Seven şikayet etmez

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Bir Sufi dervişi gece gündüz dua edermiş. Duasında sürekli Allah’a teşekkür edermiş. “Allah’ım çok büyüksün, çok güzelsin, çok tatlısın, hep beni gözetip kolluyorsun, her zaman ihtiyaçlarımı karşılıyorsun, neye ihtiyacım olsa veriyorsun” diye dua ediyormuş.
Bazen işler yolunda gitmezmiş ve bu derviş yine aynı şekilde dua etmeye devam edermiş. Müritleri onun bu durumundan hep şikayet ederlermiş ve bazen de kızarlarmış.
Bir keresinde durum çok vahim bir hal almış. Bu derviş ve müritleri hacca gidiyorlarmış. Yol çetin ve uzunmuş.
Tabi bu dervişi sevmeyen insanlar da varmış. Dedikodu yaymışlar ve yol üzerindeki köylüler bu dervişi ve müritlerini köylerine sokmamışlar.
Tam üç köy onları kabul etmemiş. Üç gün boyunca derviş ve müritleri aç, susuz yolculuk yapmışlar.

Açlık, susuzluk, çöl, barınak yokluğu, sıcak, soğuk bu insanları mahvetmiş. Yaşlı derviş sürekli dua ediyormuş. “Allah’ım sen çok büyüksün, çok güzelsin, çok tatlısın. Akıl almaz bir kudretin var. Daima ihtiyaçlarımızı karşılarsın ve neye ihtiyacımız olsa verirsin”.
Acemi bir mürit bu duruma daha
fazla dayanamamış ve “Bu saçmalığı kes” demiş. “Üç günden beri aç ve susuz yaşıyoruz. Çöldeyiz, ayakta duracak mecalimiz kalmadı. Sen bu durumda hala teşekkür ediyorsun”.

Yaşlı derviş gülümsemiş. “Evet, çünkü bu üç gündür ihtiyacımız olan şey buydu. Susuz kalmak, aç kalmak, istenmemek, geri çevrilmek. Demek ki ihtiyacımız buydu. Çünkü her ne oluyorsa bizim ihtiyacımızdır”.

Bu yol sevginin yoludur. Bu yol güvenin yoludur. Bu yol teslimiyetin yoludur. Seven, güvenen ve teslim olan şikayet etmez. Allah’a iman ettim dersin, başına birkaç bela ve musibet gelse en azılı ateistlerden birisi olursun.

Dervişlik yolu başkadır. Sevdiğin birisi basit bir hata yapsa hemen onu hayatından silersin. Demek ki senin sevgin, güvenin sahte… Gerçek sevgi, güven teslimiyeti gerektirir.

Bir çok insanın imanı zihinsel düzeyden eylemsel düzeye inmemiştir. Sevginiz, güveniniz zihinselden eylemsel düzeye inince belli olur. “Seni seviyorum, sana güveniyorum” demek kolaydır. Önemli olan bütün bunları eylemlerle, davranışlarla göstermektir.

Kendiniz, konuşmanıza değil eyleminize bakın. Çok sevdiğin eşini karşıt cins bir insanla baş başa evinde yakalasan ne düşünürsün? “Ben güveniyorum” demek kolaydır. Bunu eyleme dökmek çok zordur.

Eğer belalar ve musibetler başınıza sağanak sağanak yağarken bile imanınız bir milim bile sapmıyorsa, siz derviş gibi teslimiyeti yakalamışsınız demektir.
Eğer sevdiğini söylediğin kişiye güvenmiyorsan orada gerçek bir sevginin olması mümkün değildir. Mansur taşlanırken şikayet etmedi. Beyazıd kovulurken şikayet etmedi. Cüneyt eleştirilirken şikayet etmedi. Gerçek sevgiyi bulan şikayet etmez. “Kahrın da hoş, lütfün da hoş” der. Sevgiliden gelen baş tacı edilir.

Seven şikayet etmez