Dostlukla-düşmanlık!..

YAYINLAMA: 07 Eylül 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 07 Eylül 2018 / 20.00

İspanya’da Katalanlar ve başta Madrid’liler olmak üzere İspanyollar arasındaki çekişmeyi herkes bilir. Katalanlar'ın ayrı dilleri ve bayrakları vardır. Hatta bu futbolda bile göze çarpar. Katalan ekibi olan Barcelona (Katalanya milli takımı olarak görülür) ile Madrid ekibi Real Madrid arasındaki ezeli rekabet (düşmanlık ta diyebiliriz) yıllardır sürmektedir.

 

Buna benzer bir çekişme ve düşmanlık, dünyanın en iyi 3 tenorundan ikisi olan Madrid'li Placido Domingo ve Barcelona'lı Jose Carreras arasındaydı. (Üçlüyü tamamlayan tenor Luciano Pavarotti'dir)

 

İspanyollarla Katalanlar yaşanan politik nedenlerden dolayı birbirlerine düşman oldular. Birbirleri hakkında bir çok ağır açıklamalarda bulundular, o kadar düşman oldular ki; her ikisi de dünyanın çeşitli yerlerinden gelen konser tekliflerini diğerinin olmaması şartı ile kabul edeceklerini söylüyorlardı.

 

Fakat 1987 yılında Carreras'ın karşısına daha azılı bir düşman çıktı. Carreras'a Lösemi teşhisi konuldu.

Kansere karşı savaş çok çileli ve masraflıydı. Ayda bir sefer ABD'ye gidiyordu, ilik naklinin yanı sıra defalarca kan değişimi tedavileri gördü.

Bu süre zarfında çalışamadı. Bir süre sonra, ağır tedavi ve seyahat masraflarından dolayı maddi sıkıntıya düştü. Artık hiçbir masrafı karşılayamayacak duruma geldiğinde, Madrid'te bulunan bir vakfın lösemili insanların tedavi masraflarını karşıladığını öğrendi. Adı Hermosa olan bu vakıf Carreras'ın tüm tedavi masraflarını karşıladı. Carreras'ın tedavisi başarılı oldu ve iyileşti, tekrar şarkı söylemeye başladı.

 

Artık eskisi gibi kazanıyordu, maddi durumu düzeldi. Vakfa vefa borcunu ödemek istiyordu. Fakat yaptığı araştırmada, vakfın kurucusunun, en büyük destekçisinin ve hatta başkanının Placio Domingo olduğunu öğrendi. Domingo bu vakfı onu desteklemek için kurmuş, fakat adının gizli tutulmasını istemişti. Çünkü  düşmanı olarak Carreras'a yardım teklif edip, gururunu kırmak istemiyordu.

 

İkili arasında Domigo'nun Madrid Konserinde, hiç ummadığı çok güzel ve dokunaklı bir karşılaşma gerçekleşti. Domingo sahnedeyken Carreras sahneye çıktı, gösteriyi kesti ve alçak gönüllü bir şekilde Domingo'nun önüne diz çöktü, seyirciler önünde ondan özür diledi ve teşekkür etti. Domingo onu ayağa kaldırdı ve kucakladı.

O anda büyük bir dostluğun temeli atılmış oldu.

Placio Domingo'yla röportaj yapan gazeteci sordu:

Niçin bir düşmanınıza, dünyada size rakip olabilecek tek sanatçıya yardım edebilmek için Hermosa vakfını kurdunuz?

 

Domingo'nun cevabı çok kısa ve kusursuzdu;

 

Böyle bir sesi kaybedemezdik...

Bu, insan nezdinin gerçek bir öyküsüdür; örnek ve ilham kaynağı olmalıdır…

 

Bu yazıdan sonra dostlukla-düşmanlık kavramlarını uzun uzun düşündüm.

Ben eğitimimi Batı’da aldım. Bana ‘düşmanlık’ kavramı öğretilmedi. Ama Doğu’da böyle olmadığını biliyorum! Hani ünlü bir deyiş vardır:

 

“Deve kırk yılda intikam almış; "Amma da çabuk oldu" demiş.”

Kininizi unutmayın” yine ilkel ve korkunç bir deyiş!

 

Kinle, hayıf almakla yaşanır mı?

Huzursuz yaşarsanız, bütün ruh dengeleriniz tepetaklak olur. Bu da sizin başta kişiliğinizi, davranışınızı, hayat felsefenizi olumsuz etkiler, sonucunda en basit deyişle kötü bir insan olursunuz!

 

 

 

Placido Domingo ve Jose Carreras

Dostlukla-düşmanlık!..