Kaya Toperi’nin Ardından

YAYINLAMA: 13 Ekim 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 13 Ekim 2018 / 20.00

Köşemin konuğu gazeteci yazar Cengiz Halil Çiçek. Güzel ve keyifli bir anısını anlatıyor.

24 Eylül’de 85 yaşında hayatını kaybeden emekli büyükelçi Kaya Toperi ile kesin tarihini anımsamamakla beraber, 1988-1990 yılları arasında Şanlıurfa’da pastanede tanıştım. Geride o günden fotoğraflar kaldı.

 

ABD, Afganistan, Pakistan ve Hindistan, Danimarka’da Başkatip ve Müsteşar, Kuveyt, Bahreyn, Ottawa, Bern ve Seul’de  büyükelçi olarak görev yapan Toperi, Bayın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü görevlerinde de bulundu. 

 

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Anadolu Basın Birliği (ABB) Genel Merkezi’nin Şanlıurfa’da düzenlediği toplantı için Gaziantep’ten de basın mensupları olarak katıldık. Birecik’te kahvaltımızı yaptıktan sonra Şanlıurfa’ya gittik.

 

Kent içerisinde bir çorbacı önünde, ABB Genel Başkanı Lütfü Akcan ve diğer illerden gelen katılımcıların otomobillerini görünce, görüşmek için lokantaya girdik. Genel Başkan Akcan, kahvaltı yapmayacağımızı söyleyince, “Cengiz, yan tarafta pastanede Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Kaya Toperi var. Kelle paçayı görünce lokantaya girmedi, süt içip simit yiyor, refakat eder misin” dedi.

 

Hemen pastaneye geçtim, Kaya Bey bir masada süt eşliğinde simit yiyordu. Masaya yaklaştım ve “Ekselansları, Cengiz Halil Çiçek. Gaziantep’ten bugünkü toplantı için geldim. Lütfü Akcan Bey size refakat etmem için yönlendirdi” diye elimi uzatınca çok memnun bir ifade ile oturmamı istedi.

 

O andan itibaren Kaya Bey ile aramızda çok sıcak bir iletişim dalgası oluştu. Pastane sonrasında toplantının yapıldığı salona gittik, her arada bir araya geldik, sohbet ettik.

 

Öğle yemeği için Halepli Bahçe’ye götürüldük. Kaya Bey, kayak yaparken düşmüş ve hatırımda kaldığına göre kalçasında kırık olmuştu. Yürürken zorluk çektiği için koluma girerek destek alıyordu. Asıl şoku yemek yenilecek tarihi binaya gelince yaşadı. Yemek yer sofrasındaydı ve Kaya Bey duraladı, kalçasındaki rahatsızlığı dile getirdi. Başka çözüm önerilmesine rağmen ısrar etti ve yardımla sofranın kenarına oturdu.

 

Sofranın başında dönemin Şanlıurfa Valisi Alpaslan Karacan, karşısında Şanlıurfa Belediye Başkanı İbrahim Halil Çelik, Vali Karacan’ın yanında Kaya Bey, karşısında ABB Genel Başkanı Lütfü Akcan oturuyordu. Ben aşağıdaki sofraya yönelince, yanına oturmamı istedi. Teşekkür edip arkadaşlarımın yanına geçmek isteyince, “yanımda oturmanı istiyorum” dediğinde, bana da gereğini yapmak düştü.

 

Yemek sonrasında Harran’a gezmeye gidildi, yine bir aradaydık. Akşam Vali Karacan konuklara yemek verdi. Ekibin önemli bölümü akşam yemeğinde alkol almak istiyordu, ancak Vali Bey’in verdiği yemekte alkol söz konusu olmuyordu.

 

Kaya Bey, “Siz konuyu bana bırakın, çözüm bulacağım” dedi ve biraz sonra Vali Bey’den, toplantıya ilişkin raporun düzenlenmesi gerektiğinden otele geçmemiz için izin istedi. Vali Bey ısrarla yardımcı olmak istiyor. “Valilik Yazı İşleri personelini çağırayım, nerede isterseniz orada size yardımcı olsunlar” diyor. Kaya Bey, diplomat olmanın avantajını iyi kullandı ve yemekten ayrıldık.

 

Şanlıurfa’dan arkadaşlarla birlikte bir bahçeye gittik ve sohbet eşliğinde taze Antepfıstığı yerken, yanımda oturan Kaya Bey’in çatır çutur bir şeyler yediğini fark ettim. “Ekselansları, ne yiyorsunuz” diye sorduğumda, “Antepfıstığı” yanıtını alınca kemiksi kabuğu ile birlikte Antepfıstığı yediğini anladım. Gülmemek için kendimi tuttum ve çatlak fıstıkların içini çıkarıp, o şekilde yemesi gerektiğini anlattım.  

 

Allah hayrınızı versin, deminden beri iştahla yediğinizi görünce, size ayıp olmasın diye ilk defa ben de yedim ama sert kabuğunu çıkarmayı bilmiyordum. ‘Bunda ne tat buluyorlar’ diye kendime soruyordum. Sayende böylesine lezzetli bir meyve yedim” dedi. Hep birlikte güldük.

 

Ertesi gün Şanlıurfa’dan ayrıldık. Bir hafta sonra Kaya Toperi’den bir zarf geldi. Balıklı Göl ve Harran’da çektirdiğimiz fotoğrafları bastırıp göndermişti.

 

Kaya Toperi Bey’in vefat ettiğini duyunca o günleri anımsadım. Kaya Bey’e ve ABB Genel Başkanı Lütfü Akcan’a Allah’tan rahmet dilerim. Mekanları Cennet Olsun. Toplantıya birlikte katıldığımız Yusuf Ağar ve Mehmet Bedrettin Ay beylere sağlıklı bir ömür temenni ederim.

 

 

Kaya Toperi ile Cengiz Halil Çiçek

 

 

Kaya Toperi, Cengiz Halil Çiçek, Yusuf Ağar, Bedrettin Ay, İsa Kayacan

Kaya Toperi’nin Ardından