Erken yerel seçimler

Olacağına ihtimal vermediğim için üzerinde hiç düşünmedim. Ancak, başarılı bir çizgi izleyen ve halk tarafından sevilip tutulan halen görevdeki bir siyasinin bu konudaki görüşlerini dinledikten sonra iktidara yakın ve iyi haber kaynakları olan İstanbul’daki gazeteci dostumu  aradım.

İşte söyledikleri…

Cumhurbaşkanının erken seçimi istediğine zerre şüphen olmasın. Gündemi dağıtmak, insanları rahatlatmak için erken yerel seçim ilaçtır, ilaç…

Sen enflasyonu, doları boşver! O; medya gücünü, hitabet sanatını, halkını iyi tanımasını kullanarak yerel seçimleri hallaç pamuğu gibi attırıp kazanır.

CHP’nin halini görmüyor musun? Bundan iyi zamanlama mı olur seçime gitmek için!

İYİ Parti’nin de bırak başarıyı, seçimlere girecek hali bile yok!

HDP için beklentisi baraj altında kalacakları şeklindeydi. Daha dün HDP’yi seçtirenler bunun bedelini ödeyecek demedi mi? Bundan da anla ki, hala kızgın!

ABD’yi de düşünme! Abdüllatif Şener’in kişisel Twitter hesabından paylaştığını okumadın mı? Çok önemli.

Türkiye-ABD ilişkileri gergin..

Bu bir görüntü mü, yoksa gerçek mi?

Herkes gerçek olduğu inancında..

Ben hariç..

Sayın Erdoğan, evet, dostlarını hep değiştirmiştir.

Ama gürültüler ayyuka çıksa da, ABD ve İsrail’le stratejik ortaklığı hiç değişmedi.

Gizli veya açık..

Ama değişmedi!

Anladın değil mi? Sorun etme, o iş hallolur. (*) Bütün mesele yasadaki değişiklik için gerekli olan 401 oy! Onun için çalışılıyor. O iş hallolur olmaz erken yerel seçim…

Olasılık nedir diye de sorma! Cumhurbaşkanı bir şeyi istiyorsa elde eder. Hadi bakalım, bunları yaz köşene, Pazartesi okuyacağım.

Bizim 3 başkanımız da göreve devam etmek istiyorlar. Hem de çok istekliler.

Ne mi olur? Her şey olabilir. Cumhurbaşkanı kendi çalıştığı ekibini değiştirdi.

24 Haziran seçimlerinde Gaziantep’e pek dokunmamıştı. Ancak, liste hiç beğenilmedi. Nitekim oylar da düştü.

Kulislerde, Gaziantep’te bir veya iki değişiklik olabileceği konuşuluyor.

(*) İki ülke arasındaki mutabakat zemini, üç aşağı beş yukarı bu çerçevede şekillenmeye başladı. Brunson karşılığında Hakan Atilla’nın iadesi prensibini benimseyen Ankara, aynı zamanda Halkbank’a yönelik de makul ve düşük seviyeli bir ceza bekliyor. Bu anlamda hem Brunson, hem de daha sonraki aylarda diğer ABD vatandaşı ve konsolosluk görevlilerinin tahliyesi masada.

Bu anlaşma formülü Donald Trump ve Tayyip Erdoğan’ın onayını bekliyor.

Bundan sonraki adım, hafta başında atılan adımlarla müzakereden fiiliyata dökülmesi...

Çok iyi haber kaynaklarına sahip Aslı Aydıntaşbaş böyle diyor.

Ancak, Hürriyet gazetesinin Washington Temsilcisi Cansu Çamlıbel’in Hürriyet İnternetten kaldırılan yazısında konuya olumsuz yaklaşıyor:

……….

Krizin sebebi yanlış anlaşılma mı, yeni bir Halkbank iddianamesi olasılığı mı, gayri resmi kanallardan arabuluculuğa soyunanların mesajları bulandırması mı? diye sorarsanız, ‘hepsi’ derim.

Gelinen noktada artık Ankara’nın Pastör Brunson’ı serbest bırakması çok daha zor. Öte yandan Washington’da konuşulan Brunson bırakılmadığı takdirde devreye sokulacak yeni yaptırım kararlarının Başkan Trump’ın masasında imza beklediği. İşin kötüsü uzun zamandır ilk defa Beyaz Saray, ABD Dışişleri ve Kongre Türkiye’ye yaptırım uygulanması konusunda aynı sayfada.

Japon yapıştırıcısı nasıl çözülür? Zor!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu lafı uzatmadan, düzgün ve doğru yapılan bir eylemi skandala dönüştürmeden şöyle demeli:

Olağanüstü Kurultay için gerekli 622 noter onaylı imza teslim alındı. Arkadaşlarımız bu sayının daha az olduğunu bildirdiler. Ancak, üç imza eksik, beş imza fazla, bu saatten sonra önemli değil. Olağanüstü Kurultay’a gidiyoruz. Ben adayım. Benim için 9 seçim kaybetti diyen rakiplerimi bekliyorum. Hodri meydan!

Dürüst ve kendine güvenen lider böyle konuşur.

Kurultay’ın sonucu ne ise, herkes katlanır.

Önce imza veren, sonra imzasını çeken onurlu ve sayın delegeler de oylarını perde arkasında korkusuzca kullanırlar!..

Böyle olmazsa ne mi olur?

Ortada muhalefet diye bir şey kalmaz.

Belki de böylesi memleketin hayrına olur!

AK Parti, karşısında 10’uncu yenilgisine hazır Kemal Bey’i görmekten mutlu ve mesut olacaktır!