Seçimde alınan oyun bekledikleri oranda olmadığını ifade eden Köse, “Çok daha fazla bir oy bekliyorduk, ama olmadı. Seçmen bize muhalefet görevi verdi, buna saygı duyuyoruz. Fakat parti olarak nerede hata yaptık, nerede yanlış yaptık, uygulanan politikada mı bir yanlışımız oldu, bunları gözden geçirmeliyiz. CHP köylüyü de dışlamamak kaydı ile kent partisi olmak zorunda. Demokratik kitle örgütleri ile iç içe olmalı” dedi.
CHP’nin kendi içerisinde demokratikleşmeyi sağlaması gerektiğini belirten Köse sözlerine şöyle devam etti: “Her şeyden önce sağlıklı bir üye yapılanması olmalı. Üyeler aidatını düzenli olarak ödemeli ve partinin her kademesinde söz sahibi olmalı. Parti çalışmasını yakından takip etmeli. Üye aidatı partinin olmazsa olmaz koşulu yapılmalı. Üye bu sorumluluğunu yerine getirmeli ve üyeler arasında eşitlik sağlanmalı. Aksi takdirde parti tabanı değil, başkaları partiyi şekillendirir. Bunu yapmayan bir parti ülkeye demokrasi getiremez. Türkiye’deki çarpıklığa karşı koyamaz.”
1991-1995’te DYP ile yapılan koalisyonda sosyal-demokrat hedef kitlenin istemlerine yanıt verilemediğini, aksine 5 Nisan kararlarının altına imza atıldığını hatırlatan Köse, böylece hedef kitlenin gözden çıkarıldığını ve sorunlara çözüm yerine çözümsüzlük ve daha çok sıkıntı ile karşı karşıya kalınmasına yol açıldığını vurguladı. Köse, sosyal demokraside baskı ve yasakların olmadığını söyledi.