Erhan Gülveren

Dün dünyanın gözü Gaziantep’in üzerindeydi.

Nijerya’dan Tokyo’ya, Çin’den Amerika’nın zaman dilimine göre baskı yapan, en çok satan gazetesi USA Today’e Gaziantep’teki patlama önemli haberdi.

Oysa aynı gün Samawa, Irak’ta 2 ayrı bombalı aracın patlatılması ile 32 kişi ölmüş, 75 kişi de yaralanmıştı.

Gaziantep, böylece önemli bir ayrıcalığını kaybetti.

Burası lojistik bir kentti. Birçok şey burada planlanır ve buradan yönetilirdi. Ankara’daki patlamaların ve daha birçok önemli şiddet olayının Gaziantep’te planlandığı öteden beri biliniyordu.

Son 4 gündür başta Amerikan istihbaratı olmak üzere diğer istihbarat kurumlarından Gaziantep’te patlama olabileceği şeklinde haberler alınıyordu.

Gaziantep Emniyet Müdürü Erhan Gülveren’in, Cuma günü akşamı yaptığı toplantıda Pazar günü için toplanmadan herkesin görev yerine gitmesi için emir verdiği konuşuluyor.

Nitekim IŞİD, bir ton olduğu söylenen patlayıcı ile bütün bir bölgeyi havaya uçurması teknolojik olarak mümkünken ancak bu kadar zarar verebildi. Bir arabanın da patlamadan kayıplara karıştığı bildiriliyor.

İki polisimizi kaybettik, üzüntümüz sonsuz. Ancak, Gülveren’in dirayeti olmasaydı eminim kayıplarımızın çift rakamlarla ifade edileceği aşikardı.

Çoğu insanın ve basının adını bile doğru dürüst bilmediği Gaziantep Emniyet Müdürü Erhan Gülveren’e, mütevazı kişiliği ve meseki başarısı karşısında Antepliler olarak yürekten teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Haftasonu Gaziantep’te bütün otellerin dolu olduğu ve bu mevsimin güzelliği, yenidünya, sarımsak ve keme kebaplarının birlikte lezzet avcılarına sunulduğu bir dönemde insanları korkutan bombalar öyle anlaşılıyor ki, Gaziantep’e çok zarar verecek.

Bu işi, yani güvenlik meselesini bir şekilde halledemezsek, kentin ekonomisi olumsuz etkilenecektir. Neler yapılabilir, dışarıdan gelenlerin güveni tekrar nasıl kazanılabilir bunu düşünmeliyiz.

Bu konuda da her zaman olduğu gibi yine Bakan Başkan’a görev düşüyor.

İnce zekası ve tecrübesi ile ulusal kanallara çıkıp insanları etkilemesi gerekiyor.

Hiç arayı açmadan, bunu sıcağı sıcağına yapmalı ki ekonomiye çok zararı dokunmasın.