Türkiye’nin enerji sektöründe giderek darboğaza sürüklendiğini belirten mühendisler, öncelikli olarak yüzde 25’ler düzeyinde olan kayıp ve kaç oranının azaltılması, ardından doğal kaynaklardan elde edilen enerji santrallerinin aktif hale getirilmesi gerektiği görüşünü savundu. Türkiye’nin dünyanın en pahalı enerji tüketen ülkesi olduğu, bu enerji fiyatıyla uluslararası pazarlarda rekabet şansı bulunmadığı vurgulanırken, Enerji Bilim Kurulu oluşturulması önerildi.
Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Erol Karabay, enerji politikaları konusunda kısa, uzun ve orta vadeli olmak üzere üç çözüm yolu bulunduğunu, bunların mutlaka uygulanması gerektiğini belirterek, “Kısa vade mevcut sistemin iyileştirilmesidir. Yani üretimden tüketiciye kadar olan işletme sürecindeki kayıp ve kontrolsüz tüketimin sisteme kazandırılması gerekir. Enerji sistemini bir havuz olarak düşünürsek, kaçağın yüzde 25 olduğu hesaplandığında, kaçakların sisteme kazandırılması
Türkiye’nin ürettiği enerjinin dörtte birinin sisteme yeniden kazandırması demektir. Orta vadede ise doğal kaynaklarımıza dayalı enerji santrallerinin yapılması gerekir. Proje önceliklerine göre kuruluş maliyeti, enerjinin üretim maliyeti ve verimliliği belli bir program çerçevesinde yapılmalı. Üretime ilişkin planlama, üretime dayalı olarak yapılmalı. Özellikle doğal gaz konusundaki enerji politikaları, ülkemizi daha çok dışa bağlı hale getirdi. Bu acı gerçek sonunda birçok enerji santralleri durduruldu. Sanayideki arz ve talebin düşmesi yönünde doğal kaynaklara bağlı enerji santralleri atıl vaziyette bekleniliyor” dedi.
Uzun vadede sanayi politikasının değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Karabay konuşmasına şöyle devam etti: “Enerjinin büyük kısmı sanayi tarafından tüketiliyor. Buralara verilecek pahalı enerji üretimi, istihdamı, rekabeti olumsuz etkiler.