Gaziantep Barosu Başkanı AV. Bektaş Şarklı, sık yapılan atamaların yargının zaten ağır işleyen yapısını daha da yavaşlattınını vurguladı
Gaziantep’in de aralarında bulunduğu birkaç ile son yapılan atamalarla ilgili açıklama yapan Gaziantep Barosu Başkanı AV. Bektaş Şarklı, HSYK tarafından çıkarılan kararnamelerle yargı mensuplarının görev yerlerinin sürekli bir şekilde değiştirildiğine dikkat çekerken, “Yeri değiştirilen yargı mensuplarının hangi ölçüler ışığında yerlerinin değiştirildiği ise maalesef açık değildir. Kıdem esasına göre yerleri değiştirilen yargı mensupları dışında kalan bir çok yargı mensubunun yeri, ‘’atandıkları yeni yerleri sürgün yeri olarak algılamalarına’’sebep olacak şekilde değiştirilmektedir” dedi.
Adaletin tesis edilmesini gecikiyor
Ölçüsü ve çerçevesi müphem olan bu tarz yer değişikliklerin yargı mensuplarında haksızlık algısı oluşturduğunu ve bu algı neticesinde yargı mensuplarının verimliliklerinin düştüğünü vurgulayan Şarklı, “Yargı mensuplarının bu şekilde verimliliklerinin düşmesi,vatandaşlarında haklarına zamanında ulaşmalarını ciddi bir şekilde sıkıntıya sokmaktadır.Yargı mensuplarının sıklıkla yer değiştirmeye maruz kalmaları zaten uzun süren yargı süreçlerinin daha da uzamasına sebebiyet verdiği, adaletin tesis edilmesini geciktirdiği bilinmektedir. Ülkemizde başladığı dosyayı sonuna kadar götürebilen yargı mensubu sayısı neredeyse yok denecek kadar azdır. Devam eden dosyaları yeni gelen yargı mensubunun incelemesi, dosyaya hakim olması ciddi bir süreç ve zaman gerektirmektedir. Bu sebeplerle sıklıkla duruşmalar (mecburi olarak ) ertelenmekte ve hakkın sahibine ulaşması gecikmektedir” diye konuştu.
Bu tür atamalar yargı mensuplarında sürgün algısı oluşturuyor
Kıdemlerine bakılmaksızın sübjektif kriterlerle yerleri değiştirilen yargı mensuplarının bir kısmının, aile bütünlüklerinin de sıkıntıya girdiğini veya daha iyi yaşam şartları olan şehirlerden yaşam şartları (görece) daha kötü olan şehirlere atandıkları için, atandıkları yerlere adapte olmakta güçlük çektiklerini dile getiren Şarklı, “Bu tür atamalar yargı mensuplarında (sürgün) algısı oluşturmakta ve çalışma performanslarını negatif yönde ciddi oran etkilemektedir.Haliyle bu durumun ceremesini de hak arayan vatandaşlar çekmektedir.Bazı yargı mensupları atandığı yerlere henüz ev eşyalarını dahi taşımadan başka bir yere atanmaktadırlar.Bu şekilde objektif olmayan ve hatta çoğu zaman siyasi saiklerle (kamuoyuna basın yoluyla yansıdığı şekliyle) yapıldığı düşünülen atamalar hukukun yozlaşmasına, hakka ulaşmanın kısıtlanmasına, hakkın zayi olmasına, yargı mensuplarının verimsizliğine sebebiyet vermektedir.
Atamalarda asgari ülçü olmalı
Şarklı, “Yargıdaki atamaların daha objektif kriterlerle yapılması, sebeplerinin paylaşılması, atamaların Hakim-savcıların bulundukları illerdeki Barolardan, avukatlardan ve vatandaşlardan da sorulması, asgari bir ölçü olarak en azından yargı mensuplarının atandıkları yerlerde adaptasyon süreçlerinin tamamlanmasının beklenilmesi yargılamaların hızlanmasına, hakkındaha kısa sürede hak sahibine teslimine faydalı olacaktır” açıklamasında bulundu. Adem Kesenek
Gaziantep’in de aralarında bulunduğu birkaç ile son yapılan atamalarla ilgili açıklama yapan Gaziantep Barosu Başkanı AV. Bektaş Şarklı, HSYK tarafından çıkarılan kararnamelerle yargı mensuplarının görev yerlerinin sürekli bir şekilde değiştirildiğine dikkat çekerken, “Yeri değiştirilen yargı mensuplarının hangi ölçüler ışığında yerlerinin değiştirildiği ise maalesef açık değildir. Kıdem esasına göre yerleri değiştirilen yargı mensupları dışında kalan bir çok yargı mensubunun yeri, ‘’atandıkları yeni yerleri sürgün yeri olarak algılamalarına’’sebep olacak şekilde değiştirilmektedir” dedi.
Adaletin tesis edilmesini gecikiyor
Ölçüsü ve çerçevesi müphem olan bu tarz yer değişikliklerin yargı mensuplarında haksızlık algısı oluşturduğunu ve bu algı neticesinde yargı mensuplarının verimliliklerinin düştüğünü vurgulayan Şarklı, “Yargı mensuplarının bu şekilde verimliliklerinin düşmesi,vatandaşlarında haklarına zamanında ulaşmalarını ciddi bir şekilde sıkıntıya sokmaktadır.Yargı mensuplarının sıklıkla yer değiştirmeye maruz kalmaları zaten uzun süren yargı süreçlerinin daha da uzamasına sebebiyet verdiği, adaletin tesis edilmesini geciktirdiği bilinmektedir. Ülkemizde başladığı dosyayı sonuna kadar götürebilen yargı mensubu sayısı neredeyse yok denecek kadar azdır. Devam eden dosyaları yeni gelen yargı mensubunun incelemesi, dosyaya hakim olması ciddi bir süreç ve zaman gerektirmektedir. Bu sebeplerle sıklıkla duruşmalar (mecburi olarak ) ertelenmekte ve hakkın sahibine ulaşması gecikmektedir” diye konuştu.
Bu tür atamalar yargı mensuplarında sürgün algısı oluşturuyor
Kıdemlerine bakılmaksızın sübjektif kriterlerle yerleri değiştirilen yargı mensuplarının bir kısmının, aile bütünlüklerinin de sıkıntıya girdiğini veya daha iyi yaşam şartları olan şehirlerden yaşam şartları (görece) daha kötü olan şehirlere atandıkları için, atandıkları yerlere adapte olmakta güçlük çektiklerini dile getiren Şarklı, “Bu tür atamalar yargı mensuplarında (sürgün) algısı oluşturmakta ve çalışma performanslarını negatif yönde ciddi oran etkilemektedir.Haliyle bu durumun ceremesini de hak arayan vatandaşlar çekmektedir.Bazı yargı mensupları atandığı yerlere henüz ev eşyalarını dahi taşımadan başka bir yere atanmaktadırlar.Bu şekilde objektif olmayan ve hatta çoğu zaman siyasi saiklerle (kamuoyuna basın yoluyla yansıdığı şekliyle) yapıldığı düşünülen atamalar hukukun yozlaşmasına, hakka ulaşmanın kısıtlanmasına, hakkın zayi olmasına, yargı mensuplarının verimsizliğine sebebiyet vermektedir.
Atamalarda asgari ülçü olmalı
Şarklı, “Yargıdaki atamaların daha objektif kriterlerle yapılması, sebeplerinin paylaşılması, atamaların Hakim-savcıların bulundukları illerdeki Barolardan, avukatlardan ve vatandaşlardan da sorulması, asgari bir ölçü olarak en azından yargı mensuplarının atandıkları yerlerde adaptasyon süreçlerinin tamamlanmasının beklenilmesi yargılamaların hızlanmasına, hakkındaha kısa sürede hak sahibine teslimine faydalı olacaktır” açıklamasında bulundu. Adem Kesenek
RSS