Anızın yakılması yüzünden tarımsal ve doğal ekosistem tahrip ediliyor

Anız yakmanın toprağın verimliliğini düşürdüğünü ve çevreye zarar verdiğini söyleyen Bozgeyik, ‘’ Anızın yakılması sonucunda gerek tarımsal ekosistem, gerekse doğal ekosistem tahrip ediliyor. Özellikle topraktaki Karbon (C) ve Azot ( N) dengesi yok olmakta ve tarlalar verimsizleşiyor. Organik madde miktarı azalıyor. Mikrobiyolojik aktivite geriliyor. Omurgasızlar, sürüngenler ve sağ artıklarının arasına yuva yaparak yumurtlayan yavrulayan kuşlar bıldırcınlar, keklikler yok oluyor. Toprağın su tutma kapasitesi azalıyor, verimliliği düşüyor’’ şeklinde konuştu.

Anız ile birlikte toprak üstünde ve altında yaşayan canlılar da birlikte yanıyor

Bozgeyik, ‘’Ekonomik olarak değerlendirilemeyen bu artıklar tarlada önemli sorunlar ortaya çıkarıyor. Bu anızların büyük kısmı işleme ile toprağa karıştırılmakta veya yasak olmasına rağmen yakılıyor. Sadece anız yanmıyor, toprak üstünde ve altında yaşayan canlılar da birlikte yanıyor. Yangınlar sırasında hava kirleniyor. Karayolu civarındaki anız yangınları görüş mesafesini azaltarak, trafik kazalarına sebep oluyor. Kontrolsüz olarak yakılan anızlar komşu tarladaki hasat edilmemiş ürünlerin yanmasına sebep olabiliyor. Yangınlar bazen çitleri, tarla içerisindeki direkleri, meyve ağaçlarını

yakabiliyor’’ açıklamasını yaptı.

Çiftçilerimiz zararları dikkate alarak anız yakmaktan vazgeçmeli

Anız yangınlarının orman ve konut yangınlarına sebep olabileceğini kaydeden Bozgeyik, ‘’Anız yakmanın en önemli etkilerinden birisi de kurak ve yarı kurak bölgelerde erozyonu artırıcı rol oynaması. Anız yakmanın hem eğime dik hem de eğime paralel sürümde erozyonu ve su kayıplarını arttırdığı belirlenmiş. Bütün bunlara rağmen toprak sürümünü kolaylaştırmak için anız yakmaktan vazgeçmeyen çiftçilerimiz zararları dikkate alarak anız yakmaktan vazgeçmeleri gerekiyor’’ ifadelerine yer verdi.

Bozgeyik, ‘’Bölgemizde hububat hasadından sonra ikinci ürün ekimi için kısa sürede toprak hazırlığını tamamlamak, toprak işlemede kolaylık sağlamak, hastalık ve zararlılarla mücadele edilmesi, yabancı ot kontrolü ve hasat sonrası artıkların ekonomik bir değer taşımadığı düşünceleri ve çoğu zaman bir alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde anız yakma olaylarıyla karşılaşılıyor’’ dedi.

Anız sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalı

Anız yakma ihtiyacını ortadan kaldırmak için hububat hasadı sırasında biçim mümkün olduğu kadar alçaktan yaptırılmalı’ önerisinde bulunan Ziraat Mühendisi Karaca Bozgeyik, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Hububat hasadı yapıldıktan sonra biçerdöverin arkasında bıraktığı sap samandan oluşan kalıntılar balya makinesi ile balyalanarak hayvan yemi olarak veya ahırlarda altlık olarak kullanılabilir veya sanayide kâğıt ve karton yapımında kullanılabilir. Bu sap ve saman tarladan uzaklaştırıldıktan sonra geriye kalan anız sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalı. Bu şekilde bir toprak işleme ile anızın toprağa karıştırılması toprağa birçok fayda sağlar ve anız yakmanın doğuracağı zararlar da önlenmiş olur.’’