Asıl sorun Suriyeliler mi?

YAYINLAMA: 13 Ağustos 2014 / 20.00 | GÜNCELLEME: 13 Ağustos 2014 / 20.00

Bugün manşetimizde Vali Ata ile Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin’in Gaziantepliler’i itidale sevkeden demeçleri var.

Her iki yöneticinin de mektupları yanlış adrese gönderildiği için bir sonuç alınması çok zor!

Gaziantep karıştırılmak isteniyor!

Burada IŞİD’in uyuyan hücrelerinin olduğu iddia ediliyor.

Daha önce Özgür Suriye Ordusu’nun üst düzey komutanları toplantılarını düzenli bir şekilde Antep’te yaparlardı.

Burada ÖSO’nun radyo istasyonu vardı.

 

Gaziantep, uzun zamandan beri çeşitli örgütlerin hep lojistik merkezi olmuştur.

Türkiye’de en fazla kayıtdışılığın olduğu bu kentte istikrardan uzaklaşıldığı zaman zaman sivil toplum kuruluşları başkanları tarafından dile getirildi.

Bizzat Gaziantep Valisi Erdal Ata’nın deyişi ile şehrin yüzde 70’i gecekondularda yaşıyor.

Gelir dağılımı adaletsizliğinde Türkiye’nin bir numaralı kenti Gaziantep olduğu defalarca yazılıp çizilmişti.

Gençleri okula gönderemediğimiz için yılın bütün aylarında kentin sokakları, caddeleri ve parkları hep ne idüğü belirsiz gençlerle dolu.

Bunun içindir ki, geçenlerde bir gazete haberinde IŞİD’e en fazla militanın gittiği yer olarak Gaziantep gösteriliyordu.

 

Pazar günü Suriyeliler’i protesto etmek ve olay çıkarmak için gençler sosyal medyada organize oluyorlarmış.

Ben Suriyeliler’in Pazar günü evlerinden dışarı çıkmayarak olayların gelişmesini önleyeceklerini düşünürken, arkadaşlarımın iddiası beni şaşkına çevirdi!

Onlar hala ‘cahiliye devri’ni yaşıyorlar! Kavgadan asla çekinmezler ve de korkmazlar. Başlarından geçen olaylar nedeniyle de daha çabuk organize olmayı öğrenmişler” dedi.

 

Bu kente güvenlik güçlerimizin ne kadar hakim olduğundan emin değilim. Yüzlerce, binlerce güvenlik görevlisinin bir takım nedenlerle tayin olup gittiğini, yerine gelenlerin duruma ne ölçüde vakıf olduklarından da emin değilim.

Gaziantep büyük ve artık korkutucu bir şehir olma yolunda hızla ilerliyor.

 

Önemli bir insan kaçırılıyor, araya bakanlar giriyor, bir süre sonra bulunuyor!

Nasıl bulunuyor, yarı resmi ağızlar bir şeyler söylüyor ama inandırıcı olmaktan çok uzak!

Daha sonra da, olay sanki küçük, sıradan bir şeymiş gibi kapatılıyor ve unutulmaya terkediliyor!

Böyle demokrasi, böyle şeffaflık olur mu? Açıklamadığın veya açıklayamadığın her şey toplumda korku yaratır, bezginlik yaratır.

 

Böyle bir Gaziantep’te yaşayacağımız bize 5-10 sene evvel söylenseydi, inanın söyleyene deli derlerdi!

Son olarak…

Asım Güzelbey, giderayak şöyle bir laf etmişti:
Tekrar seçilip belediye başkanı olsaydım, bütün işleri bırakır, ihmal eder, yalnız Suriyelilerle ilgilenirdim!”

Gerçi teyid edilmedi ama Şahin’in de bu konuda çok sıkıntılı olduğu söyleniyor…

 

 

 

AK Parti’nin şansı, Türkiye’nin şanssızlığı…

 

Cumhurbaşkanlığı seçiminden hemen sonra kameraların karşısına geçen CHP’li Emine Ülke Tarhan, partisini çok sert bir şekilde eleştirdi. “Kılıçdaroğlu başarısızdır, derhal çekilmeli ve hemen Kurultay’a gidilmeli” dedi.

Tarhan’a, İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, İstanbul Milletvekili Nur Serter ve Mersin Milletvekili İsa Gök destek verdi.

 

Takvim Gazetesi’nin sürmanşet yıldızı, genel başkanlık kovalayan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de Kılıçdaroğlu’na yüklendi, “Bu kötü sonucu öngördüm, uyardım ama partime zarar vermemek için sustum” dedi. (Takvim Gazetesi, İnce’yi ramazanda Bodrum’da bira içerken yakalamış, hemen hergün o resmi sürmanşette yayınladı. Ben şaka olsun diye yazıyorum.)

 

Protestocu ulusalcılara Haluk Koç ağır yanıt verirken,

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in yorumu en anlamlısıydı: "Kurultay talep eden arkadaşların seçimlerde bir yerde çalıştıklarını görmedim. Genel Başkan başarısız değil" dedi.

 

Şöyle diyebilirsiniz: Ne parti ama! Demokrasi bu partinin iliklerine işlemiş! Her isteyen CHP’yi rahatlıkla eleştirebiliyor!

Ama gerçek böyle değil! Demokrasi kurallar rejimidir. Gelenekleri vardır. Partinin bu gibi sorunlarını tartışabileceği kurumları vardır. “Direk görünce dayanamıyorum” diyen manken hanımefendi gibi mikrofonu görünce kendinden geçen politikacılar can sıkıyorlar! Bunlar ayrılıp kendi kafalarına uygun partiyi kurup boylarının ölçüsünü almalılar!

Bir de, porno kaset yıldızı eski tüfek de protestoculara destek açıklamasında bulunmaz mı?

 

AK Parti,derin ve çok hassas bir dönemden sıyrılmayaçalışırken, CHP’nin gündemi değiştirmek için aşırı gayret sarfetmesini anlamak gerçekten çok zor!

Erdoğan boşuna mı söylemişti: AK Parti’nin başarısındaki faktörlerden birisi, CHP gibi bir muhalefetin olmasıdır!..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Asıl sorun Suriyeliler mi?