ANASAYFA arrow right Güncel

Ülkemiz de gıda krizlerinden etkileniyor

Ülkemiz de gıda krizlerinden etkileniyor
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.30
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.30
Birleşmiş Milletlere bağlı Gıda ve Tarım Organizasyonu (FAO) yıllık Küresel Gıda Krizleri Raporuna göre 53 ülkede gıda s
Birleşmiş Milletlere bağlı Gıda ve Tarım Organizasyonu (FAO) yıllık Küresel Gıda Krizleri Raporuna göre 53 ülkede gıda sıkıntısı yaşandığı vurgulanırken, yaşanan iklim değişikliği, çatışma ve ekonomik istikrarsızlık dünya genelinde 113 milyon kişinin gıda sıkıntısı yaşamasına neden olduğu belirtildi.

Üretemeyen, kendine kendine yetemeyen ve gıda da dışa bağımlı ülkelerin küresel krizden etkilenmelerinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Gıda Mühendisi Gamze Atar, “Ülkemizde de durum ve yaşanılan sorunlar çok farklı değildir. Hızlı nüfus artışı, izlenen gerçekçi ve verimli olmayan tarım politikaları, gıda israfının giderek artması, üretimin tüketimden az olması, doğal kaynakların verimli şekilde kullanılamaması ve tüm bu sorunlara gerekli önlemlerin alınmamasının sonucu olarak ülkemiz de bu krizlerden etkilenmektedir” dedi..

Atar, “Nitekim son zamanlarda artan gıda ithalatı ile birlikte gıdaların fiyatlarındaki artış ekonomiyi zora sokmakla birlikte çiftçimizin üretim gücünü kırmaktadır. Aynı şekilde bu ithalatlarda gümrük vergilerinin sıfırlanması, mazota, gübreye vs. hemen her gün gelen zamlar üretim çabalarını boşa çıkarmaktadır” diye açıklama yaptı.
Gelişmekte olan ülkeler
tarım politikalarını güçlendirmeli
Milyonlarca insanın hayatına etki eden gıda sorununa, insan ırkının geleceğinin korunması adına acilen çözüm bulunması gerektiğini ifade eden Atar, “Krizin etkilerini hafifletebilmek ve yükselen gıda fiyatlarının olumsuz etkilerini ortadan kaldırılabilmek için önlemler alınmalı, gelişmekte olan ülkeler tarım politikalarını güçlendirmeli, bu hususa ilişkin altyapı yatırımlarını arttırmalıdır. Her ülke kendi iklim değişikliği stratejisini oluşturmalı, ancak bu stratejiler uluslararası anlaşmalara uygun olmalıdır. Bu politikaların oluşturulmasında, olması muhtemel iklim değişikliği gibi risklere yanıt verebilecek eylem planları belirlenmelidir” dedi.
Tüm insanlığın sorunu
olarak algılanmalı
“Bugün başta Afrika kıtası olmak üzere ve diğer kıtalarda ki insanlar gıda krizi ve açlık sorunu ile karşı karşıya ise bu tüm insanlığın sorunu olarak algılanmalıdır” diyen Atar, “Yoksul coğrafyalarda yaşanan açlık sorunu kısa vadede bu coğrafyalara yapılan acil insani yardımlarla çözüme kavuşturulmalı, uzun vadede ise bu toplumların siyasi ve iktisadi kalkınmaları sağlanmalıdır. Yapılan araştırmalar, söz konusu açlık sorunu nedeniyle yerlerinden edilen insan sayısının her geçen gün daha da artacağını ortaya koymaktadır. Uluslararası toplumun yönetici elitleri 21. yüzyılın ortalarında 9 milyar insanı nasıl doyuracaklarıyla ilgili etkili ve güvenilir politikalar geliştirmezlerse, dünyanın içinde bulunduğu mevcut kriz daha da derinleşecektir” ifadelerini kullandı.

Gıda müsrifliğinden
vazgeçmeliyiz
Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilciliği Medya İletişim
Komisyonu Başkanı ve Gıda Mühendisi Gamze Atar, konuşmasına şöyle devam etti: “Tarım, bilim ve teknolojide üreten toplum haline gelmemiz gerekmektedir. Sürekli gelişen toplumlara ayak uydurarak üretip, gelişmek ve geri kalmış toplumların da kalkınıp insani şartlarda yaşama haklarına kavuşmaları için üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Krize neden olan sorunlar ile ilgili doğru, gerçekçi ve kalıcı çözümler üretmenin zamanı çoktan gelmiştir. Bireysel olarak bizlere düşen en önemli görev ise gıda müsrifliğinden vazgeçmemizdir. İhtiyacımızdan fazlasını çöpe atmak değil paylaşmayı bilmektir esas olan. Tüketim doyumsuzluğuna bir son verip üretip büyüme ve paylaşmayı amaç haline getirmemizdir.” Hüseyin Karataş
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *