Şikeci toplum!

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Bazı olaylar vardır ki içinde yaşadığınız toplumun genel karakteri, ülkenin, demokrasinin ve hukukun gelişmişliği konusunda sağlam ipuçları verir size.

Sahip çıkılan şeyler, alt-üst edilen değerler, ülkenizden ve geleceğinden umudunuzu kesmenize neden olur.

Mesela bir  Aziz Yıldırım olayı bunun somut örneklerinden biridir.

Adının ne olduğu önemli değil, Aziz olur, Ali olur, İbrahim olur. O farketmez.

Önemli olan ne yaptığıdır.

Bir dönem ülkenin faili meçhullerinin baş aktörü olmuş Mehmet Ağar, yattığı cezaevindeki yoğun ve ünlüler geçidi haline dönen ziyaretçi trafiği ile diğer bir ilginç örnektir.

Sağlam ve düzgün bir toplum şaibeliye, şikeciye, dolandırıcıya, katile sahip çıkar mı?

                                                              ***

Dün Aziz Yıldırım’ın tahliyesinin ardından yaşananları izlerken, kendi adıma bu ülke insanından, yargısından, adaletinden ve de medyasından bir kez daha umudumu kesip karamsarlığa gark oldum.

Toplumun doğruları elinin tersiyle kenara iterek hırsızın, yolsuzun, uğursuzun, vurguncunun, şikecinin peşine takılmış, şuursuz hali bir kez daha korkutup, tüylerimi ürpertti.

                                                               ***

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin jet hızıyla aldığı karara göre suç belli. “Spor müsabakalarının sonucunu etkilemek amacıyla Türkiye Profesyonel Süper Ligi’nde şike ve teşvik primi suçlarını işlemek suretiyle suç örgütü kurup yönetmek.”

Suç örgütü, yani çete. Ve o da bu durumda çete lideri.

Toplum, çete liderini davulla-zurnayla ve de kurbanla, hem de coşkuyla bağrına basıyor.

Dehşete kapılmamak ne mümkün?

Beni suçludan çok suçluyu bağrına basan çoğunluk endişelendiriyor.

                                                               ***

KCK davası nedeniyle Türkiye’de bulunan Uluslararası PEN Başkan Yardımcısı Eugene Schöulgin, bir açıklama yaparak, Türkiye’nin, en çok siyasi tutuklusu bulunan ülke oduğunu söyledi.

İstatistiki olarak Türkiye’nin Çin'i, İran'ı ve Küba'yı geçtiğine dikkat çeken Schöulgin, “En vahim yanı da siyasi tutuklu sayısının son 2 yılda hızla yükselmesidir. Türkiye toplumunda Büşra Ersanlı gibi en yaratıcı, dinamik ve olumlu insanlar tutuklanıyor, oysa bu insanlar Türkiye'yi daha modern, liberal ve olgun bir yere getirmeye çalışıyorlar" dedi.

                                                               ***

Türkiye’nin yazarı, çizeri, düşüneni, Türkiye’yi daha ileriye götürmek isteyeni içeride, çete lideri dışarıda.

Yazar, çizer, düşünür için çırpınan bir avuç insan var. Toplumun gıkı çıkmıyor.

Çünkü bu toplum yazanı, çizeni, düşüneni, kendisini dürtükleyip, “Hadi düşünsene” diye rahatını bozanı sevmiyor.

Toplum kimi seviyor ve istiyor? Kimi bağrına basıyor?

Şikeciyi

Çeteciyi

Çete liderini

Mafya babasını

Derin devlet adına adam öldürtenleri

Hırsızı ve katili seviyor.

                                                               ***

Peki medya kimleri seviyor?

Memleketin, demokrasinin göz bebeği medyamızın tercihi halktan farklı mı?

Ne gezer efendim!

Aylardan beri televizyon ekranlarında Aziz Yıldırım’ın “cis” saatleri hariç, attığı her adımdan haberimiz oldu sağolsunlar.

Son bir yılda, ana haber bültenlerinde bir Aziz Yıldırım’a ayrılan sürenin çetelesini tutun mesela, bir de memleketin hapse atılmış yazarına, çizerine ayrılan zamanın. Hangisi fazla çıkacak göreceksiniz.

Dün saatlerce cezaevi önünde arz-ı endam eden Aziz Yıldırım ile doldurdular gözümüzü gönlümüzü. Cezaevi önüne getirilen kurbandan, davul zurnaya, Aziz Yıldırım hazretlerinin evine dinlenmeye çekilişine ve ilk ziyaretçilerine kadar eksiksiz öğrendik sayelerinde.

Şimdi kaç gün karargah kuracaklar bakalım Aziz babalarının kapısının önüne!

                                                               ***

Tüm değerleri, doğruları elinin tersi ile kenara itip, şikecilerin yolsuzların, vurguncuların, hırsızın, ahlaksızın, katilin peşine takılan bu şuursuz güruh ve toplumun değerleri yerine ahlaksızını baştacı eden bu sistem ve medya beni korkutuyor açıkcası.

 

 

 

 

 

 

Şikeci toplum!