Savaş olmadan savaş yaşayan Gaziantep!..

Teşhisi doğru koymazsanız, uygulayacağınız tedavinin hiçbir faydası da, anlamı da olmaz; hatta iyileştirmeye çalışırken zarar bile verebilirsiniz.

Şiddete başvuran 14-16 yaşındaki gençlerin Suriyeliler’den ne alıp-vermediklerini hiç düşündünüz mü?

Bu gençlerle Suriyeliler arasında nasıl bir husumet olabilir?

Suriyeliler’in bu gençlere nasıl bir zararı dokunmuş olabilir?

Bu sorulara sağlıklı bir yanıt bulursanız, sorunun Suriyeliler olmadığı ortaya çıkar!

Suriyeliler üç paraya çalıştırılıyor!

Sigortaları yok, vergileri yok! Kaç saat çalıştırıldıklarını kimse bilmiyor! Sesleri de çıkmıyor!

Bir delikte 20 kişi yaşıyorlar! O pislik yuvası delik boş dururken, şimdi sahibine iyi para kazandırıyor!

300 lira kira bedeli olan yerler 750 liraya verildi. 200 bin lira olan daireler 500 bin liraya satıldı.

Adamlar yaşam mücadelesi verirken, esnaf olanlarının açtığı 20-25 fırın, lokanta herkese dert oldu!

Neymiş efendim, onlar sigortasız işçi çalıştırıyorlarmış, vergi vermiyorlarmış, bu da müthiş haksız rekabete yol açıyormuş!

Bak sen hele!..

Bu şikayetleri yapanların hemen vergilerini sorun, kaç para vergi vermişler!

O halde sorun nedir?

Gençler, Suriyeliler’i ‘günah keçisi’ yaparak isyan ediyorlar!

Son 15 yılda büyük ekonomik gelişme gösteren, şimdi iki milyon nüfusa ulaşan bu metropolde yaşamın yüzde 50’si kayıt dışı olursa (Bu tespit eski Gaziantep Milletvekili, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e aittir. Benim kayıtdışı tahminim yüzde 70’in üzerinde!)gelir dağılımında adalet olabilir mi?

Olmayınca ne mi olur?

Neler olmaz ki!

Gaziantep, Türkiye’de uyuşturucu kullanımında ikinci sırada yer alıyor. Eğitimdeki durumumuzu artık Türkiye’de bilmeyen kalmadı!

Sokaklar başı boş gezen gençlerle dolu! İstedikleri kadar aksini söylesinler, ben yabancı raporlardan okuyorum, Gaziantep suç sayısı/oranı bakımından Türkiye’nin ilk sıralarında yer alıyor.

Bütün bu verileri iyi değerlendiremezseniz, “Yok canım, endişe  edecek bir durum yok!” gibi sözde laflarla geçiştirirseniz, bilime ihanet etmiş olursunuz!

Bugünün yöneticileri yarın tayin yoluyla veya başka bir nedenle değişecektir, ama vicdanlarındaki vebalden nasıl kurtulacaklar, onu iyi düşünsünler!

Bu kent acil önlemler gerektiriyor! İsyan, polisiye önlemlerle, Toma’larla, biber gazıyla, tazyikli suyla önlenebilir mi?

“Önlenir” diyenler, kentimizdeki veya diğer üniversitelerden bu konuda yardım/danışmanlık  isteyip, yanıldıklarını öğrenebilirler.

40 bıçak darbesi düşündürücü!

IŞİD’in müslümanları, daha doğrusu insanları öldürürken neden kafalarını kestiklerini anlamak/öğrenmek için araştırma yaparken mail grubumdaki bir arkadaşım Bernard Lewis’ın iki kitabını tavsiye etti.

Birisi ‘What Went Wrong?/Yanlış Olan Neydi?’

Bunu okumuştum, tekrar baktım ama tam aradığım bu değildi.

Diğer kitabın bu soruya yanıt verdiğini öğrendim.‘A Brief History of the Last 2,000 Years/Son İki Bin Yılın Kısa Tarihi’ Bakalım, okuyup öğreneceğiz.

Bunu neden yazdığıma gelince…

Suriyeliler’in kira meselesinden dolayı öldürdüğü iddia edilen merhumun otopsisinde vücudunda 40’tan fazla bıçak darbesi tespit edildi.

Basit bir meseleden dolayı adam öldürülür mü? Bu coğrafyada maalesef oluyor!

Ama 40 bıçak darbesi bana şaşırtıcı geldi! Tartışma sonunda öldürücü birkaç bıçak darbesini anlarım, ama bu 40 olursa akla başka şeyler geliyor! Sanki, bilinen veya o sırada şahit olunan korkunç bir olaydan dolayı intikam almak amacı ile öldürmeye benziyor.

Bakalım savcılık bu olayı nasıl aydınlatacak?

Kayıtlara bir tartışma sonucu cinayet olarak mı geçecek?Yoksa işin içinde başka nedenler varsa aydınlatılabilecek mi?