Yangın yeri!..

Hep ekonomiye dikkat çekiyorum.

Her şeyi, bütün olumsuzlukları toparlayabiliriz. Ama ekonomiyi bozarsak altından kalkamayız.

Neler olduğunu bizzat bir muhasebeciden dinledim. “Organize, yangın yeri gibi” diyor.

Bu yorumu açmaya hiç gerek yok. Dört kelime her şeyi net anlatmaya yetiyor.

Yatırım yapmak, bir işletmeyi vücuda getirmek, istihdam yaratmak suç değil! Ama şimdi sanayicinin elinde olmayan, bu kadarı öngörülemeyen ekonomik girişimler yatırımcıya ceza olarak dönüyor! Bunun önüne geçilmeli.

Dün, hükümet taraftarı bir gazetenin manşetinde, izah etmeye çalıştığım benzeri haber vardı. Bir banka, hem de kamu bankası, verdiği krediyi erken çağırarak şirketi batırmaya çalışıyor!

Antep olanı da daha önce yazmıştım.

Kredinin vadesine açık ara zaman varken, banka tahsil edilen çekleri borçlu hesaba yatırıyor, parayı vermiyor. Açıklama olarak da, “Ama siz belki ileride zamanı gelince kredi taksidini ödemeyebilirsiniz. Onun için biz itidalli davranıyoruz!”

Böyle saçma bir açıklama yapabilen bankanın aslında derhal ruhsatını alıp yırtmak lazım!

Gaziantep, sanayicisine sahip çıkmalıdır.

Bu günler geçer, nasıl olsa geçer… Ama yıkılanı, tahrip olanı onarmamız mümkün olmayabilir.

Kıçı kırık iki faizcinin sanayiye böylesine hükmetmesine bir çare bulmak lazım.

Suriye’de son durum…

Gaziantep’i son derece yakından ilgilendiren Suriye müzakereleri, İran, Rusya ve Türkiye'nin katılımı ile Kazakistan'ın başkenti Astana'da başladı.

Görüşmelerde ‘Şam yönetimini’ Beşar Caferi liderliğindeki heyet, ‘muhalif’ delegasyonu ise Muhammed Alluş liderliğindeki heyet temsil ediyor.

Ancak silahlı grupların temsilcileri, Suriye ordusunun ateşkesi ihlal ettiğini öne sürerek, birinci turda Suriye heyeti ile doğrudan görüşmeyeceklerini ilan ettiler.

Açılış konuşmasında Alluş, hedeflerinin yalnızca ateşkesten daha fazlası olduğunu söyledi. Ateşkesin güçlendirilmemesi durumunda, ikinci aşamaya geçmeyeceklerini söyleyen Alluş, Esad'ın ateşkes için silah bırakma şartını reddetti.

Beşar Caferi ise, görüşmelerin "düşmanlıkların azaltılmasına" yardımcı olmasını umduklarını kaydederken

‘muhalifleri’Nusra Cephesi ve IŞİD'den ayırma konusunda kararlı olduğunu söyledi.

‘Muhalif’ heyetten Fares Buyuş, Astana görüşmelerinin 7 Şubat’ta yapılacak olan Cenevre müzakerelerinin yerini almadığını özellikle ifade etti.

Bir başka ‘muhalif’Usame Ebu Zeyd de, ateşkesin yanı sıra izleme, araştırma ve hesap verilebilirlik mekanizmalarının kurulmasını istediklerini açıkladı.

ABD'nin yeni yönetimi, davet edilmesine rağmen görüşmelere heyet halinde katılmayacağını, gözlemci olarak Kazakistan

Büyükelçisini görevlendirdiğini daha önce açıklamıştı.

Fransa ve İngiltere de görüşmelere büyükelçi düzeyinde katılıyor.

Bizim açımızdan, Gaziantep’in yararları bakımından, bu görüşmelerden Astana’da bir netice alınmasının zor olduğu belli oldu.

Amerika’nın derdi başka!

Bulanık suda balık avlıyorlar!

Yeni üsler kuruyorlar, epey de asker getirdiler.

Bölgedeki Kürt kartınıartık daha açık oynuyorlar.

Huzursuzluk maalesef sürecek!

Yani, yakın bir gelecekte olumlu pek bir şey gözükmüyor.

Referandum tahmini…

Ahmet Hakan, dün köşesinde referandumla ilgili tahminde bulundu.

İlk tahmin benden: Referandumda ne olur?

Ben de herkes gibi referandumdan “Evet” çıkacağını düşünüyorum.

Güçlü, çok güçlü, en güçlü ihtimal bu...

“Evet”in kazanma ihtimali: Yüzde 75.

“Hayır”ın kazanma ihtimali: Yüzde 25.

Kamuoyu araştırma şirketi sahipleri, Adil Gür ve BekirAğırdır da referandumdan ‘Evet’ çıkacağını söylüyorlar.

Ama onların oranları Ahmet Hakan’ın hayli gerisinde.

Benim tahminim de referandumdan ‘Evet’ çıkacağı!

Gaziantep’te de ‘Evet’in oranı Türkiye ortalamasının üzerinde olacağı, hatta belki de birinci olacağı…

Özellikle Büyükşehir ve Şahinbey belediyelerinin lokomotif görevi üstlenip, AK Parti teşkilatının bilinen çalışması ile oranı tavana çıkaracaklarını tahmin ediyorum.