İş iyice ayağa düştü!..

YAYINLAMA: 23 Mayıs 2017 / 20.00 | GÜNCELLEME: 23 Mayıs 2017 / 20.00

İş iyice ayağa düştü!..

ABD Başkanı Donald Trump, yurtdışı ilk resmi gezisini Suudi Arabistan’a gerçekleştirdi.
Obama da ilk yurtdışı gezisini Türkiye’ye yapmıştı.
Ancak, Trump’ın Suudi Başkenti’nde yaptığı konuşmayı okuyunca tüylerim diken diken oldu. İnanamadım.
Çok küçük bir bölümünü tercüme ettim. Lütfen önce bunu okuyun.

Muhteşem Suudi Arabistan Krallığı’nın zirveye ev sahipliğine ve Kral Salman’ın olağanüstü sözleri için teşekkür ederim.
Böylesine zarif bir şekilde karşılanmaktan onur duydum. Ülkenizin ihtişamı ve vatandaşlarınızın nezaketi hakkında her zaman bir şeyler duymuştum, fakat bize geldiğimiz andan itibaren gösterilen olağanüstü misafirperverlik duyduklarımın az bile olduğunu gösterdi.
Beni aynı zamanda Krallığınızın kurucusu, büyük insanlarınızı birleştiren Kral Abdülaziz’in değerli evinde ağırladınız.
Bizim sevgili liderimiz Franklin Roosevelt, Kral Abdülaziz’le iki ülke arasında kalıcı işbirliğini sağlamıştı.

Kral Salman: Babanız, başlattığı mirasa sahip çıktığınız için sizinle gurur duyacaktır. O, işbirliğimizin ilk bölümünü başlatmıştı, bugün ise biz vatandaşlarımıza kalıcı faydalar sağlayacak yeni bir bölüme başlıyoruz.

Şimdi, bana bu ziyareti sağlayan bütün seçkin devlet adamlarına, her birine derin ve samimi şükranlarımı sunuyorum. Varlığınızla bizi onurlandırıyorsunuz.Ülkemin derin saygılarını ülkenize iletiyorum. İşbirliğimizin hem bizim hem sizin halkınıza bereket getireceğini biliyorum.

Karşınızda Amerikan halkının temsilcisi olarak size dostluk ve umut mesajı vermek için bulunuyorum.İşte bu yüzden ilk yabancı ülke ziyaretimi Müslüman dünyasının kalbine, islami inancın kutsal bekçisi konumundaki ülkenize yapmayı yeğledim.

Amerikan halkına yaptığım ilk konuşmada, Amerika’nın eski dostluklarını güçlendirmek ve barış arayışında yeni ortaklıklar kuracağımı söyledim.

Ayrıca, Amerika’nın yaşam biçimini başkalarına empoze etmeyeceğimizi, kollarımızı güven ve işbirliği ruhu ile açacağımız sözünü verdim.

Vizyonumuz; bölgenizde, dünyada, barış, güven ve refahtır.
Amacımız, aşırılıkları ortadan kaldıran, çocuklarımıza umut dolu bir gelecek sağlayan ülkelerin koalisyonudur. Tanrı yardımcımız olsun.

Dünyanın en muktedir ülkesinin başkanının böyle bir konuşma yapmasını doğrusu çok yadırgadım.
Ayrıca, Trump’ın Suudi ziyaretini şaşırtıcı bir tercih olarak değerlendiriyorum.
İslam'ın doğduğu Mekke ve Medine, altı Müslüman ülkenin vatandaşlarına ABD'ye giriş yasağı getirme çabası nedeniyle İslamofobi'yle suçlanan bir kişiyi ağırlıyor.
Hadi bunu geçtik! Şuna ne demeli?
Trump, 2016 yılı Şubat ayında seçim kampanyasında Suudi yetkilileri, 11 Eylül saldırılarında 'suç ortağı olmakla' itham etti, "Dünya Ticaret Merkezi'ni kim patlattı? Iraklılar değil, Suudilerdi. Açın belgeleri bakın!" dedi.

Trump'ın, selefi Barack Obama'nın dış politikalarıyla arasına mesafe koymasının bir yolu İran'ı kötülemek, diğeri de Suudilerle arayı yapmak.
Trump, Ocak'ta göreve geldikten kısa bir süre sonra yeni CIA başkanı Mike Pompeo'yu Suudi Arabistan'a ve Bahreyn'e gönderdi. Pompeo bu iki ülkede kırmızı halılarla karşılandı.
Washington ile Riyad arasında ilişkilerin geliştirmesi için bir sonraki dönüm noktası, Suudi Veliaht Prens ve Savunma Bakanı Prens Muhammed bin Selman'ın Mart ayında Beyaz Saray’ı ziyaret etmesi oldu.

Netice-i kelam…
ABD ile Suudiler arasında 380 milyar dolarlık 10 seneyi kapsayan bir anlaşma imzalandı.
Bunun 110 milyar dolarlık kısmı hemen, derhal, acele silah…

Trump, barış için gelmişti. Ama elinde kılıç Suudilerle dans etti, pohpohlandı, pohpohladı…
İran’a karşı yapılan bu gösteribölgeye barış mı getirecek?

Benim değerlendirmem başka…
Suudiler’in ABD bankalarında 700 milyar doları var.
Petrolün düşük değerde seyretmesi Suudiler’i çok zora sokuyor. Bir ara ABD’yi tehdit ettiler, parayı çekeriz diye.
Bence asıl sorun burada. Karşılıklı kılıç dansı yapılıyor.
Nereye kadar? Trump’ın başkanlıktaki ömrü ne kadar? Göreceğiz!..



Tebrikler Fenerbahçe

Fenerbahçe basketbolda Avrupa Şampiyonu oldu.
Hemen bütün maçlarını seyrettim.
Bir Galatasaraylı olarak tebrik ederim. Final maçı gerçekten müthişti.
Siz aradaki farkın 16 sayı olmasına bakmayın. Hiç önemli değil, 3-4 dakika içinde kapanabilirdi.
Kortta çok büyük mücadele vardı. Bu Obradoviç gerçekten büyük bir taktisyen, bu işi çok iyi bilen bir basketbol dehası.
Olympiakos’un
en iyi oyuncusu Spanoulis hiçbir varlık gösteremedi! Oysa, tek başına maçı alabilecek bir oyuncu. Obradoviç onu oynatmadı! Hiç etkin olamadı. Taktisyenlik bu işte!
Maçın bir de diğer yüzü vardı!

Olympiakos'un sahipleri Panagiotis ve George Angelopoulos, Fenerbahçe'ye kaybettikleri maçın ardından değerlendirmelerde bulundu.
İşte Angelopoulos kardeşlerin sözleri:

"Fenerbahçe'yi tebrik ediyoruz. Soyunma odasında oyuncularını tebrik ettik. Bu bir spor, zaferler ve mağlubiyetler olacaktır. Rakibimiz 13 bin Türk taraftarın desteğiyle oynuyordu, ama tek bir Türk oyuncu bile yoktuve koçları da Türk değildi. Biz Yunan takımıyız, Yunan oyuncularımız ve Yunan bir koçumuz var. Fenerbahçe'yi tebrik ediyorum, başarılar diliyorum, ama örnek almıyorum. Onların yaptıklarıyla bizim yaptıklarımız karşılaştırılamaz. Biz küçük bütçeyle takım kimyası üzerinden hareket ediyoruz.”

Bu değerlendirme dikkate alınmalıdır.
Ancak, spor artık böyle oldu!
Şunu da hatırlatmakta fayda var.
Bu maç 213 ülke televizyonunda naklen yayınlanmış. 2 milyar sporseverin seyrettiği tahmin ediliyor.
Böyle bir ülke reklamını kaça yaptırabilirsiniz?

İş iyice ayağa düştü!..