Kral Midas

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Ünlü mitolojik öykü sürekli anlatılır. Kral Midas çok zengin olmak istiyordu. Gözünü zenginlik hırsı bürümüştü.
Yıllarca her dokunduğu şeyin altına dönüşmesi için dua etti. Duası bir türlü kabul edilmiyordu. Kral Midas duasını kabul ettirmek için oruç tuttu, adaklar adadı, ibadetler yaptı, tapınaklara gitti. En sonunda Midas’ın duası kabul edildi.

Kral Midas istediği şeyin çok harika bir şey olduğunu düşünüyordu. Artık elini dokundurduğu her şey altına dönüşüyordu. Bu iş daha birkaç saat sonra işkenceye dönüşmeye başladı.
Çünkü Midas neye dokunsa anında altına dönüşüyordu. Kral bu duayı etmekle, Tanrı’dan bunu istemekle çok büyük bir hata yaptığının farkına vardı.
Çünkü yemek dahi yiyemiyor, su bile içemiyordu.

Eline yiyecek bir şey alsa anında altına dönüşüyordu. Altını yemesi imkansızdı. Kendi çocukları, karısı, eşi, dostu bile ondan kaçıyordu. Kimse ona yaklaşamıyordu. Bir hafta sonra Kral Midas delirmek üzereydi.
Tanrım, lütfen gücü benden geri al. Ben ne istediğimin farkında değilmişim. Yeterince cezalandırıldım” diye yakarıyordu.

Bu sırada çocukları, karısı, sevdiği bir çok insan altına dönüşmüştü. Bir haftadan beri yemek yiyememiş, su içememişti.
Dua ettiği zamanlar bu güç kendisine verildiğinde dünyanın en zengin kralı olacağını hayal etmişti ama şimdi dünyanın en fakir adamı olmuştu. Artık etrafında hiç kimse kalmamıştı. Dilenciler bile yanına yaklaşmıyordu.

Bu tür dualar, istekler, arzular hep bilinçsiz zihnin istekleridir. “Ben ülkenin en zengin insanı olsam bak neler yapardım” gibi ifadeler, “Piyangodan büyük ikramiye bana çıksın sen o zaman beni gör” gibi hayaller hep bilinçsiz zihnin istekleridir.
Altının, elmasın seni mutlu edeceği vehmine kapılırsın her zaman.
Aslında senin hiçbir şeye ihtiyacın yok. Sana gerekli şeyler zaten fazlasıyla verilmiş.
Dünyanın en değerli gözlerine sahipsin.
Kulakların harika bir organ…

Diline, dudaklarına, dişlerine paha biçilemez.
Sen bütün bu zenginliklerin kıymetini bilmiyorsun ve mutluluğu, zenginliği hep dışarıda arıyorsun.

Koltuk, güç, iktidar istediğin zaman dikkat et. Acaba bunlar sana mutluluk getirecek mi? Güç ne Cengiz’e, ne Büyük İskender’e, ne Hitler’e huzur, mutluluk, saadet getirmedi. Sen tamamen bilinçli olmadıkça kabul edilen duaların senin için büyük bir cezaya dönüşebilir.

Tapınaklarda, ibadethanelerde her gün milyarlarca insan dua ediyor. Bütün arzuların kaynağı bilinçsizliktir. Her duan kabul edilseydi belki sen de Kral Midas gibi çok büyük bir zorluk yaşayabilirdin.

Bilinçli insan zengin olduğunu fark eder ve minimum düzeyde dua eder. Buda hiç dua etmezmiş. Buda tamamıyla doyumlu ve mutludur. Bir dilenci her zaman ister. Bilinçli bir insan imparator, kral, zengin olduğunun farkındadır ve hiçbir şey istemez.

Kendisine verilen zenginliklerin keyfini çıkarır. Yerine göre şükreder. İsteyen olma, şükreden ol.

Kral Midas