Bütün dünya allak bullak oldu

YAYINLAMA: 15 Ekim 2018 / 20.00 | GÜNCELLEME: 15 Ekim 2018 / 20.00

Suudi Arabistan’ın başı bayağı belada!

Şimdiden dünya basınında ‘Rouge state’ denen bir kavramla anılmaya başlandı. Türkçesi ‘Haydut devlet’!

Eğer, Kaşıkçı cinayetini Suudiler’in yaptığı kanıtlanırsa, akla gelmeyecek kötü şeyler olabilir.

Daha şimdiden bunun emareleri başladı.

Küresel iş ve medya dünyası Riyad yönetimiyle ilişkilerini gözden geçiriyor.

Amerikan CNN ve CNBC televizyonları Suudi Arabistan'ın bağımsız varlık fonu tarafından düzenlenen ‘Future Investment Initiative(Gelecek Yatırım İnsiyatifi) adlı konferanstan çekildi.

Daha önce Amerikan New York Times ve İngiliz Financial Times gazeteleri de aynı kararı almıştı.

 

Economist dergisinin genel yayın yönetmeni Zanny Minton Beddoes de konferansa katılmayacağını açıkladı.

CNBC televizyonu spikeri ve New York Times gazetesinin finans muhabiri Andrew Ross Sorkin de konferansa katılmayacağını açıklayan bir diğer isim oldu.

İngiliz Financial Times gazetesi konuyla ilgili haberinde finans dünyasının Suudi Arabistan yönetimi ile ilişkileri gözden geçirdiğini yazdı ve Suudi Arabistan'da çalışan bir finansçının "Bütün dünya allak bullak oldu" sözlerini alıntıladı.

 

Eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde Enerji Bakanlığı yapan Ernest Moniz'in Suudi Arabistan'da 500 milyar dolarlık bir mega projede danışma kurulundaki görevini askıya aldı.

 

Şimdi deniyor ki, Türkiye’nin elinde cinayet görüntüleri ve ses bandı var. (Eğer doğruysa Apple watch-akıllı saat ile olduğu tahmin ediliyor)

Bu hemen açıklanmaz, belki de hiç açıklanmayacaktır. Bunlar son derece stratejik bilgiler, öyle hemen el değiştirmez. Kim bilir ne pazarlıklar yapılacaktır! Hatta şu sıralarda yapıldığını bile farzedebiliriz. Başka ülkelerin de ellerinde önemli kayıtlar olabilir!

 

Yani bu iş bugünden yarına çözülebilecek bir şey değil. O kadar önemli bir olay ki, devletleri birbirine yaklaştırabilir, düşman yapabilir!

Bu cinayetin ülkemizde işlenmesi, bakalım göreceğiz, yararımıza bir şeyler getirecek mi, yoksa biz de skandal ülkeler kervanına mı katılacağız! Ben bu işi yararımıza çok iyi becereceğimiz kanısındayım.

 

 

 

Trump: Suudileri çok beğeniyorum!

 

Siz bakmayın, Kaşıkçı cinayetinden en çok tedirginlik duyan Amerikalılar. Aşağı tükürseler sakal, yukarı tükürseler bıyık misali son derece rahatsızlar.

Amerika bu gibi durumlarda yaptırıma başvurunca ilk yaptığı iş, silah satışını askıya almak, oluyordu.

Hadi bakalım, askıya alsınlar da görelim!

Zaten Başkan Trump bu konu sorulunca hiç düşürmeden, “Hayır, silah ambargosu söz konusu olmayacak” demişti.

 

Dahası, Trump’ın Suudi Arabistan’a yönelik dış politikası, derin mali çıkar çatışmaları yüzünden tehlikeye giriyor.

İş çıkarları - geçmiş, şimdiki zaman ve gelecek - onun, Suudilerin hak ettiği türden sonuçları düşünmesini imkansız kılıyor.

1991 yılında, Trump 900 milyon dolar borçlandığında, 281 metrelik yatını satın alan Suudi kraliyet ailesinin bir üyesi tarafından kurtarıldı.

2015'te, Suudilerle olan ilişkisini bir gazeteciye şöyle anlatmıştı: “Hepsiyle birlikte iyi geçiniyorum. Benden daireler alırlar. 40 milyon dolar, 50 milyon dolar harcıyorlar. Onlardan hoşlanmamam mı gerekiyor? Onları çok beğeniyorum.”

 

Bunlar bilinenler! Kimbilir bilinmeyen daha neler neler vardır!..

 

 

 

 

Aşkın Kavurduğu Güneş

 

Türk Sanat Müziği’ni ve Zeki Müren’i sevenler için müthiş bir kitap yayınlandı, geçen hafta.

Aşkın Kavurduğu Güneş: Zeki Müren’in yazarı Radi Dikici, kitabını şöyle tanıtıyor:

 

Onu hiç böyle tanımadınız, bilmediniz...

Bu kitapta yazılanların neredeyse tümü ilk kez gün ışığına çıkıyor, metinle çok sıkı bağ kuran fotoğrafların ve belgelerin neredeyse tümü ilk kez yayınlanıyor...

Bu kitapta, inatçılığı, kıskançlığı, kindarlığı, hasisliği gibi zaaflarının yanısıra, ulaştığı yerde tek olma arzusuyla yanan ve bazen de anlaşılmaz bir gönül zenginliği sergileyip, âşık olduğu zaman onu sonuna kadar yaşayan bir insan var...

Bu kitapta, büyük sanatkâr, sizin hayalleriniz ötesinde, tahminlerinizin ötesinde büyük bir Zeki Müren var...

 

Bir de beni mutlu eden bir sürpriz var.

Ünlü sanatçı Haluk Bilginer, Yaşar Ağabeyin (Özen) yeğeni değerli yazar, Afife Jale Tiyatro Ödülünü 4 defa kazanan Özen Yula’yı arayarak, “Bu kitabın hemen senaryosunu yazmanı rica ediyorum. Sahnede Zeki Müren’i canlandırmak istiyorum” demiş.

Galasına gitmek için sabırsızlanıyorum.

 

 

 

Genç kulüp başkanları futbolun şansı

 

Futbolu sevenlerin, son günlerde Ali Koç’u takip ettiklerinden eminim.

Daha önce de yazmış, futbolun başına böyle insanlar gelirse, yakın zamanda Avrupa kalitesini yakalarız, demiştim.

Koç’un başına gelmedik iş kalmıyor. Fenerbahçe meğerse batmak üzereymiş. Koç’un birkaç ay içinde sağladığı fon bir milyar lirayı buldu. Ama asıl önemli olan para değil. Kulüp içinde gruplar oluşmuş, gizli kalması gereken stratejik bilgiler dışarıya sızdırılmış! Fesat yuvası olmuş koca çınar Fenerbahçe...

Ama Koç inatçı! Eminim Fenerbahçe’yi düzlüğü çıkaracaktır.

 

Aynısı Gaziantep’te de var. Adil Konukoğlu.

O da inatçı! Bu sene eminim Gazişehir, süper lige çıkacak ve orada da başarılı olacaktır.

Namuslu insanlar da namussuzlar kadar cesur olmalı.

Burası kolay şöhret ve para kazanma kapısı olmamalı. Konukoğlu, başkanlığa bir standart getirdi. Bundan sonra Gaziantep’i temsil eden futbol kulübümüzün başkanları bu standardın gerisine düşmemeli.

Bütün dünya allak bullak oldu