Ticari uyuşmazlıklarda da zorunlu arabuluculuk uygulamasının 1 Ocak itibariyle başlandığını belirten Gaziantep Alternatif Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi kurucularından Av. Serdar Serçe, “Arabuluculuğu zorunlu hale geldiği ticari uyuşmazlıklarda bugüne kadar 42 bin 714 başvuru yapıldı. Arabulucuya gidilen ticari uyuşmazlıklardan 11 bin 722’sinde arabuluculuk süreci tamamlandı” diye açıklama yaptı.
Serçe, “Tarafların arabulucu eşliğinde sorunları ve anlaşmazlıkları çözerek 6 bin 557 uyuşmazlık dosyasında anlaşma başarısı sağlandı ve uyuşmazlıklar çözümle sonuçlandı. Uyuşmazlıklardan 5 bin 165’inde ise taraflar anlaşamadı. Böylece ticari uyuşmazlıklardaki zorunlu arabuluculuk uygulamasında yaklaşık yüzde 60 oranında başarı sağlandı. 30 bin 992 ticari uyuşmazlık dosyasında ise arabuluculuk süreci ve müzakereleri devam etmektedir” dedi.
Arabuluculuk beklentinin
üzerinde başarı sağladı
Serçe, “Türkiye ‘de 2013 yılında yürürlüğe girerek ilk defa uygulanmaya başlayan arabuluculuk müessesesinin 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesinde belirlenen uyuşmazlıklara ilişkin dava şartı olarak kabul edilmiştir. Dava şartı arabuluculuk uygulamasının yürürlüğe girdiği ilk zamanlarda, büyük bir çoğunluk tarafından dava açmadan önce tüketilmesi gereken bir yol olarak görülen arabuluculuk, ilerleyen süreçte benimsenen bir kurum haline gelmiştir. Nitekim 2018’in ilk 11 ayında İş Mahkemeleri’nde açılan dava sayısının, bir önceki yıla göre üçte iki oranında azaldığı görülmüştür. Böylece özellikle anlaşmayla sonuçlanan uyuşmazlıklar bakımından toplumsal barışa ve yargı ekonomisine katkı sağlayan, mahkemelerin iş yükünü azaltan, taraflar arasındaki husumeti bir daha ortaya çıkmamak üzere sonlandıran, ilam niteliğindeki anlaşma belgesiyle güvence veren arabuluculuk kurumu beklenilenin çok üzerinde başarı sağlamıştır” şeklinde açıklama yaptı.
Taraflar anlaşamazsa
haklarını dava yoluyla arıyorlar
Ticari uyuşmazlıkların 1 Ocak 2019 tarihinde başladığını hatırlatan Serçe, ticari uyuşmazlık başvurularının adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına ya da büroların bulunmadığı yerlerde ise yazı işleri müdürlüklerine yapılabildiğini vurgularken, “Ticari uyuşmazlıklarda, taraflar dava açmadan önce arabuluculara başvuruyor. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten 6 hafta içinde sonuçlandırıyor. Bu süre, zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabiliyor. Yapılan görüşmeler ve müzakereler sonucu taraflar anlaşamazsa, dava yolu ile taraflar haklarını arayabiliyorlar. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde, herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar veriliyor. Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebi ile arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda, toplantıya katılmayan taraf son tutanakta belirtiliyor ve bu taraf ileride açılacak davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutuluyor; ancak her iki tarafında ilk toplantıya katılmaması sebebi ile sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda, tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Maddi durumu yetersiz olanlar
Adli Yardım Büroların başvurabilirler
Gaziantep Alternatif Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi kurucularından Avukat Serdar Serçe, konuşmasına şöyle devam etti: “Arabuluculuk sürecine tarafların asaleten katılmaları yanında hak ve menfaatlerinin savunulması, dile getirilmesi, anlaşma ya da anlaşmamanın sonuçlarının daha iyi anlaşılması için tarafların arabuluculuk görüşmelerine avukatları ile birlikte katılması son derece önemlidir. Bir hukukçudan hukuki yardım almalarını arabuluculuk sürecinde önemsiyoruz. Arabuluculuk sürecine başvuran veya taraf olanlara maddi durumu yetersiz ise baroların adli yardım bürolarına başvurularak arabuluculuk sürecinde avukatla temsilleri sağlanabiliyor. Vatandaşlarımız bulundukları illerini Barolarının Adli Yardım Bürosuna başvurarak yasal şartları taşıyor iseler arabuluculuk sürecinde kendilerini ödeneği devlet tarafından karşılanarak bir avukat meslektaşımızla temsil ettirebilirler.” Hüseyin Karataş
Serçe, “Tarafların arabulucu eşliğinde sorunları ve anlaşmazlıkları çözerek 6 bin 557 uyuşmazlık dosyasında anlaşma başarısı sağlandı ve uyuşmazlıklar çözümle sonuçlandı. Uyuşmazlıklardan 5 bin 165’inde ise taraflar anlaşamadı. Böylece ticari uyuşmazlıklardaki zorunlu arabuluculuk uygulamasında yaklaşık yüzde 60 oranında başarı sağlandı. 30 bin 992 ticari uyuşmazlık dosyasında ise arabuluculuk süreci ve müzakereleri devam etmektedir” dedi.
Arabuluculuk beklentinin
üzerinde başarı sağladı
Serçe, “Türkiye ‘de 2013 yılında yürürlüğe girerek ilk defa uygulanmaya başlayan arabuluculuk müessesesinin 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesinde belirlenen uyuşmazlıklara ilişkin dava şartı olarak kabul edilmiştir. Dava şartı arabuluculuk uygulamasının yürürlüğe girdiği ilk zamanlarda, büyük bir çoğunluk tarafından dava açmadan önce tüketilmesi gereken bir yol olarak görülen arabuluculuk, ilerleyen süreçte benimsenen bir kurum haline gelmiştir. Nitekim 2018’in ilk 11 ayında İş Mahkemeleri’nde açılan dava sayısının, bir önceki yıla göre üçte iki oranında azaldığı görülmüştür. Böylece özellikle anlaşmayla sonuçlanan uyuşmazlıklar bakımından toplumsal barışa ve yargı ekonomisine katkı sağlayan, mahkemelerin iş yükünü azaltan, taraflar arasındaki husumeti bir daha ortaya çıkmamak üzere sonlandıran, ilam niteliğindeki anlaşma belgesiyle güvence veren arabuluculuk kurumu beklenilenin çok üzerinde başarı sağlamıştır” şeklinde açıklama yaptı.
Taraflar anlaşamazsa
haklarını dava yoluyla arıyorlar
Ticari uyuşmazlıkların 1 Ocak 2019 tarihinde başladığını hatırlatan Serçe, ticari uyuşmazlık başvurularının adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına ya da büroların bulunmadığı yerlerde ise yazı işleri müdürlüklerine yapılabildiğini vurgularken, “Ticari uyuşmazlıklarda, taraflar dava açmadan önce arabuluculara başvuruyor. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten 6 hafta içinde sonuçlandırıyor. Bu süre, zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabiliyor. Yapılan görüşmeler ve müzakereler sonucu taraflar anlaşamazsa, dava yolu ile taraflar haklarını arayabiliyorlar. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde, herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar veriliyor. Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebi ile arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda, toplantıya katılmayan taraf son tutanakta belirtiliyor ve bu taraf ileride açılacak davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutuluyor; ancak her iki tarafında ilk toplantıya katılmaması sebebi ile sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda, tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Maddi durumu yetersiz olanlar
Adli Yardım Büroların başvurabilirler
Gaziantep Alternatif Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi kurucularından Avukat Serdar Serçe, konuşmasına şöyle devam etti: “Arabuluculuk sürecine tarafların asaleten katılmaları yanında hak ve menfaatlerinin savunulması, dile getirilmesi, anlaşma ya da anlaşmamanın sonuçlarının daha iyi anlaşılması için tarafların arabuluculuk görüşmelerine avukatları ile birlikte katılması son derece önemlidir. Bir hukukçudan hukuki yardım almalarını arabuluculuk sürecinde önemsiyoruz. Arabuluculuk sürecine başvuran veya taraf olanlara maddi durumu yetersiz ise baroların adli yardım bürolarına başvurularak arabuluculuk sürecinde avukatla temsilleri sağlanabiliyor. Vatandaşlarımız bulundukları illerini Barolarının Adli Yardım Bürosuna başvurarak yasal şartları taşıyor iseler arabuluculuk sürecinde kendilerini ödeneği devlet tarafından karşılanarak bir avukat meslektaşımızla temsil ettirebilirler.” Hüseyin Karataş