Dünyanın gördüğü en kanlı savaş: Verdün

Fransa’nın çiçeği burnunda yeni Cumhurbaşkanı François Hollande yemini edip görevi Nicolas Sarkozy’den alır almaz, soluğu Berlin’de Alman fiansölyesi Angele Merkel’in yanında aldı.
Uçağına yolda yıldırım isabet edince Paris’e geri dönmek zorunda kaldı. Ama hemen uçak değiştirip randevusuna yine de zamanında yetişti.
Alman Başbakan ile bu ilk resmi karşılaşmalarında Sarkozy’nin tavrının aksine kucaklaşma, öpüşme olmadı! Diplomatik teamüllerin dışına çıkılmadı. Samimi ve sıcak bir ortamda sol ve sağ ilk resmi görüşmesini yaptı.
Bu abartılı yakınlığın nedeni ne olabilir?
                                                     ***
Tarihe ‘Kan gövdeği götürdü’ diye geçen, 10 ayda bir milyon insanın öldüğü, dünyanın bilinen en kanlı savaşı Verdün’de Fransızlar ile Almanlar arasında oldu.
Fransa’da Meuse nehrinin üzerinde, Paris’in 200 km doğusunda bulunan Verdün kentinde 21 fiubat 1916’da başlayıp 18 Aralık 1916’da biten savaşın galibi Fransızlar oldu!
Verdün Fransa'nın önemli bir tatil ve doğal güzelliklere sahip dinlenme merkeziydi. 1. Dünya Savaşı’nda Almanlar’ın Genelkurmay Başkanı Erich von Falkenhayn, Verdün’ü Fransızlar’dan alarak ‹ngilizler’e güç gösterisinde bulunup, morallerini bozmak ister. Böylece 10 ay sürecek Verdün Kuşatması başlar.
Tıpkı Antep Harbi gibi.
Zaten ‘Antep müdafası’ da tarihe ‘Türk Verdün’ü Antep’ diye geçmiştir. Kuşatma 10 ay sürmüştür, ama sonunda zafer Verdünlüler’in olmuştur, tıpkı Antep kuşatmasında zafer Antepliler’in olduğu gibi.
Ancak savaşın bilançosu korkunçtur.
fiehirlerini savunan Fransızlar 550 bin kayıp verirken, Almanlar’ın kayıpları ise 434 bin olur.
Bu nedenledir ki, dünyanın gördüğü en kanlı savaş bu olmuştur. Fransızlar’la Almanlar birbirini boğazlamışlardır.
Bu kin ve nefret 2. Dünya Savaşı’nda da kendini göstermiş, Almanlar Paris’i işgal etmiş kan kustumuşlardır. Kin ve nefret doruğa çıkmıştır.
‹şte Avrupa Birliği’nin doğuş nedeni budur. Önce Kömür Birliği, sonra AET, yani ticari birlik ve sonunda hukukun üstünlüğünü kabul eden AB.
Meselenin aslı budur, gerisi tevatür!
Bunun için Avrupa Birliği’nin iki sahibi Fransa ve Almanya ilişkilerini sürekli sıcak, samimi ve en üst düzeyde tutuyor. Seçim kazanan hemen ilk ziyaretini diğer ülkeye yapıyor.
Gelecek sene genel seçimleri Merkel kaybedip, yerine Hannelore Kraft gelirse ilk Almanya dışı gezisini koltuğuna oturmadan Fransa’ya yapacaktır.
Bakalım hukukun üsütünlüğü barışı hep koruyabilecek mi?