Hoş bir seda

Dünkü demokrasi buluşmasının yorumu geç saatlerde AK Parti’den geldi.
“CHP'nin bu girişimi, elini taşın altına sokması Başbakanımız ve partimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştır. Başbakanımız defalarca bu meselenin tek bir partinin meselesi olmadığını belirtti. Her türlü katkıya açığız. CHP'nin önerisiyle ilgili çıkmaz söz konusu. CHP'nin komisyon önerisi için Meclis'te tam mutabakat gerekiyor. Buna MHP olumsuz bakıyor. Meclis'teki tüm muhalefet partilerinin önerilerinin bu yönde mutabık olması durumunda komisyon kurulmasına karşı değiliz. CHP, MHP ve BDP yöntem üzerinde mutabık kılarsa AK Parti olumlu bakıyor."
                                                  ***
AK Parti MHP’yi işaret ediyor. Yani, mesajı MHP üzerinden veriyor.
Bu sürecin parçası olmayacaklarının işaretini veren Bahçeli, net konuştu:
"CHP ve AKP yapay, asılsız ve suyu yokuşa akıtmaktan başka hiçbir işe yaramayan, tehditlerle dolu sözde Kürt sorununu konuşmaktan acilen vazgeçilmelidir. AKP ile CHP arasındaki siyasi akrabalık ilişkisi, bilhassa bölücü teröre sakat ve mahsurlu bakıştaki yakınlık yapılan karşılıklı temaslarla iyice su üstüne çıkmıştır.”
                                                  ***
Kılıçdaroğlu'nun can alıcı "Uludere'ye birlikte gidelim" teklifini AK Parti Sözcüsü Çelik hemen kibarca reddetti: "Uludere teklifiyle ilgili Başbakan'ın bir yorumu olmadı. Sayın Hanımefendi ve bakanlarımız ziyaret etti. Gündemimizde böyle bir ikili ziyaret yok.”
                                                   ***
Kılıçdaroğlu’nun kırmızı dosya içinde Başbakan Erdoğan’a verdiği 10 madde ve şıklarında reel bir teklif yok. Sıcak bir yaklaşım var, o kadar.
                                                  ***
Afganistan yanıyor, çözümsüz.
Mısır’ın sükunet bulması çok zor!
Irak kaynıyor. Mezhep, para ve politikanın anlaşması nerede ise imkansız!
Suriye’deki huzursuzluk bir yılını doldurdu, geçti bile. Henüz ölenlerin sayısı 10 bini bulmadı! Kimbilir daha kaç onbinler ölecek?
Unutulmamalı ki Ortadoğu bir bütün!
Parça parça bu işi halletmek çok zor.
                                                ***
Bence dünün en önemli haberi beklenen Erdoğan-Kılıçdaroğlu buluşması değildi.
Daha önemlisi Anayasa Mahkemesi’nden gelen haberdi:
“Anayasa Mahkemesi Rapörtörü Çoban, Gül'ün görev süresinin düzenlemedeki gibi 7 yıl olacağını açıkladı. Ancak raportörün bu görüşünün mahkemeye üyeleri açısından bağlayıcılığı bulunmuyor.”
Sorunların çözümü Anayasa Mahkemesi’nin açıklayacağı karardan sonra başlayacaktır.
Eh, o da aşağı yukarı belli oldu!
AK Parti’nin gündeminin, CHP’nin gündeminden bir hayli farklı olduğunu yakında daha iyi göreceğiz.