Ayılık yaptım özür dilerim

Bakan Mehmet Ersoy’la yaptığımız Güneydoğu turundan ben birkaç saat daha erken ayrılmak zorunda kaldım.

Akşam yapay zekayı konuşacağımız Teke Tek Özel vardı. Bu yüzden de Gaziantep’e gelir gelmez hemen uçağa koştum.

Hal böyle olunca da gastronomi başkentimiz Gaziantep’in şahane yemeklerini tatmaya fırsat bulamadım.

Her ne kadar Gaziantep’i kebap kenti olarak görenlerden değilsem de, bu kentin asıl güzel tarafının muazzam ev yemekleri olduğunu bilsem de, İmam Çağdaş’ta yenilecek bir kebabı da, sevgili Burhan Çağdaş’la kucaklaşmayı da yaşlı gözlerle kaçırdım.

Ama kaçırmamışım. (Burhan özel kurye ile kebabı uçağa yetiştirmiş! Ambalaj kağıdında ismi var!)

Sağ olsunlar, ben uçağa binerken elime bir paket tutuşturdular.

Uçağa bindiğimde bir de ne göreyim.

İçinde kebaplar.

Beklesek soğuyacak, yenmeyecek.

Hazır uçağın kapısı da kapatılmadan yiyeyim bari dedim.

Bir ayılık yaparak kebabı koltukta mideye indirdim.

Çevreme verdiğim rahatsızlık için bir kez daha özür dilerim.

Yukarıdaki satırlar Fatih Altaylı’la ait.

Bundan şu anlaşılıyor!

Nefsine hakim olamadığı için ‘ayılık’ yapmayı mübah sayıyor. Ama yaptığı ayılığı da zarif bir şekilde itiraf ediyor!

Altaylı’nın bütün yazılarının sonunda bir sorunun eğitici yanıtları bulunur hep!

Bu kez bu sorunun yanıtı ben veriyorum…

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Nefsimize hakim olmayı öğrendiğimiz zaman!

Not:

Burhan Çağdaş bu arada, Fatih Ataylı gibi önemli bir gazeteci/yazara “Ben ayılık yaptım” dedirten gastronom olarak tarihe geçti.

Fatih Altaylı haklı! Bu lezzete dayanılmaz!..

Ahilik ve arsacılık!..

Kaç gündür yazmak istiyorum ama araya GastroAntep girince ihmal ettim.

Yerel bir gazetenin birinci sayfasında yarım sayfa büyüklüğünde renkli bir resim! Ahilik Haftası kutlamalarında, sahnede çekilmiş resmin ortasında adeta baş kahraman gibi süzülen, yetenekleri sıfatı ile müsemma bir beyefendi!

Haber bana epey bir zaman önce şöyle gelmişti:

Hüseyin Filiz, Büyük Şahinbey Belediye Başkanı ile arsa ticareti yapıyor.

Orası çok değerli. Bir tarafı Kilis yolu, diğer tarafı havaalanı.

Belediye başkanı birkaç ay önce sizlere ömür. Zaten artık öyle bir belediye de kalmadı. Biz de bunun üzerine araştırmaktan vazgeçmiştik.

Ammaa, Ahilik Haftasında o resmi görünce çok şaşırdım. Onun orada ne işi var diye düşünmeden edemedim!

Ahiliğin ne olduğunu, hafta nedeniyle bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin bakın bir cümlede ne güzel açıklıyor:

“Eline, diline, beline hakim olacaksın…”

Diyebilirsiniz ki, arsa işini Antep’te herkes yapıyor! Sana ne! Canının istediği gibi alır satar! Sana mı soracaktı?

Hiçbir beis yok! Alır satar, kimse karışamaz.

Ama yılın Ahisi gibi sahnede dolaşırsan kafaları karıştırırsın!

Ben onu sahnede başrolde görünce zannettim ki yılın ahisi seçildi!

Neyse ki, öyle vahim bir hata yapılmamış, marangoz ustası Hilmi Büyüknacar yılın ahisi seçilmişti.

Özetle, arsa spekülasyonu yapan, ucuza alıp biraz bekledikten sonra aşırı karla ticaret yapanların o sahnede işi olmamalı.

Recep Tayyip Erdoğan New York’ta gittiği her yerde büyük ilgi görüyor. Bu ilgi hem ülkemize olan merakı hem de Cumhurbaşkanımıza yönelik çok büyük bir sevgiyi barındırıyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın heyetiyle birlikte ABD’ye gitti. Bugün paylaştığı resimde hemen Cumhurbaşkanı’nın yanında yer alırken insanın aklına yerel seçimler geliyor.

Görüntüye bakılırsa, ikinci 5 yıl için vize almış gibi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen hafta grupta yaptığı konuşmada yerel seçimlerle ilgili şu önemli vurguyu yapmıştı:

Mahalli seçimlerde de bütün oyunları bozmamız ve oradan da güçlü çıkmamız gerekiyor. O bakımdan, karşılığı olan güçlü isimlerle bu seçimlere gireceğiz. Sırtını partiye dayayarak değil, önce ‘benim karşılığım nedir...’ Ardından da tabii ki partinin adayı dürüst olacak, ehliyet, liyakat sahibi olacak, tevazu ehli olacak. Toplumun içinde sevilen, takdir edilen isimler olacak. Bu isimlerle de beraber inşallah biz Mart 2019 yerel seçimlerine gireceğiz.