ANASAYFA arrow right Güncel

Türkiye'de 5 milyon binanın yenilenmesi gerekiyor

Türkiye'de 5 milyon binanın yenilenmesi gerekiyor
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 00.55
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 00.55
Yüksek Mimar Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, depremin Türkiye için en büyük risklerden biri olduğunu söyledi

Gaziantep Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Binası Dekanlık Konferans Salonu’nda, 'Çarpık Yapılaşmış Türkiye Depreme Hazırlanabilir mi” konulu konferansta konuşan Yüksek Mimar Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp,
Türkiye'nin depreme hazır olmadığını belirterek, çok sorun olduğunu ifade etti. 


Van depremi Türkiye’yi uyardı

Van depreminin Türkiye'yi uyardığına dikkat çeken Prof. Dr. Alp, şöyle konuştu: ''Van depreminde gördük ki depreme hala hazır değiliz. Binaları gereği gibi yapamıyoruz. Yeni yapılan yapılar dahil bir çok yapı çöktü. Halbuki 1998'de Türkiye yeni afet bölgelerinde yapılacak yapılar yönetmeliğini imzalamıştı. Artık o tarihten sonra binaların çökmemesi gerektiğini düşünüyordum. Benim hesabıma göre Türkiye'de 5 milyon binanın yenilenmesi gerekiyor. Bunları kısa sürede nasıl yenileriz. Bu çerçevede projeler hazırlıyordum. Ama maalesef 98'den sonra yapılan yeni binalarda çöktü. Deprem konusunda yönetimlerimiz sınıfta kaldı.

“1999'da Marmara’da büyük deprem yaşandı. 1998'de yani bir yıl evvel yönetmelik değişmişti” ddiyen Alp, “Ama ne ilginçtir ki 3 sene önce yani 1996'ya kadar İstanbul ve Marmara bölgesi hala ikinci derece deprem bölgesi kabul ediliyordu. Yeni yeni aklımız başımıza geldiğini zannediyorduk, ama Van depreminde gördük ki yeni yönetmelikle yapılan binalarda çöktü. Van'ın bir ayrıcalığı vardı, yapı denetimi dediğimiz sisteme alınmamıştı'' dedi.

Başbakan Bülent Ecevit döneminde depremden bir süre sonra yapı denetimi yasası çıkarıldığını dile getiren Alp, bu yasanın önce belediyelerde olan inşaatların kontrolünü firmalara verdiğini, ancak belediye ekiplerinin kadrolarının denetimleri yerinde incelemek için yeterli olmadığını savundu.

Yapı Denetim Yasası topal
Yapı denetim yasasının topal çıkarıldığını ifade eden Alp, açıklamasını şöyle sürdürdü: ''Bir çok yasamız gibi bu yasada topal çıkarıldı. İki nedeni vardı. Birincisi bu yasada diğer ülkelerde olduğu gibi muhakkak sigorta sektörünün devre içinde olması gerekiyordu. Bir tarafta inşaat sahibi var, belediye var, sigortalar devreye girip binaları inşaatları sigortalaması gerekiyordu. Onu başaramadı ekip, sigortacıları bir türlü ikna edemediler. İkinci topallığı ise her nedense yüzde 90 üzeri deprem bölgesi olan Türkiye'nin sadece 18 vilayetiyle sınırlandırıldı bu yasada. Ben o dönemde onlara yapı denetim yasasının tüm vilayetleri kapsaması gerektiğini söyledim. Eğer bu yasa Van'ı kapsasaydı yedi yüz, sekiz yüz olan ölü sayısı yetmiş veya seksende kalacaktı.'' 


İnsanın en önemli varlığı evidir
Yasanın tüm vilayetleri kapsayacak şekilde değiştirildiğini aktaran Alp, deprem konusunda Türkiye'nin iyi yönetilmediğini, bunun faturasını da vatandaşların ödediğini ileri sürdü.“İçinde yaşadığımız binalar bizim her şeyimizdir” diyen Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, evin insan hayatında çok önemli bir yer olduğunu söyledi. Alp, “Ev arabadan çok daha önemli bir mekan. Belki aile yakınlarından sonra insanın en önemli varlığı evidir. Bu nedenle evlerin doğru düzgün olması gerekir. Kentsel açıdan baktığımızda da mimarlık ülkelerin bir nevi nüfus kağıdıdır” şeklinde konuştu.
"Kazılarda sekiz bin yıl geriye gidiyoruz" diyen Alp, “O günkü insanların nasıl yaşadığını, o yapılardan görerek oradaki çataldan, kaşıktan, aletlerden nasıl bir kültürle yaşadıklarını bugün büyük ölçüde tahmin edebiliyoruz. Bizimde yıllar sonra nasıl yaşadığımızı, apartmanlara iyisiyle, kötüsüyle bakarak bizden sonraki nesiller tahmin edecektir” ifadesinde bulundu.

Yeryüzüne yaptığımız en
büyük müdahale şehircilik
“İnsanoğlunun yeryüzüne yaptığı en büyük müdahale mimarlık ve şehirciliktir” diyen Alp, doğayı devamlı değiştirdiğimizi söyledi. Alp, “Yol yapıyoruz, yeşil bir alanı asfaltlıyoruz. Ağaç dikiyoruz veya söküyoruz. Doğa buna zaman içinde cevap veriyor. Bir deprem oluyor 20 - 30 bin kişi ölüyor. Bu yapılaşma konusu önemli bir konu ve depremde doğal afetlerin en berbatıdır. Deprem alt yapıyı, üstyapıyı kalıcı bir şekilde bozuyor” diyerek, deprem konusunda hazırlıklı olmamız gerektiğini söyledi.
Mimarinin kullanışlı olmalısı gerektiğini söyleyen Alp, “Yapılar güvenli ve estetik olması gerekir. Mimarlık Fakültelerimiz çoğaldı. Türkiye'nin yaklaşık 80 milyon nüfusuna karşı 50 bine yakın kayıtlı mimar var. Bu oran Amerika'da ise, 300 milyon nüfusa karşın 70 bin mimarı vardır” diyerek, Türkiye'de çok sayıda mimar mezun verildiğini ve kontrolde güçlük çekildiğini kaydetti.
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *