8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin başlamasına sayılı günler kala sendikalar, taleplerini ve sorunlarını dile getirmeye devam ediyor
Memur ve emeklilerin her geçen gün yoksullaştığını söyleyen Teç-Sen Gaziantep İl Başkanı Hüseyin Gültürk, ‘’Artık susmak, görmezden gelmek, oyalamak değil; çözüm üretmek, hakkı teslim etmek, adaletin ve emeğin yanında durmak zamanı’’ dedi.
Yetkili sendikanın sessiz kalmasına tepki gösteren Gültürk, ‘’TÜİK’in gerçeklerle bağdaşmayan enflasyon rakamlarıyla, her ay biraz daha yoksullaşıyor. Enflasyonun TÜİK verileriyle yüzde 35,5’lere, çarşı pazara göre çok daha yükseklere dayandığı, markette, pazarda, elektrik ve doğalgaz faturalarında, ulaşımda ve kiralarda her gün yeni zamların yaşandığı bir ortamda, “enflasyon kadar zam” uygulaması artık bir aldatmacadan ibaret. Buna rağmen yetkili parti sendikalarından çözüm için eylem yok, grev yok, hak yok. Yetkili sendikalar memurun yanında mı, karşısında mı?” sorusunu sordu.
Enflasyon oranında yapılan zamlar, yaşanan gerçek hayat pahalılığını karşılamıyor
Emeklilerin seyyanen zammı umutla beklediğini sözlerine ekleyen Gültürk, ‘’Bugün 20 bin liraya ulaşan bu zam, bir lütuf değil, hak edilmiş bir talep. Ayrıca, yıllardır dillendirilen “enflasyon + zam + refah payı” formülünün artık laf olmaktan çıkıp, toplu sözleşme masasında karara bağlanması gerekiyor. Çünkü sadece enflasyon oranında yapılan zamlar, yaşanan gerçek hayat pahalılığını karşılamıyor. Ancak, yetkili parti sendikaları elini taşın altına koymuyor, suya sabuna dokunmuyor. Memur ve emekliler yıllardır yetki verdikleri tarafından yalnız bırakılıyor. Miting desen yok, eylem desen yok, ses desen yok’’ eleştirisini yaptı.
Söz verilen 3600 ek gösterge sözü yıllardan beri tutulmadı
Birinci dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına ve emeklilerine 3600 ek gösterge sözü verildiğini ancak bu sözün yıllardan beri tutulmadığını ifade eden Gültürk, ‘’Ek gösterge, emeklilik maaşı ve ikramiyesini doğrudan etkileyen bir hak. Yine, yardımcı hizmetler sınıfında çalışan binlerce devlet memuru, eğitimlerine uygun kadrolara atanmayı bekliyor. Örneğin bir aşçı, meslek lisesi ya da yüksekokul mezunu olmasına rağmen, hâlâ yardımcı hizmetler sınıfında gösteriliyor ve hak ettiği maaşı alamıyor. Teknik hizmetler sınıfına geçirilerek, hem mesleki itibarları hem de ekonomik hakları korunmalı’’ çağrısında bulundu.
Liyakat yerine torpilin, adalet yerine adam kayırmanın önü açıldı
Sözlü sınav adaletsizliğine ve vergi muafiyetine değinen İl Başkanı Gültürk, ‘’Sözlü sınav uygulamasına son verileceği defalarca söylendi. Ancak aksine, sözlü sınavlar artarak devam ediyor. Liyakat yerine torpilin, adalet yerine adam kayırmanın önünü açan bu uygulama, gençlerimizin ve kamu çalışanlarının umudunu kırıyor. Ayrıca gelir vergisinin sabitlenmemesi nedeniyle, yapılan zamlar daha cebe girmeden eriyip gidiyor. Bir memur, yılın ilk aylarında aldığı maaşı yıl sonunda alamaz hale geliyor’’ açıklamasında bulundu.