4 milyon kamu emekçisinin işçi sağlığı ve güvenliği hakkının ertelenmesinden vazgeçilmesi çağrısında bulunan Büro Emekçileri Sendikası Gaziantep Şubesi Eş Başkanı İsmet Karatay, “Türkiye ne yazık ki işçi cinayetleri ile anılan ülkelerin başında geliyor. İş kazlarında açık ara Avrupa lideri olan ülkemizde her yıl ortalama bin 500 çalışan gerekli ve yeterli önlemler alınmadığı için hayatını kaybediyor” dedi.
Karatay, “TBMM’ye sunulan 80 maddelik torba yasa teklifine yine sermaye kesimleri için milyarlarca TL’lik vergi indirimi, vergi affı düzenlemeleri eklendi. Buna karşın söz konusu torba yasa teklifine komisyon görüşmeleri aşamasında 6331 sayılı İş Güvenliği Kanunu’nun 6. ve 7. Maddelerinin kamu kurumları ile 50′den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan özel sektör iş yerleri için 31 Aralık 2024’e ertelenmesi maddesi eklendi” hatırlatmasını yaptı.
Cezalar caydırıcılıktan uzaklaştı
6331 sayılı kanunun, iş cinayetlerini durduracağı iddiası ile 2012 yılı haziran ayında çıkarıldığını ancak söz konusu kanunun yapım sürecinde sendikaların, meslek odalarının görüş ve önerilerinin hiçbir şekilde dikkate alınmadığını sözlerine ekleyen Karatay, “Üstelik kamuoyunda “Yamalı bohça” olarak nitelendirilen kanun çıkarıldığı günden bugüne yapılan değişikliklerle adeta delik deşik edildi. İşçi sağlığı ve güvenliği alanı piyasalaştırılmış, Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri (OSGB) adıyla şirketlere bırakıldı. Çalışma Bakanlığının görevi neredeyse dijital evrak ve sözleşmelerin takibini yapmakla sınırlandı. Bakanlık her 100 işyerinden sadece 3’ünü denetleyebilir hale getirmiş, cezalar caydırıcılıktan uzaklaştı” açıklamasını yaptı.
Tehlike sınıflarına göre iş güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu sürekli ertelendi
“İşyeri hekimlerinin, iş güvenliği uzmanlarının meslek örgütleriyle bağları kesilmiş, OSB’lerde özlük hakları, mesleki bağımsızlıkları ortadan kaldırıldı” diyen Karatay, “10 kişiye kadar çalışanı olan işyerlerini de kapsama iddiası fiili olarak 50 ve üzeri çalışanı olan işyerleri noktasına geriletildi. Tehlike sınıflarına göre iş güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu da sürekli ertelendi” ifadelerine yer verdi.
İSİG maliyeti Çalışma Bakanlığı bütçesinden karşılanmalı
Karatay, “Bugün ülkemizin iş cinayetleri ile anılmasının kaynağında çalışanların sağlığını ve güvenliğini “maliyet” olarak gören anlayış yatıyor. Çalışanların hayatının, sağlığının, güvenliğinin maliyet gerekçesi ile göz ardı edilmesi kabul edilemez. Kaldı ki ortada bir maliyet söz konusu ise bu maliyet zaten kaynakta ücretlerden kesilen gelir vergisi başta olmak üzere onlarca vergi ile zaten çalışanlara, halka yıkıldı. Bu nedenle 8,5 yıldır ertelenen 4 milyon kamu emekçisinin en temel hakkı olan sağlık ve güvenlik hakkının bir kez daha ertelenmesinden vazgeçilmeli, söz konusu düzenleme TBMM genel kuruluna getirilmemeli. Sermayeye, patronlara tanınan ayrılıklara göre devede kulak kalan kamuda İSİG maliyeti Çalışma Bakanlığı bütçesinden karşılanmalı” çağrısında bulundu.