sırbistan ve Karadağ’ın AB üyeliğinin 2025'e kadar gerçekleşmemesi halinde yaşanabilecek senaryolara yer veriyor.
''2003 yılında Batı Balkan ülkelerine AB'ye üyelik taahhüdü verilmesinin doğruluğu tartışılabilir” diyen gazete, DW Türkçe’nin yansıttığı yorumunda, “Bugünün çerçevesinden bakıldığında bu bir hataydı. Sırbistan ve Karadağ'a 2025'te üyelik tarihi vermek de AB Komisyonu'nun yaptığı akıllıca olmayan bir hamleydi” eleştirilerinde bulundu. Gazete şöyle devam ediyor:
“Bu sözün arkasında yatan aslında söz konusu tarihin yalnızca 'bildirici' olduğu ve ‘teşvik edici‘ bir özellik taşıdığıydı. Verilen mesaj ise şuydu: Yeterince reform gerçekleştiremezseniz, üyelik 2025'ten ileri bir tarihe de sarkabilir. Peki, Komisyon 2025 sözü tutulmazsa ne olacağını göz önünde bulundurdu mu? Böyle bir senaryoda Sırbistan ve Karadağ'da huzursuzluklar baş gösterebilir, hatta bu durum Vladimir Putin'in stratejisine hizmet edecek bölgesel bir ateşi bile fitilleyebilir.''ANKA
Die Welt gazetesi, “Batı Balkan ülkelerine üyelik sözü vermek hataydı” görüşünü dile getirdiği yorumunda Sırbistan ve Karadağ’ın AB üyeliğinin 2025'e kadar gerçekleşmemesi halinde yaşanabilecek senaryolara yer veriyor.
''2003 yılında Batı Balkan ülkelerine AB'ye üyelik taahhüdü verilmesinin doğruluğu tartışılabilir” diyen gazete, DW Türkçe’nin yansıttığı yorumunda, “Bugünün çerçevesinden bakıldığında bu bir hataydı. Sırbistan ve Karadağ'a 2025'te üyelik tarihi vermek de AB Komisyonu'nun yaptığı akıllıca olmayan bir hamleydi” eleştirilerinde bulundu. Gazete şöyle devam ediyor:
“Bu sözün arkasında yatan aslında söz konusu tarihin yalnızca 'bildirici' olduğu ve ‘teşvik edici‘ bir özellik taşıdığıydı. Verilen mesaj ise şuydu: Yeterince reform gerçekleştiremezseniz, üyelik 2025'ten ileri bir tarihe de sarkabilir. Peki, Komisyon 2025 sözü tutulmazsa ne olacağını göz önünde bulundurdu mu? Böyle bir senaryoda Sırbistan ve Karadağ'da huzursuzluklar baş gösterebilir, hatta bu durum Vladimir Putin'in stratejisine hizmet edecek bölgesel bir ateşi bile fitilleyebilir.''ANKA
RSS