Ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün!..
Zülfü Livaneli’nin birkaç gün önce yazdığı bir makaleden öğrendim.
1994 yılında SHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı iken Recep Tayyip Erdoğan’a kaybettiği seçimi anlatırken bir anekdota yer vermiş.
Çok hoşuma gitti. Aynı konuya ne zamandan beri ben de değinmek istiyordum.
Aynen alıyorum:
… Eski bakanlardan Bahattin Yücel’in yeni yayınlanan anı kitabından öğrendim: Turgut Yılmaz 1994 seçimleri sırasında Atina’da Türk bayrağı yakan bazı göstericilerin videosunu bulmuş. Uzaktan ve arkadan zor seçilen birinin üstüne ok koyup "İşte Livaneli"’ diyerek basına servis etmiş. Bu video milli maç arasında Star TV’de defalarca gösterildi.
Şimdi öğreniyorum ki böyle bir şeyi yapabilen, gördüğü yerde yanıma gelip elimi sıkan ve "Ne kadar efendi bir insansınız" diyen Turgut Yılmaz'mış.
Ben durmadan Antep’teki benzerlerini eleştirirdim, ama isim veremezdim. Livaneli isim vermiş. Bu yazı 13 Nisan’da çıktı, hala ses seda yok! Demek ki doğru!
Benim için de ders şu oldu: Bu tip insanlar her yerde var…
Zaten bununla ilgili çok da güzel bir atasözü var:
Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün!..
Değerli bir anket
Seçim anketlerini seçimlerden sonra okumaya, irdelemeye bayılırım. Tahminlerindeki yanılma paylarını analiz ederim.
PollMark’ın Ankara için yaptığı anket epey başarılıydı. Mansur Yavaş’ın net kazanacağını doğru tahmin etmişler, ancak lehine kazanma yüzdesini biraz fazla öngörmüşler.
Bu anketle birlikte bir de, ‘Bugün milletvekili genel seçimi olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz?’ sorusu sorulmuş. Bunu da çok ilginç buldum.
Kararsız/Hiçbiri diyen seçmen dağıtıldıktan sonra partilerin seçmen desteği şöyle:
(%)
AK Parti 37,2
CHP 31,0
MHP 13,2
HDP 4,8
İYİ Parti 11,5
Diğer 2,3
İttifakların süreceğini düşünürsek, Cumhur İttifakı yüzde 50.4, Millet ittifakı yüzde 42.5. Buna HDP desteğini de eklerseniz yüzde 47.3 ediyor. Yani, bu anketten şu anlaşılıyor, AK Parti’ye destek sürüyor. Ancak seçmen hoşnutsuzluğunu veya eleştirisini İstanbul ve Ankara’da Büyükşehir Belediye Başkanlarını değiştirerek gösterdi.
Bundan sonra 4.5 sene seçim yok, ama siyasetin gergin süreceği belli oldu.
Kendinize mukayyet olun!..
Dün yerel bir gazetenin manşetiydi: Kuralsız kent!..
Resimlerle de haberi desteklemişler.
Trafikte sorumsuz sürücüler, ne kaldırım, ne de yaya geçidi tanıyor. Engellilere ait alanlar da adeta gasp ediliyor, diyor gazete.
Bütün kaldırımlar işgal edilmiş vaziyette. Yayalar sokağa veya caddeye inip yürümek zorundalar.
Bir garajımız var, araba koyamıyoruz. Çünkü gelip önüne park ediyorlar. Dakikalarca, bazen saatlerce araba sahibinin gelmesini bekliyoruz. Gelince de asık bir surat, özür dileme yok, lütfen arabasını çekiyor!
Bir şey diyecek olsanız, kavgayı bırakın iş cinayete kadar gidebilir. Herkesin cebinde silahı var! Yapacak bir şey yok.
İşte kuralsızlık bu demek! Sineye çekeceksin! Ses çıkaramıyorsun! Kibarca ikaz bile edemiyorsun.
Geçenlerde avukat bir dostumuz anlattı. 10 sene gün alan bir kişi, bir sene içeride kalıyormuş sonra açık cevaevine çıkıyormuş. Oranın kolaylıkları var. Sık sık dışarı çıkabiliyorsun, yaşam kapalıya göre çok daha rahat.
Bunu yazıyorum ki, kendinize mukayyet olun!..