Şüphe

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Kimi zaman insanlar bilmediği ve öğrenmek istediği konuları merak ederler. Bu merak insanları araştırmaya yöneltir. Araştırmaya değer konular vardır, kimi konularda ise üzerinde bilgi edinilmek bile değmez. Bugün sokakta hangi insana sorsanız, harflerden oluşan örgütlerin ne anlama geldiğini, kimleri içerdiği hakkında bir bilgiye sahip değildir. PKK’nın ne anlama geldiğini, YPG’nin ne anlama geldiğini, IŞİD’in ne anlama geldiğini, neye hizmet ettiğini sorun, sizi temin ederim büyük bir çoğunlukta yurdum insanının bilmediğine inanırım. Irak Şam İslam Devleti adı ile kurulan bir örgütün işlemiş olduğu bütün cinayetlerin nedeni ‘Din’ adına yapılmaktadır.

DAİŞ’in ne anlama geldiğini hiç düşündünüz mü? Bu konuda verilen bilgi  ‘’ El Devlet-il İslamiye Fil Irak Wel Şam ‘’  anlamına gelen bir örgüt. Kurulan örgütlerin isimleri içinde hep ŞAM adı geçmekte. Aklıma 1516 senesi gelir. Osmanlı Devleti’nin tarihinde  Selim ile başlayan Doğu’ya yönelik gelişmelerde, Şam ve yöresi 1515 ve 1516 senelerinde Osmanlı topraklarına katılmış. Tarikat , Tekke ve Zaviye’lerin de aynı senelerde Selim ile Osmanlı tarihine duhul edilmiş olması bir talihsizliktir. 

Bu talihsizlik Tekke, Tarikat ve Zaviyeler’in Istanbul’da mekan tutmaları, Osmanlı Devleti’nde perde arkasında hakim olmaya kadar gittiğini, mevcut belgelerden okumaktayız. O kadar ileri gitmişlerdir ki tahta geçecek olan Şehzadelerin bile bu Tarikatların, Tekkelerin ve Zaviyelerin içinden olmasına mutlaka dikkat edildiği kayıtlıdır. Bundan da öte Sadrazamların bile bu dergahlara devamlarına bakılmış olunması, ülkenin gidişatında önemli müdahalelerin yapılmasına neden olmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması sırasında ATA rahmetli bu hususu Şam’da görevli olduğu sürede incelemiştir. Bu nedenle Cumhuriyet kuruluşunda ilk çıkarılan kanunların içinde önemli olan Tevhid-i Tedrisat Kanunudur:

Kanun Tarihi :           430

Kabul tarihi:              3.3.1340 ( 3 mart 1924 )

Madde 1. Türkiye dahilindeki bütün müessasatı ilmiye ve tedrisiye Maarif Vekaletine merbuttur.

Madde2. Şer’iye ve Evkaf  Vekaleti veyahut hususi vakıflar tarafından idare olunan bilcümle medrese ve mektepler Maarif Vekaletine devir ve raptedilmiştir.

Madde3. Şer’iye ve Evkaf Vekaleti bütçesinde mekatip ve medarise tahsis olunan mebaliğ Maarif bütçesine nakledilecektir.

İşte bu kanun; Tarikatlar, Tekkeler ve Zaviyeler tarafından hiç benimsenmez, bu nedenle bu kanunu çıkaran Mustafa Kemal’e sempati ile bakmazlar. Bugün hala bu hoşnutsuzluk, hatta kimi yerde nefret kusmaları bu nedendir. Kimse bilmez bugün hala bu çıban başı ŞAM odaklıdır.

Osmanlı Devletinde  tarihsel açıdan Doğuda oluşan olaylara bakarsanız hepsinin Şam kaynaklı olduğunu görürsünüz. Kürtler’i, Acemler’i ve Araplar’ı Osmanlı Devletine isyan hareketlerinin de hep ŞAM kaynaklı olduğunu görmemiz mümkündür. Türkiye tarihinde son 15 sene içinde, Başbakanlık Konutunda Tarikat liderlerine verilen iftar yemeği ile başlayan süreçte, Türkiye Cumhuriyeti, bu tarihe kadar gelen Cumhuriyetin temel felsefesine vurulan darbenin arkasında hep Tarikat, Tekke ve Zaviyelerin varlığını gözardı etmemiz mümkün olmasa gerek. Bu geçmiş ile  hesaplaşmanın içinde Beştepe döneminin de var olması, Cumhuriyet kazanımlarına sımsıkı sarılan genç nesil, bu döneme Şüphe bakıp tedirgin olmaktalar.

Millet Meclisi’nde milli istihbarat örgütünün kime ve ne için hizmet verdiği sorgulanan bir dönemde, katliamların oluşması öncesi bilgi edinip önlemesi gerekirken, olayın hemen sonrası bir günde faillerinin bulunmasına, bunun içinde ŞAM ismi içeren örgütün olmasına yurdum insanı Şüphe ile bakmakta diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına .

 

Şüphe