ERBİL : IRAK KÜRDİSTAN’ININ BAŞKENTİ
Erbil, diğer adıyla Hewler, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin başkenti ve siyasi açıdan da adı en çok duyulan kenti. Şehrin nüfusu 2 milyon civarındadır.
Nüfusun büyük çoğunluğu Kürtlerden oluşuyor.Az sayıda Arap, Türkmen ve Keldaniler de bulunuyor.
Tarihi çok eskilere dayanan Mezopotamya’nın bu önemli şehri, yaşadığı savaşın bütün acılarını geride bırakıp yeniden ayağa kalkmaya çalışıyor. Bölgenin en eski yerleşim birimlerinden olan Erbil’in tarihi binlerce yıl öncesine uzanıyor. Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Erbil, tarih boyunca Anadolu'dan Bağdat’a uzanan ticaret yolları üzerinde önemli konumdaki kentlerden biri oldu.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Türk vatandaşlarına vize uyguluyor. Yeşil Pasaport sahiplerinden vize istenmiyor. Diğerlerine kapıda 30 gün süreli vize veriliyor. Bu vize Irak Kürdistan Bölgesel Yönetim bölgesinde geçerli olup bölge dışında geçerli değildir.
Bağdat, Kerkük, Musul ve diğer yerlere giderken Irak yönetiminden ayrıca vize almak gerekiyor. Bölgede Irak Dinarı kullanılıyor. 3 TL 1 Irak Dinarı’na ve 1 Irak Dinarı 1.29 Amerikan Doları’na eşit.
Saddam Hüseyin zamanında 1 Irak Dinarı 3 Amerikan Doları’na eşitmiş. Irak Dinarı bizim parayla karşılaştırıldığında oldukça değerli. Türkiye’den geldiğimiz duyanlar “sizin para beleş, beleş” diye dalga geçtiler.
Sabah erkenden kalkıp kahvaltımızı yaptıktan sonra otelden dışarı çıkıyoruz. Amacımız arkadaşımız gelene kadar çevreyi tanımak. Elimdeki haritaya göre Celil Hayat Cami çok yakınımızda idi. Yaklaşık 800 metre yürüyerek camiye varıyoruz. Celil Hayat Cami, mavi çinileri ve avlusuyla şehrin en güzel camilerinde biri.Cami 15 dönüm içinde ve 65 metrelik minaresiyle dikkat çekiyor.
Erbil Kalesi, 21 Haziran 2014’de Unesco Dünya Miras Listesi’ne girmiş. Tarihi Erbil Kalesi’nin etrafında daire şeklinde büyüyen şehir geniş anayolları, yeni yapıldıkları belli olan siteler, alışveriş merkezleriyle modern bir görünümde. Kale Erbil’in tam ortasında yer alır. Şehrin manzarasını seyretmek için kaleye çıkmak gerekir. Kale yılın her dönemi dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen turistler tarafından ziyaret ediliyor.
Ayrıca kale içinde Süryani Mirası Müzesi, Kürt Tekstil Müzesi ve Taş Müzeleri bulunuyor. Yine kalede birbirinden muhteşem konaklar ve diğer yapılar bulunuyor. Kaledeki restorasyon çalışmaları devam ediyor. Bütün bu çalışmalar bittiğinde ortaya devasa bir yapının ortaya çıkacağa benziyor.
Kaleden aşağıya inince karşınızda geçmişi 12.yüzyıla dayanan Kayseri Çarşısı’nı görüyoruz. Dünyanın en eski ve en büyük çarşılarından biri olduğu söyleniyor. Altın, tekstil, baharat, gıda, hediyelik eşya kısaca her şeyi bulabileceğiniz bir çarşı, oldukça büyük ve birçok sokaktan meydan geliyor. Çarşının ve kalenin etrafından birçok kafe ve restoran var. Bölge günü her saati oldukça kalabalık.
Kale ve çarşıdan çıktıktan sonra kısa bir yürüyüş sonrasında Minare Parkı’na
varılıyor. Parkın içinde 12. Yüzyılda kalma Mudhafaria Minaresi bulunuyor. Minarenin uzunluğu 36 metre. Minare Parkı’nın karşısında Shanidar Parkı var. Ayrıca Parlamento binasının tam karşısında Sami Abdurrahman Parkı bulunuyor. Bu parklar birbirini tamamlayan ve oldukça büyük yapılar. Erbil kurak bir şehir, çok az yağmur yağıyor.
Şehrin sıcak havasından bunalanlara nefes almak için iyi birer seçenek. Parklarda yeme içme yerleri ve çocuklara oyun alanları bulunuyor.
Hıristiyan mahallesi olarak bilinen ve daha çok gece hayatıyla ünlü Aikawa bölgesi diğer bölgelerden farklılığını görür görmez hissettiriyor insana.
Ayrıca Erbil’de bir çok modern alışveriş merkezleri görmek mümkün. Bu merkezlerde birbirinden şık mağazalar, kafeler, restoranlar ve çocuk oyun alanları bulunuyor.
Ayrıca Erbil’e 95 km mesafede Ali Begg Vadisi ve Erbil ve Duhok arasında Eziler için önemli bir merkez olan Lalish bulunuyor.
Erbil’in 50 km kuzeydoğusunda bulunan Shaqlawa (Şeklave) var. Şehir Safin ve Sork dağlarının arasında yer alıyor. Nüfusu 25 bin. Nüfusun çoğunluğunu Kürtler oluşturmakta olup çok az Süryani azınlığı mevcut. Burası Erbil’in sayfiye yeri özelliğini taşıyor. Birbirinden güzel kafeler, restoranlar ve hediyelik dükkanlar var. Buraya özgü Karp balığının pişirilmesi ve sunumu görülmeye değer.
Erbil, Ortadoğu’dan çok Batı’ya yakın bir bölgenin başkenti özelliklerini taşıyor. Şehirde her yıl, Edebiyat Festivali, Uluslararası Erbil Maratonu ve Uluslararası Erbil Fuarı vb. etkinlikler düzenleniyor. Şehri oldukça güvenli.
Erbil’in kozmopolit yapısı yemek kültürüne de yansıyor. Şehirde Türk, Kürt, Arap ve dünya mutfaklarından örnekler bulunuyor. Yöresel mutfağının temelini kuzu eti, pirinç, bulgur ve baharatlardan meydana geliyor. Özellikle çayı muhteşem. Hayatımda şimdiye kadar içtiğimiz en lezzetli çayı Erbil’de içtim.
Bütün Kuzey Irak Kürdistan’ında olduğu gibi Erbilliler de ülkesini seviyor ve diğer uluslar tarafından kabul görmesini istiyor. Türkiye’ye bakışları sıcak, samimi ve yakın işbirliğinin olmasını istiyor.
Amediya, Duhok’a bağlı bir ilçe. Deniz seviyesinde 1426 metre yükseklikte, sarp bir kayalığın üzerine kurulu bir şehir. Şehrin genişliği 1000 metreye 500 metredir. Bu dar alanda toplam1200 ev ve bu evlerde 6 bin kişi yaşıyor. Amediya,13. yüzyıl’dan 19. yüzyıl’a kadar Behdinan Kürt Emirliği’nin başkentliğini yapmış.
Şehirde Ortadoğu’nun en eski camisi Amediye Camisi ve 30 metre yüksekliğindeki minaresi şehrin her yerinden görülüyor. Şehrin arka tarafında Roma Dönemi’nde kalma tarihi kale girişi bulunuyor. Ayrıca şehrin içi oldukça pis ve evler gecekondu tarzında yapılmış. Dünyanın en ilginç şehirlerinden biri olduğu söyleniyor.