ANASAYFA arrow right Güncel

Yetkililer öğrencilerin cemaat yurtlarına gitmesini teşvik ediyor

Yetkililer öğrencilerin cemaat yurtlarına gitmesini teşvik ediyor
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 03.59
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 03.59
Eğitim Sen, üniversite öğrencilerinin yeni döneme barınma sorunu ile başladığına dikkat çekerek, “İdari personelin zorunlu olarak dini etkinliklerde görevlendirilmesi, ‘Benim personelim, benim yurdum, benim memurum’ zihniyetinin yansımasıdır. Sorunu çözmek yerine yurtların karma özelliğini ortadan kaldıran yetkililer demokrasi, barış ve özgürlük için mücadele edenleri karşılarında bulacaklardır” açıklamasında bulundu.


Eğitim Sen’den yapılan açıklamada, üniversitelerin yeni döneme barınma sorunu ile başladığını belirtilerek, “Her ile yeni üniversite açmakla övünen hükümet binlerce üniversite öğrencisinin ücretsiz ve nitelikli barınma talebini yine görmezden geldi. Eylül ayında üniversitelerde olay çıkacağı istihbaratını aldıklarını söyleyen yetkililer barınma sorununu çözmedikçe; temel talepleri için mücadele eden öğrencilerle karşı karşıya kalacaktır” ifadelerine yer verildi.

Devletin ücretsiz ve nitelikli barınma koşullarını sağlaması gerektiğini ifade edildiği açıklamada, üniversitelerin sadece binalardan ve dersliklerde oluşmadığı, üniversitelerde toplum, doğa ve insanlık yararına bilim üretilmesi isteniyorsa tüm bileşenler için uygun ortamın yaratılması gerektiği de kaydedildi.
Öğrencilerin barınma sorununun hayati önem kazandığı vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi: 
“Üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyen yetkililer öğrencilerin cemaat yurtlarına ya da özel yurtlara gitmesini teşvik etmektedir. Öğrenciler üniversite çevrelerinde normalin üzerinde artan kiraları ödemeye mecbur bırakılmaktadır. Bu sene üniversitelere kayıt yaptırmaya hak kazanan 877 bin 784 öğrenci ile birlikte 3 milyonun üzerinde üniversite öğrencisi olmasına rağmen 347 KYK yurdunda sadece 310 bin öğrenci kalmaktadır. Geriye kalan binlerce öğrenci için barınma sorunu çözülmediği gibi Kredi Yurtlar Kurumu`na bağlı yurtlarda kalanlar ise her an yurttan atılma korkusuyla yaşamaktadır. Demokratik hakkını kullanan öğrencilere soruşturma açılması bile yurttan atılma sebebi olarak görülmektedir.Soruşturmanın sonucu beklenmeksizin yapılan bu uygulama, giderek üniversite öğrencilerini eleştiri, demokrasi ve özgürlükler ortamından uzaklaştırmayı hedeflemektedir.
Başbakan`ın yaratmak istediği gençlik modeli için KYK yurtları kullanılmaktadır.Bu kapsamda yurtların karma özelliği ortadan kaldırılmaya başlandı.Yapılan uygulamayla üniversite öğrencilerinin sosyal paylaşım alanlarına müdahale edildiği ortadadır.Ancak hepsinden önemlisi idari personel ve öğrencilerin yaşadıkları mağduriyettir.Benzer bir durum öğrenciler için de söz konusudur.Öğrencilerin bir kısmı eğitim aldıkları okulun çok uzağında bir yurtta kalmaya mecbur bırakılmıştır.
Açıklamada, yurtlarda Kuran kurslarının düzenlenmesi ve Kutlu Doğum Haftası etkinliklerinin yapılmasının neredeyse olağan hale geldiğine dikkat çekilerek, “Üniversite öğrencilerinin KYK yurtlarında bilimsellikten uzak dini etkinliklere yönlendirilmesi hükümetin muhafazakâr politikalarının bir sonucudur. İdari personelin zorunlu olarak dini etkinliklerde görevlendirilmesi, ‘benim personelim, benim yurdum, benim memurum’ zihniyetinin yansımasıdır.KYK yurtlarının kapasitesinin arttırılarak nitelikli ve ücretsiz olması bugün için acil bir ihtiyaçtır.Bu sorunu çözmek yerine yurtların karma özelliğini ortadan kaldıran; üniversite yurtlarının sahip olması gereken özgürlük ortamını ortadan kaldıran yetkililer demokrasi, barış ve özgürlük için mücadele edenleri karşılarında bulacaklardır. Sendikamız üniversitelerde özgürlük için demokratik haklarını kullanarak mücadele edenlerin yanında olmaya devam edecektir” ifadelerine de yer verildi.SHA



Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *