CHP eski İl Başkanı Ali Peri, Türkiye’nin içerisinden geçtiği süreci Sabah’a değerlendirdi… Akın kanın mutlaka durdurulması gerektiğini vurgulayan Peri, “Barış, hemen şimdi” diye konuştu
Mevcut siyasi ortamın çok tedirgin edici ve ürkütücü olduğunu söyleyen CHP eski İl Başkanı Ali Peri, “Çok tedirginim, ürküyorum. Türkiye, adım adım değil koşarak iç çatışma ortamına sürükleniyor. Gerçekten ipleri bu kadar germek gerekir miydi?” diye konuştu. Peri, “Bu ülke, bu devlet 30 yıl boyunca kendi topraklarını bombaladı. Bundan hiç kimse bir fayda sağlamadı. Fayda bir yana gencecik insanlarımız öldü, yalnızca silah satıcılarının cebi dolduruldu” dedi.
Herkes diyaloğa açık olmalı
Türkiye’nin son 8-10 yılında silahların susturulup, bir barış ortamı sağlandığına dikkat çeken Ali Peri, “Bu barış ortamının devam etmesi gerekir. Bunun için de herkesin değil elini, tüm gövdesini taşın altına koyacak kadar fedakarlıkta bulunması, herkesin diyaloğa açık olması gerekir” vurgusu yaptı.
Bu devlet, 30 yıl boyunca kendi topraklarını bombaladı
CHP eski İl Başkanı Ali Peri, Sabah’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Peri, son zamanlarda giderek tırmanan şiddet ve terör olaylarını değerlendirdi:
-7 Haziran seçimlerinden bu yana yaşanan süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Bu ülke, bu devlet 30 yıl boyunca kendi topraklarını bombaladı. Bundan hiç kimse bir fayda sağlamadı. Fayda bir yana gencecik insanlarımız öldü, yalnızca silah satıcılarının cebi dolduruldu. Bu saatten sonra olan olmuş. Bir an önce iç huzurun sağlanması lazım. Keşkenin kimseye bir faydası yok. Keşkeler üzerinde durmuyorum. Barış diyorum hemen şimdi!..
-Yüksek Seçim Kurulu seçim takvimini 60 güne sıkıştırabileceğini açıkladı…
-Analar ağlarken, bombalar patlarken, 20-30 kişinin canlı bombalar tarafından öldürüldüğü bir yerde nasıl seçim çalışması yapacağız? Bir yanda ağıtlar yakılırken diğer yanda mitinglerde nasıl şarkı söyleyip, alkış tutacağız? Bakın bu duruma çözüm üretmesi gereken parlamento toplanamıyor bugün. Toplanabilseler en azından bir durum tespitinde bulunup, tartışacaklar, o bile yapılamıyor.
-1 Kasım seçimlerinde tablo ne olur? 7 Haziran seçimlerine göre ne değişecek?
-En fazla yüzde 3-3.5 gibi bir oynama olur. Ama normalde yüzde 1-2 oynama ile halk yine koalisyonu işaret edecektir.
Bizim derdimiz şu anda analar ağlamasın. Seçim önemli değil. YSK neden 60 gün diyor ki? Bir hafta sonra yapılsın seçim.
Zira 7 Haziran’dan bu yana ne oldu, ne değişti ki hangi parti seçmene onu söyleyecek? Herkes 7 Haziran’da torbasında ne varsa halkın önüne koydu. Şimdi çıkıp aynı şeyleri tekrar söyleyeceğiz. Buna ne gerek var? Halk bizi dinledi, ne söyleyeceğimizi biliyor, boşu boşuna neden 2 ay kaybedelim. Haftaya yapılsın seçimler.
-Herkes yoruldu, birbuçuk yılda dördüncü kez sandık başına gidilecek. Biz vatandaş olarak da yorulduk seçimlerden. Heyecanımız kalmadı…
-Haklısınız 2011’den bu yana 7-8 seçim yaşandı referendum ve partilerin kendi kongrelerini de sayarsanız… Onun için diyorum. Bu seçimde hiçbir şey halkta heyecan yaratmayacak. Kimseyi dinlemeyecekler. Biz seçmene gidip ne anlatacağız, yeni birşey yok ki!...
-Seçim yapıldı, sonuçta da yine sizin dediğiniz gibi koalisyona işaret etti vatandaş. Cumhurbaşkanı yine beğenmeyecek bu tabloyu… Yine aynı ortama sürüklenmeyecek miyiz?
-Ben bu kez seçimden sonra mutlaka koalisyonun kurulacağı kanısındayım.
-CHP, bu kez adaylarını nasıl belirleyecek bir fikriniz var mı?
-Ben partiye kayıtlı üyelerle ön seçimle belirlemesinden yanayım. Bir de önseçim arefesi uzun bir sürece yayılmamalı. MYK perşembe günü ön seçim kararı aldı diyelim, pazar günü ön seçim yapılmalı.
-7 Haziran’da vatandaş merkez yoklamasıyla yapılan listeyi hiç beğenmedi, siz nasıl buldunuz listeyi?
-Ön seçim yapılmaması partiye pahalıya maloldu.
Röportaj:Aykut Tuzcu
Yayına hazırlayan: Arzu Bulut
Fotolar:Özer Karınca
RSS