Kim bu ‘Beyaz Antepliler’?

YAYINLAMA: 27 Kasım 2014 / 18.00 | GÜNCELLEME: 27 Kasım 2014 / 18.00

9 Ağustos günü ABD’nin Missouri eyaletinin  Ferguson kasabasında Michael Brown ve arkadaşı Dorian Johnson sokakta yürüyorlar. Arkalarından gelen polis memuru Darren Wilson iki arkadaştan trafiği engelledikleri gerekçesiyle kaldırıma geçmelerini istiyor. Görgü tanıkları ikilinin polis aracına yaklaşıp Wilson’la tartıştıklarını, ardından da polisin silahını ateşlediğini anlatıyor.

Silah sesinin ardından Michael Brown ve Dorian Johnson farklı yönlere kaçıyor. Polis memuru takip ettiği silahsız olduğu kesinleşen Brown’a silahla altı kez ateş ediyor ve öldürüyor.

Mahkeme safahatında juri polisi suçsuz buluyor ve hakim de sanık polisin beratına karar veriyor. Bunun üzerine halk galeyana geliyor ve kasabanın altını üstüne getiriyor.

 

Alenen, düpedüz bu bir devlet terörü…

Beyazlar ırkçılık yapıyor!

Üstelik bir siyah adam Amerika’nın Başkanı iken.

Beyaz bir başkan olsaydı, denebilirdi ki bir gün bir siyah ABD Başkanı olursa bu maskaralık, adaletsizlik sona ererdi!

Şiddet olayları bütün Amerika’a yayıldı, yakılıp yıkılıyor ama beyaz polisin suçsuzluğu (!) konusunda asla taviz verilmiyor!

 

Son nüfus sayımına göre, Ferguson'da yaşayanların yüzde 67’si siyah, yüzde 29’u beyaz.

Yaş ortalaması 31. Kişi başı yıllık gelir de ortalama 37 bin dolar. Kentin sakinlerinin yüzde 2’si yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

 

New York Times, nüfusunun üçte ikisi siyah olan kentin Belediye Başkanı’nın ve Kent Konseyi yönetimindeki altı kişiden beşinin beyaz olduğunu yazdı.

Kentteki ipotekli evlerin oranı, çift rakamlardan yüzde 2’ye gerilerken, gelir eşitsizliği de beyazlar adına bozuldu. Yani, beyazların gelirden aldığı pay sürekli artarken, son 15 yılda siyahlar daha da fakirleşti.

 

Yatırımların büyük oranı beyazlara ait. Beyazların sahip olduğu şirketlerde işe alınanların da beyaz ırktan olması tercih ediliyor. Bu döngü içinde siyahlar arasındaki işsizlik de haliyle artıyor.

Washington Post, bölgedeki son sayımdaki işsizlik oranlarını şöyle açıkladı: “Yaşları 16-24 arasındaki siyahi erkeklerin yüzde 47’si işsiz. Beyaz erkeklerde bu oran yüzde 16.”

 

Bütün bu olayların ardından dünyanın merakı, bu konuda siyahi Başkan Obama’nın, Ferguson'daki şiddet olayları hakkında da söyleyecekleriydi.

Obama bir şeyler söyledi, ama hiçbir şey söylemedi!

"İşin özü şu: Yıkıcı davranışlar hiçbir yarar, değer getirmez. Ferguson’da olanların şiddet için gerekçe oluşturduğunu düşünenlere hiçbir sempatim yok. Kendi toplumunu zarara uğratanlara da hiçbir sempatim yok. Ama, toplumun bazı kesimlerine adil davranılmadığı ve bazı bireylere diğerleri kadar değer verilmediği duygusuna sahip oldukları için hayal kırıklığı yaşayan ve acı duyan çoğunluğu anlıyorum, onlarla çalışmak istiyorum. Başkanınız sizinle. Odaklanmamız gereken bu, hadi yapıcı olalım."

 

Amerika, Amerika diyoruz ama, orada özgürlüğün, zenginliğin, bolluğun, uygarlığın, her şeyin en güzelinin olduğu bu ülkede ırkçılık da var, hem de daniskası var ve de süratle yükseliyor.

Hani Almanlar’ın ‘Ari ırk’ı var ya, Amerikalılar’da da ‘Blue blood’ yani safkan Amerikalılar var.

Altı üstü 300 yıllık bir geçmişi olan, bütün dünyanın göçmenlerinden oluşan bir ülkedede safkanlık olur mu derseniz, oluyor demek ki!

 

Bazen duyuyorum, ‘Beyaz Antepli’ diyorlar!

Örneğin, Ferguson’da ‘Kent konseyi’ndeki 6 üyenin beşi beyazmış ya, benim aklıma da bizim konseyin durumu, yani kompozisyonu geliyor!

İnternette, gaziantepkentkonseyi.org sitesi açtım ve konsey yönetim kurulu üyelerini başladım incelemeye. Hangileri ‘Beyaz’ hangileri değil!

Bölünmenin, kutuplaşmanın alasını yaşıyoruz! Bu değerli yönetim kurulu üyelerinin hangilerinin ‘Beyaz’ olduğunu gerçekten çok merak ediyorum.

Okuyucularımdan rica ediyorum, yardımcı olsunlar.

 

Kim bu ‘Beyaz Antepliler’?