Ulaşım sisteminin genişliği iki atın poposu kadardır!

YAYINLAMA: 06 Haziran 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 06 Haziran 2018 / 20.00

 Uzay mekiğinin yakıt tankının genişliği neden 1.5 m. dir?

ABD'nin uzaya gönderdiği uzay mekiğinin yakıt tanklarının genişliği 4 feet 8.5 inçtir. (yaklaşık 1,5 m.)

Uzay mühendisleri bu tankları genişletmek istemişler, ancak başaramamışlar. Çünkü bu tanklar fırlatma rampasına trenle gönderilmek zorunda ve söz konusu tren yolu tünellerden geçmektedir. Tünellerin genişliği ise tren raylarının arasındaki genişlik olan 4 feet 8.5 inçten biraz fazladır.

Neden 4 feet 8.5 inç?

 

Çünkü vaktiyle tren rayları İngiltere'de böyle yapılmış ve ABD demiryolları İngiliz göçmenler tarafından inşa edilmiştir.

Peki neden İngilizler bu genişliği kullanmışlar?

Çünkü, ilk tren raylarını yapanlar eski tramvay yolu yapımcılarıdır ve tramvay yolunun genişliği tam olarak budur.

Tramvay rayları neden daha geniş değildir?

Çünkü bu ölçü vaktiyle at arabalarını yaparken kullanılan genişliktir.

 

At arabalarındaki tekerlekler arasında neden bu ölçü dikkate alınmış?

Çünkü çok eskiden beri İngiliz topraklarından gelip geçen araçlar bu ölçüyü ortaya çıkarmış. Arabalar için başka bir ölçü kullanıldığında tekerlekler engebeli arazi üzerinde kalıyor ve kısa sürede bozuluyormuş.

 

Peki bu eski yol izleri nasıl ortaya çıkmış?

İngiltere'deki ilk uzun mesafeli yollar Roma İmparatorluğu tarafından kendi savaşçıları için açılmış.

Peki Romalılar'ın yol izleri neden bu ölçüdeymiş?

Çünkü Roma İmparatorluğu'nun ilk savaşçılarının arabaları yan yana getirilmiş iki atın çektiği araçlardır ve iki atın poposunun genişliği 4 feet 8.5 inçtir.

 

Sonuç olarak dünyadaki en gelişmiş ulaşım sisteminin füzelerinin dizaynı iki bin yıl önce yan yana getirilen iki atın popo genişliği ile belirlenmiştir.

Bu kuralı değiştirmek; Ay'a giden, Mars'a gitme ve uzaya açılma planları yapan Amerikalı uzay aracı mühendislerinin bile harcı değildir.

 

 

 

 

 

 

 

Fenerbahçeliler: New York Times bile bizden bahsediyor.

New York Times: Türkiye'nin (Galatasaray'dan sonra) en başarılı ikinci kulübü Fenerbahçe...

 

 

 

 

 

TEMA’dan bir rica…

 

Yeryüzünün aldığı yağmur oranı 10 yıllık aralıklarda artar. Bu sene dünyanın periyodik olarak en çok yağmur alan yıllarından biri olacak, bu nedenle yediğiniz kayısı, şeftali, kiraz, vişne, karpuz, kavun, erik vb. meyvelerin çekirdeklerini lütfen çöpe atmayın.

Mümkünse herhangi bir yerde toprağın 10 cm altına gömün. Üzerine de bir bardak su dökün. Gömme imkanınız yoksa bir poşette bu çekirdekleri biriktirip yanınıza alın (ya da arabanıza koyun) arsa, tarla, toprak yol kenarı, yamaç gibi toprağı gördüğünüz alanlara bu çekirdeklerinizi savurun; korkmayın bu çevre kirliliği değildir, aksine çevre için yeni hayattır.

 

Doğa hemen o yeni çekirdekleri kucaklar ve besler…

Yapacağınız en kötü hareket çekirdekleri atmaktır.

Bunu yapmayın ve yaptırmayın.

 

Yapılan çalışmalarda doğaya başıboş atılan ya da dikilen bu çekirdeklerin en az yarısının yeşerip ağaç veya bitki olduğu kanıtlanmış.

En büyük israflardan birisi meyve çekirdeklerinin çöpe atılması, ülkemiz adına küçümsenemeyecek büyük bir servet…

Daha yeşil bir ülke için, daha temiz hava için, toprak kaymasını önlemek ve yeni nesillerimize yeşil bir dünya bırakmak için hep birlikte elimizden geldiğince meyve çekirdeği gömelim, savuralım, fırlatalım

 

Bu uygulama TEMA tarafından başlatıldı ve bilinçli toplum olarak bizlerin desteklerini bekliyor, Doğaya yardım etmek, gelecekte etrafımızı saracak beton ve gökdelenlerden alamayacağımız oksijeni karşılamak için bile bu çekirdeklerden çıkacak ağaçlara ihtiyacımız olacaktır.

 

 

 

 

Soygunculukta iyi eğitim önemlidir!

 

Çin’in Guangzhou kentinde bir banka soygunu. Soygunculardan biri bankadakilere bağırır: “Kımıldamayın. Para devletindir, ama hayatınız sizindir.” Herkes sessizce yatar…

 

Bunun adı “Zihin Değiştirme Kavramı”dır. Alışılmış düşünce tarzını değiştirmek…

 

Bu arada müşterilerden bir kadın bir masanın üzerine yatmıştır. Ama bacaklar ortada… Soyguncu bağırır: “Edebini takın. Bu bir soygun, ırza geçme değil!

 

Bunun adı “Profesyonelliktir” İşin neyse onun üzerinde yoğunlaş!

 

Soyguncular paraları yüklenip eve kapağı atmışlar. Daha genç olanı (MBA derecelidir) daha yaşlı olanına (6 yıl ilkokuldan sonra terk): “Abi, hadi şu paraları sayalım” der. Daha yaşlı olanı ise: “Çok aptalsın be. Bu kadar para oturup sayılır mı? Bu akşam zaten TV haberlerinde kaç para çaldığımızı öğreniriz.

 

Buna “Deneyim” denir! Günümüzde deneyim kağıt diplomalardan çok daha önemlidir.

 

Soyguncular bankadan kaçtıktan sonra Şube Müdürü, Şube Şefine hemen polisi aramasını söylemiş. Şef demiş ki: “Durun hele Müdürüm. Alacaklarını aldılar. Biz de bir 10 milyon daha alıp daha önce iç ettiğimiz 70 milyon dolara ekleyelim, ne dersiniz?

 

Buna “Dalgayı yakalamak” denir. Berbat bir durumu kendi lehine çevirmektir bu!

 

Müdür: “Yahu, her ay bir soygun olsa harika olurdu. Ne eğlenirdik!

 

Buna “Sıkıntılardan kurtulmak” denir. Kişisel mutluluk işinden çok daha önemlidir.

 

Akşam TV haberleri bankadan 100 milyon dolar çalındığını açıklar!

Çaldıkları paranın çok daha az olduğunu zanneden soyguncular hemen oturup paraları sayarlar…

Tekrar tekrar sayarlar. Hepsi topu topu 20 milyondur!

Çok kızarlar bu işe: “Biz hayatımızı tehlikeye atıp 20 milyon çalabildik. Banka Müdürü bir el hareketiyle 80 milyon götürdü. Galiba soyguncu olmak yerine doğru dürüst eğitim görmek daha iyiymiş!

 

Bu “Bilgi, altından daha değerlidir” demektir…

 

Banka Müdürü çok mutludur. Özellikle bir süre önce borsada kaybettiklerini geri alabildiği için.

 

Buna da “Çalıyor, ama çalışıyor” derler.

Ulaşım sisteminin genişliği iki atın poposu kadardır!