CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, “Gerek Irak’ın gerek Suriye’nin bir parçalanma sürecine daha fazla ilerlediği bir noktada su konusu Türkiye’nin başını en fazla ağrıtacak, ağrıtmaya aday konulardan biri olarak gündeme gelecektir” uyarısını yaptı.
Loğoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında İsrail ve Filistin arasındaki gelişmelere değinerek şöyle dedi: “3 İsrailli genç kaçırıldı, bunlar ölü bulundu. Ardından İsrail bir tepki gösterdi ve göstermeye devam ediyor. Bir Filistinli genç öldürüldü. Bunun katilleri için İsrail devleti harekete geçti fakat İsrail ile Hamas arasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları maalesef çok yoğun bir şekilde devam ediyor. Sayın Başbakan’dan ve hükümetten çıt çıkmıyor, neden? Bu konuda niçin suskun? Benim ilk yorumum, AKP Hükümeti, Başbakan Müslümanlara işine geldiği zaman, işine geldiği ölçüde ve işine geldiği noktalarda sahip çıkıyor. İşine geldiği zaman Müslüman dünyaya sahip çıkıyor ama her ne hikmetse burnumuzun dibinde çok daha vahim gelişmelere gebe olacak bir ortam hakkında yani İsrail-Filistin, İsrail’in Gazze ve Gazze’nin İsrail’e yönelik karşılıklı duruş ve davranışları hakkında hiçbir şey söyleme gereğini hissetmiyor.”
Musul ve Irak’ta yaşanan olaylara işaret eden Loğoğlu, “Başkonsolosluk mensupları anladığımız kadarıyla günlük koşulları bakımından fazla bir sıkıntıları yok. Onun da herhalde bir anlamı olması lazım. Bir otelde ağırlandıkları şekilde haberler yer alıyor basında” diye konuştu.
“Su” konusunun Türkiye, Suriye ve Irak ilişkileri bakımından öteden beri hayati olan bir konu olduğunun altını çizen Loğoğlu, şunları ifade etti: “Tekrar bir su sorunu su kavramı telaffuz edilmeye başladı. Önümüzdeki günlerde bu su konusunun daha ciddi bir şekilde ciddi ölçülerde gündeme gelebileceğini yani gerek Irak’ın gerek Suriye’nin bir parçalanma sürecine daha fazla ilerlediği bir noktada su konusu Türkiye’nin başını en fazla ağrıtacak, ağrıtmaya aday konulardan biri olarak gündeme gelecektir. Şu anda bu yoğunluğa erişmiş değil ama her an çok kısa bir sürede çevremizdeki özellikle Irak ve Suriye’deki gelişmelere bağlı olarak bu konu gündeme gelebilir.”
Bir basın mensubunun, “Fethullah Gülen hareketine yönelik suç delilleri üretiliyor deniyor, ne diyeceksiniz?” sorusuna Loğoğlu, “Ergenekon, Balyoz ve benzeri davalarda casusluk davalarında o kadar büyük suçlamalara maruz kalan hapislerde uzun süren ömür çürüten insanlar üretilen, üretilmiş, fabrikasyon geçersiz, geçersiz olduğu ayan beyan herkes tarafından kabul edilen delillerle hapislerde tutuldular. Temennimiz benzeri bir süreçten yine bu sefer başka bir gerekçeyle yaşamamamız ve Türkiye’nin böyle bir hukuksuzluğa, adaletsizlikle karşı karşıya bırakılmaması. Bu sadece sorunuzun konusu olan cemaate yönelik bir davranış bir karardan kaynaklanan bir gözlem değil. Bunu defalarca görüyoruz” dedi.ANKA
Loğoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında İsrail ve Filistin arasındaki gelişmelere değinerek şöyle dedi: “3 İsrailli genç kaçırıldı, bunlar ölü bulundu. Ardından İsrail bir tepki gösterdi ve göstermeye devam ediyor. Bir Filistinli genç öldürüldü. Bunun katilleri için İsrail devleti harekete geçti fakat İsrail ile Hamas arasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları maalesef çok yoğun bir şekilde devam ediyor. Sayın Başbakan’dan ve hükümetten çıt çıkmıyor, neden? Bu konuda niçin suskun? Benim ilk yorumum, AKP Hükümeti, Başbakan Müslümanlara işine geldiği zaman, işine geldiği ölçüde ve işine geldiği noktalarda sahip çıkıyor. İşine geldiği zaman Müslüman dünyaya sahip çıkıyor ama her ne hikmetse burnumuzun dibinde çok daha vahim gelişmelere gebe olacak bir ortam hakkında yani İsrail-Filistin, İsrail’in Gazze ve Gazze’nin İsrail’e yönelik karşılıklı duruş ve davranışları hakkında hiçbir şey söyleme gereğini hissetmiyor.”
Musul ve Irak’ta yaşanan olaylara işaret eden Loğoğlu, “Başkonsolosluk mensupları anladığımız kadarıyla günlük koşulları bakımından fazla bir sıkıntıları yok. Onun da herhalde bir anlamı olması lazım. Bir otelde ağırlandıkları şekilde haberler yer alıyor basında” diye konuştu.
“Su” konusunun Türkiye, Suriye ve Irak ilişkileri bakımından öteden beri hayati olan bir konu olduğunun altını çizen Loğoğlu, şunları ifade etti: “Tekrar bir su sorunu su kavramı telaffuz edilmeye başladı. Önümüzdeki günlerde bu su konusunun daha ciddi bir şekilde ciddi ölçülerde gündeme gelebileceğini yani gerek Irak’ın gerek Suriye’nin bir parçalanma sürecine daha fazla ilerlediği bir noktada su konusu Türkiye’nin başını en fazla ağrıtacak, ağrıtmaya aday konulardan biri olarak gündeme gelecektir. Şu anda bu yoğunluğa erişmiş değil ama her an çok kısa bir sürede çevremizdeki özellikle Irak ve Suriye’deki gelişmelere bağlı olarak bu konu gündeme gelebilir.”
Bir basın mensubunun, “Fethullah Gülen hareketine yönelik suç delilleri üretiliyor deniyor, ne diyeceksiniz?” sorusuna Loğoğlu, “Ergenekon, Balyoz ve benzeri davalarda casusluk davalarında o kadar büyük suçlamalara maruz kalan hapislerde uzun süren ömür çürüten insanlar üretilen, üretilmiş, fabrikasyon geçersiz, geçersiz olduğu ayan beyan herkes tarafından kabul edilen delillerle hapislerde tutuldular. Temennimiz benzeri bir süreçten yine bu sefer başka bir gerekçeyle yaşamamamız ve Türkiye’nin böyle bir hukuksuzluğa, adaletsizlikle karşı karşıya bırakılmaması. Bu sadece sorunuzun konusu olan cemaate yönelik bir davranış bir karardan kaynaklanan bir gözlem değil. Bunu defalarca görüyoruz” dedi.ANKA
RSS