CHP’nin raporuna göre Türkiye’nin gidişatı kötü… Zira 1 milyon 655 bin kişinin bankalara kredi borcu var
CHP, 2002-2014 yılları arasında ekonomi ve sosyal hayata ilişkin bir rapor hazırladı. “Gerçek Türkiye'nin Grafikleri” adını taşıyan raporda, 2002 krizinin ardından ekonomide olumlu bir gidiş sağlandığı, ancak 2007 yılından sonra ekonomik ve sosyal hayatın birçok alanında olumsuza doğru gittiği vurgulandı.
Kredi borcu 52’ye katlandı
Raporda; Eylül 2014 sonunda 345.5 milyar TL'ye ulaşan vatandaşların bankalara olan kredi borcunun 2002 yılındaki düzeyin 52 katına çıktığı, 2002 yılında 6.5 milyar lira olan bankalara olan tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarının toplam tutarının 2013 yılı sonunda 330 milyar TL'ye, bu dönemde kredi kartı borçları 4.3 milyar liradan 74.2 milyar liraya, tüketici kredisi borçları 2.3 milyar liradan 271 milyar liraya çıktığı görüldü.
Borcun gelire oranı yüzde 55
Raporda, “2002 yılından itibaren hızla borçlanan ailelerin, en büyük alacaklısı bankalar. Ailelerin borcunun harcanabilir gelirlere oranı yüzde 55'e kadar yükseldi. Bankalara tüketici kredisi borcu bulunan vatandaşların sayısında da AK Parti döneminde patlama yaşandı. 2002 yılında bankalara 1 milyon 655 bin kişinin kredi borcu bulunuyordu. 2014 sonu itibarıyla bankalara tüketici kredisi borcu bulunanların sayısı 15 milyon kişiye çıktı” denildi.
Tüketicilerin zamanında ödeyemedikleri için bankalar tarafından takibe alınan borçlarının tutarı 2002 yılında 278 milyon lira düzeyinde iken, 2014 sonunda bu rakam 12.5 milyar liraya kadar yükselerek rekor kırdı.
Karşılıksız çek ve icra
dosyası sayısı adet patladı
2011 yılında karşılıksız çek sayısı 580 bin adet, 2014 yılında 800 bini aştı. 2002 yılında krizden çıkan Türkiye'de icra müdürlüklerine 10 milyon icra dosyası gelirken, 2014 yılında bu oran 21 milyonu aştı.
Raporda, Türkiye tarihinde ilk kez milli gelirin yüzde 10'una yakın cari işlemler açığı olduğuna dikkat çekilirken, 2013 yılında tasarruf oranının yüzde 12.6'yla dip noktaya indigi, Türkiye’nin 2014'te milli gelirinin yüzde 14'ü kadar tasarruf yapabildiği ifade edildi.
Raporda TÜİK verilerine göre Türkiye'de yoksulluk riski altında bulunan, maddi yönden yoksun ve iş yoğunluğu düşük olan hanelerde yaşayan kişilerin nüfus içerisindeki payının yüzde 59.2 olduğu belirtildi. Buna göre, nüfusun 43 milyonunun, “şiddetli maddi yoksunluk” içerisinde bulunduğu belirlendi. Cihan Ölmez
CHP, 2002-2014 yılları arasında ekonomi ve sosyal hayata ilişkin bir rapor hazırladı. “Gerçek Türkiye'nin Grafikleri” adını taşıyan raporda, 2002 krizinin ardından ekonomide olumlu bir gidiş sağlandığı, ancak 2007 yılından sonra ekonomik ve sosyal hayatın birçok alanında olumsuza doğru gittiği vurgulandı.
Kredi borcu 52’ye katlandı
Raporda; Eylül 2014 sonunda 345.5 milyar TL'ye ulaşan vatandaşların bankalara olan kredi borcunun 2002 yılındaki düzeyin 52 katına çıktığı, 2002 yılında 6.5 milyar lira olan bankalara olan tüketici kredisi ve kredi kartı borçlarının toplam tutarının 2013 yılı sonunda 330 milyar TL'ye, bu dönemde kredi kartı borçları 4.3 milyar liradan 74.2 milyar liraya, tüketici kredisi borçları 2.3 milyar liradan 271 milyar liraya çıktığı görüldü.
Borcun gelire oranı yüzde 55
Raporda, “2002 yılından itibaren hızla borçlanan ailelerin, en büyük alacaklısı bankalar. Ailelerin borcunun harcanabilir gelirlere oranı yüzde 55'e kadar yükseldi. Bankalara tüketici kredisi borcu bulunan vatandaşların sayısında da AK Parti döneminde patlama yaşandı. 2002 yılında bankalara 1 milyon 655 bin kişinin kredi borcu bulunuyordu. 2014 sonu itibarıyla bankalara tüketici kredisi borcu bulunanların sayısı 15 milyon kişiye çıktı” denildi.
Tüketicilerin zamanında ödeyemedikleri için bankalar tarafından takibe alınan borçlarının tutarı 2002 yılında 278 milyon lira düzeyinde iken, 2014 sonunda bu rakam 12.5 milyar liraya kadar yükselerek rekor kırdı.
Karşılıksız çek ve icra
dosyası sayısı adet patladı
2011 yılında karşılıksız çek sayısı 580 bin adet, 2014 yılında 800 bini aştı. 2002 yılında krizden çıkan Türkiye'de icra müdürlüklerine 10 milyon icra dosyası gelirken, 2014 yılında bu oran 21 milyonu aştı.
Raporda, Türkiye tarihinde ilk kez milli gelirin yüzde 10'una yakın cari işlemler açığı olduğuna dikkat çekilirken, 2013 yılında tasarruf oranının yüzde 12.6'yla dip noktaya indigi, Türkiye’nin 2014'te milli gelirinin yüzde 14'ü kadar tasarruf yapabildiği ifade edildi.
Raporda TÜİK verilerine göre Türkiye'de yoksulluk riski altında bulunan, maddi yönden yoksun ve iş yoğunluğu düşük olan hanelerde yaşayan kişilerin nüfus içerisindeki payının yüzde 59.2 olduğu belirtildi. Buna göre, nüfusun 43 milyonunun, “şiddetli maddi yoksunluk” içerisinde bulunduğu belirlendi. Cihan Ölmez
RSS